GOOGLE I/O 2022 Bize Neler Sundu?
GİRİŞ
Herkese merhaba,
Google teknoloji şirketi, Google, Android, Chrome, Chrome OS ve dahası ile ilgili, oluşturulmuş yeni teknolojiler ve özellikleri sunmak için 2008’den beri hemen her yıl teknik sunum ve toplantılar gerçekleştirir. Bu yazımızda, Google’ın bu yıl tekrardan organize ettiği Google I/O etkinliği ile bize sunmuş olduğu yeni teknik özellik ve teknolojilerden bahsedeceğiz.
2020 yılında pandemi sebebiyle iptal edilen ve 2021 yılında online bir şekilde gerçekleştirilen Google I/O etkinliği, bu yıl 11–12 Mayıs tarihlerinde hem online hem de fiziksel olarak katılımcı kabul eden bir konferans olarak düzenlendi. Bu yıl sunulan teknoloji ve özelliklerin bazıları şu şekilde:
- Cilt Tonu Eşitliği
- Otomatik özetleme
- Google Maps Özellikleri
- Google Assistant
- LaMDA 2 ve AI Test Kitchen Tanıtımı
- PaLM
- Android 13
- Diğer
Cilt Tonu Eşitliği
Google, bu sene cilt tonu eşitliğine dikkat çekmek için 10 farklı ton içeren Dr.Ellis Monk tarafından şekillendirilmiş Monk cilt skalasını ürünlerinde kullanacaklarını açıkladı. Bu şekilde, herkes için çalışan özellik ve ürünlerin ortaya çıkmasını hedeflemişlerdir.
Google, Monk skalasını arama ve fotoğraflar üzerinde kullanmak üzere çalışmakta. Arama kısmı için Monk skalasını kullanarak filtreleme ile her ton cilt için sonuçlar elde etmek mümkün olacaktır. Fotoğraflar için ise bu skala ile oluşturulmuş “Real Tone ” filtrelerini yakın zamanda kullanabileceğiz!
Otomatik özetleme
Çok uzun döküman ve yazıları okumak hem yorucu hem de zaman kaybı olabiliyor. Bunun bilinciyle Google “otomatik özetleme” özelliğini kullanıma sundu. Makine öğrenimi ile kelimeler ana fikri sağlayacak şekilde sadeleştiriliyor. Şu anda Workspace üzerindeki belgeler için kullanılabilen bu özelliği ilerleyen zamanlarda diğer ürünlerde ve Google chat, Google meet gibi daha geniş platformlarda kullanabilmek üzerine çalışmalar yapılıyor.
Google Maps Özellikleri
3 boyutlu haritalama ve yapay zekanın kombinasyonuyla Google Maps’ e getirilmiş “Immersive view” özelliği ile görmek istediğimiz yerin hava durumunu, o saat dilimindeki trafik yoğunluğunu 3 boyutlu olarak görebilmemiz mümkün. Bu sağlanan özellik sayesinde sokakları keşfedebiliyor, kafe, restorant gibi işletmelerin yoğunluğuna da bakabiliyoruz. Paylaşılana göre bu özellik için “neural rendering” kavramı kullanılmakta. Şu an belirli şehirlerle sınırlı olan bu özellik diğer şehirler için de kullanılmaya hazırlanıyor.
Bu özelliğin yanı sıra Google, geçen yıl tanıtımını yaptığı çevre dostu “eco-friendly routing” özelliğinin uygulama alanını bu yıl Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere genişlettiğini açıkladı.
Google Assistant
Google Asistan, Siri gibi gündelik hayatımızı kolaylaştıran günümüzün teknolojik yardımcıları, onlara seslendiğimiz sürece (Hey, Google!) bize yardımcı olabiliyorlar. Google, bu işlemi daha doğal ve hızlı bir hale getirmek için Google Asistan’a Nest Hub Max ‘ın “Look and Talk” özelliği getirdi. Bu özellikle, ses ve görüntü eşleşmesini yapıp konuşanın siz olduğunu onayladığı sürece herhangi bir hitapta bulunmadan sadece gündelik hayatımızda bir insanla konuşurcasına cihazla göz teması kurarak konuşmamız yeterli oluyor.
