İç Görüleri ile imece “Homecoming”
2016 yılında kurulan imece, bu tarihten itibaren pek çok etkinlik, program ve proje gerçekleştirdi. Bunların hepsinde “imece insanları” ile bir aradaydık. imece Homecoming etkinliğinde paydaşlarımızla, mezun girişimlerimizle, özel sektör liderleriyle ve sivil toplum temsilcileri ile bir kez daha bir araya geldik.
imece olarak, plaformumuzun etki yolculuğuna başladığı günden bu yana birlikte çeşitli program ve çalışmalar yürüttüğümüz kurum ve kuruluşların bir araya geldiği bir etkinliğe imza attık. imece Homecoming adındaki bu buluşma, 2016 yılından bu yana geliştirdiğimiz sosyal girişimcilik programlarının sonuçlarının görünür olduğu, mezun girişimlerin “eve döndüğü” ve yeni iş birliklerinin ele alındığı bir etkinlik oldu.
imece olarak 2016 yılından bu yana yaptığınız her proje ve programda en büyük hedef kitlemiz her zaman sosyal girişimlerdi. Sosyal girişimlerin etkilerinin görünür kılınması, farklı diyalog olanları yaratılması, networklerinin geliştirilmesi, yatırımcılarla buluşmaları, kitlesel fonlama projelerinin ilerletilmesi gibi destekleri sunduk. imece Homecoming etkinliği de, sosyal girişimleri bir kez daha özel sektör, sivil toplum ve aracı kurumlarla bir araya getirerek yeni iş birliği ortamları yaratabilmek amacıyla düzenlediğimiz bir buluşma oldu.
imece Direktörü Zeynep Erdoğan, etkinliğin açılış konuşmasında söz aldı:
“imece olarak, 2016’dan bu yana etki ekosisteminin bir oyuncusu olarak toplumsal fayda odaklı projelerimizle sosyal girişimciliği destekliyoruz. Girişimcilerin görünürlüğünü artırıyor, etkilerinin ölçeklenmesine ve raporlanmasına destek oluyor, gelişimleri için ihtiyaç duydukları kaynakları ve bağlantıları sağlamaya çalışıyoruz. imece Homecoming etkinliğimizin amacı da tam olarak bu: Daha iyiye nasıl gidebiliriz, hep birlikte daha iyisini nasıl başarabiliriz, bunu gözlemlemek ve tartışmak. Sosyal girişimlerin gelişimlerini kutlamak ve radikal iş birliklerini tetikleyerek etki ekosisteminin gelişmesine katkı sağlamak istiyoruz.”
Kurucu ortaklarımız ATÖLYE, S360 ve Zorlu Holding’le beraber düzenlediğimiz etkinlik, iki ayrı panele de ev sahipliği yaptı. İlk panelde ele aldığımız konu etki yatırımcılığıydı. Bu başlığı tercih etmemizin nedeni ise girişimlerin, özellikle sosyal girişimlerin karşılaştığı finansal kısıtları bir kez daha hatırlatmak istememizdi. Etki yatırımcılarının sundukları sistemsel dönüşüm imkanları sayesinde, gerek Türkiye’de, gerekse de dünyada etki yatırımcılığı yükselen bir trend oldu. Ancak, hala yatırımcıların girişimlerden beklentileri, girişimlerin yatırımcılardan beklentileri birbirini tutmayabiliyor. Etkinlikteki diyalog ortamıyla beraber iki tarafın perspektiflerini dinleyerek verimli bir tartışma alanı yaratmayı amaçladık.
Panelde, Founder One Etki Lideri Cem Leon Menase moderatörlüğünde ve Toyi Kurucu Ortağı Elif Atmaca, ForFarming Kurucu Ortağı Levent Atlas, Vestel Ventures Genel Müdürü Öner Tekin’in katılımıyla “Etki Yatırımcılığı ve Girişimcilik” başlığı hem yatırımcı hem girişimci perspektifinden ele alındı. Kurumların kendi alanlarındaki faaliyetlerinden örneklerin aktarıldığı konuşmalarda; yatırım, girişimcilik, tarım teknolojileri, oyun savunuculuğu gibi temalar ve güncel trendler odağında değerlendirmeler sunuldu. Etki yatırımcılığının girişimciliğin gelişmesindeki rolü ve bu kapsamdaki partnerliklerin girişimlerin ihtiyaçlarının karşılanmasına dönük önemi, konuşmalarda vurgulanan yönler oldu.
Panelistlerimizin kendi yolculuklarına dair paylaştıkları başlıca bilgiler ve ele aldıkları mesele içerisindeki konumlarına dair öne çıkan aktarımları şöyleydi:
“Tüm yatırımların etkiyi temel alması, etkinin de insana dokunması gerektiğine inanıyoruz. Yaptığımız yeni yatırımların kar odağından öte etki temelli olması gerektiğini düşünüyoruz. Başka görüşleri de katarak kararlar vermeyi ve yapılarımızı zengin bir temelde kurmayı önemsiyoruz.” — Vestel Ventures Genel Müdürü Öner Tekin
“