Gündelik hayatta konuşurken kimi zaman belirli kelimeyi hatırlayamayabiliyoruz, yanlış telaffuzda bulunabiliyoruz, bazı cümleleri kurarken duraksayabiliyoruz. İletişim kurduğumuz insanların bizi anlayabilmesi, iletişim aksaklıklarımızın önüne geçebildiği gibi Google Asistan da bize bu konuda yardımcı oluyor. Yapılan güncellemelerin sonucunda Google Asistan duraksamalarımızı fark edip devam etmemiz için bize geri bildirim verebiliyor, eksiklerimizi tamamlayabiliyor ve bunu oldukça doğal bir iletişim kuruyormuşuz hissiyle uyguluyor. Google I/O sunumunda Google Asistan’ın bu iki yeni özelliğini gösteren bazı senaryoları aşağıda paylaştığım videoda daha ayrıntılı görebiliriz.
LaMDA 2 ve AI Test Kitchen
Adını “Language Model for Dialogue Applications” açılımından alan Google’ın diyalog uygulamalar için oluşturulmuş dil modeli geçen yıl sunulmuştu. Bu yıl ise LaMDA2 olarak yeni sürümüyle bizlerle sohbet etmeye hazırlanıyor. Bu dil modelinin ne yaptığından ufakça bahsedecek olursak, herhangi bir konuda konuşmak istediğimizde konu hakkında detaylı ve açıklayıcı bir şekilde bizimle diyalog kuruyor ve bunu karşınızda bir insanla konuşuyormuşçasına doğal ve özgün bir şekilde gerçekleştiriyor.
Çeşitli kaynaklarla geliştirilen bu yapay zeka dil modelinin, kötü kullanımlardan sakınmak(argo, küfür kullanımı vs.), kesin, doğru ve özgün yanıtlar verebilmesini sağlamak için hala iyileştirmeler yapılmakta. Google, deneyimleme ve geri bildirimin gücünü kullanarak modeli eğitmeye odaklandı;bu uygulamayı test etmek isteyen Google çalışanlarıyla paylaşarak alınan geri bildirimler sonucunda çeşitli kontroller ve iyileştirmeler gerçekleştirdiler. Bu şekilde, karşılaşılan kötü kullanımlar ve yanlış cevaplar da oldukça azaltıldı.
Bahsettiğimiz bu deneyimleri daha aktif bir şekilde kullanmakla birlikte, LaMDA2'yi test etmek üzere bazı demolar oluşturuldu ve bunlar AI Test Kitchen uygulaması altında toplandı. Oluşturulan ilk 3 demo:
- Imagine it
- List it
- Talk about it
Bu demoların kullanımıyla beklenen geri bildirimler üzerine konuşacak olursak “Imagine it” demosunda LaMDA2, ona hayal olarak bahsettiğimiz bir konuda bize yaratıcı, kalıplardan ibaret olmayan açıklamalarını sunuyor.
“List it” ile yapmayı planladığımız bir konuyu LaMDA2 ile paylaştığımızda bizim için çokça fikir ve görev liseleyerek bizi ne kadar aydınlatabileceği üzerine deneyimler yaşamamız mümkün.
“Talk about it” kısmında LaMDA2 başlattığımız herhangi bir konu hakkında oldukça derin muhabbetlere sürükleyebiliyor bizi. Sorduğumuz sorularla alakalı konuşmaya ve konu üzerinde devamlılık sağlayarak sohbeti keyifli kılıyor diyebiliriz 😄. Şu anda anasayfasında köpeklerle alakalı olan dog edition versiyonunu görebiliyoruz.
PaLM: Yeni bir dil modeli gelişiyor
Google, geçen zamanlarda doğal ve özgün bir şekilde bizimle iletişime geçebilen LaMDA dil modelinin ardından yapay zekayı her yönüyle ele alan, doğallığını koruyan yeni bir dil modeliyle bizi karşıladı. Adını “Pathways Language Model” açılımından alan bu dil modelini ayıran ne diye soracak olursanız konuşmaktan çok, sorunları çözmeye odaklı ve Google’ın eğittiği en büyük model diyebiliriz.
PaLM, metinleri koda çevirebiliyor, matematik problemi çözebiliyor hatta şakaları açıklayabiliyor. Bunun için “Chain of thought” tekniğini (bu tekniği LaMDA için de görebilmemiz mümkün) kullanıyor. Bu şekilde sunulan problemi direkt çözüme ulaştırmaktansa adım adım anlatarak çözüyor.
PaLM aynı zamanda farklı dillerde de büyük işler başarıyor. Etkinlikte örnek olarak Dünya üzerinde pek bilinmeyen Bengali dilinde sorulan sorulara nasıl geri dönüşler alındığı gösterildi. Sorulan soruyu hem İngilizce hem de Bengali dilinde doğru bir şekilde yanıtladığını aşağıda görebiliriz.
Aynı şekilde Bengali dilinde pek alakalı olmayan New York’taki pizzalar ile alakalı bir soru sorulduğunda yanıtı yeterince aydınlatıcı oluyor. İşin ilginç tarafı PaLM, elinde olan teknikleri, dilleri, bilgileri kullanarak doğru bir yanıt çıkarmayı amaçlamış; Bengali ve İngilizce içinde aynı yapıda oluşturulmuş cümleler görmemiş, soruları açıkça cevaplamak ve tercüme etmek öğretilmemiş!
Android 13
Bu yıl tanıtılan Android 13'ü içeren cihazları daha güvenli ve gizlilik kapsamında kullanılabilir şekilde göreceğiz. Bazı detaylarından bahsedecek olursak:
- Panoya kaydedilen geçmiş içerikler uygulamaların görmesini engellemek için belirli bir süre sonra otomatik olarak silinecek.
- Uygulamalar bildirim göndermek için önce kullanıcılardan izin isteyecek.
- Konum isteyen uygulamaların sayısı azaltılmakta.
- Uygulamalara medya aktarımı yaparken tüm kitaplığı uygulamaya açmaya gerek kalmayacak, yeni fotoğraf toplayıcısı dolayısıyla sadece seçilen video ve fotoğraflar uygulamalar ile paylaşılacak.
- Grup mesajlaşmaları için uçtan uca şifreli mesajlaşma özelliği sağlanacak.
Android 13 ile gelen bir özellik de Google Cüzdan uygulamasının yeni versiyonu olacak. Google, bu uygulamayla fiziksel cüzdanımızda bulunan çoğu banka/kredi kartı, öğrenci kimliği, uçuş bilgileri, ehliyet gibi kişisel verilere telefondan ulaşabileceğimizi ifade etti. Bu uygulamayı Wear OS üzerinde de görebileceğiz.
Geçen sene kişiselleştirme üzerine tanıtılan “Material You” özelliğini Android 13 üzerinde daha çok renk çeşidi eklenmiş bir şekilde göreceğiz. Ayrıca tüm işletim sistemi seçilen renk ve duvar kağıdına göre kendini seçilen stile uyarlayabilecek. Bunun gibi tema ve görünüm üzerine yoğunlaşan başka özellikler de mevcut.
Android 13 ile gelecek diğer özellikler:
- Akıllı saat üzerinde acil durumlarda arama yönlendirmesi
- Erken deprem uyarısı
- Android 12, 12L optimizasyonları
- Android cihazlar ile kulaklık arası ses değiştirebilmek
SONUÇ
Google I/O etkinliğinde anlatılan detaylıca değindiğimiz bu özellikler haricinde
- Google Translate’e 24 yeni dil eklenmesi (toplam 133 dil bulunuyor)
- Google Meet üzerinde görsel iyileştirmeler + Monk skalasının uygulanması
- Mobil cihazlarda YouTube içeriklerine 16 dilde otomatik çevrilmiş alt yazılar ekleme
- Google Search üzerinde multisearching yapabilme
- Pixel 6a ve Pixel 7 telefonlarının tanıtımı
- Pixel Buds Pro tanıtımı
- Google Pixel Watch & Google Pixel Tablet tanıtımı
gibi özellik ve ürünler ayrıca anlatıldı.
Oldukça aktif ve inovasyon içerikli Google I/O etkinliğinin bu yıl bahsedilen, yeni, geliştirilmiş çoğu özellikleri ve ürünlerini burada sonlandırmaktayım. Tekrardan yapılması planlanan bu etkinlikte geliştirilecek ürün ve özellikleri, iyileştirmeler ve güncellemeleri bir sonraki seneye de anlatmak, tekrardan görüşmek dileğiyle! 😉
REFERANSLAR
Referans aldığım kaynaklar üzerinden konuları detaylıca inceleyebilirsiniz:
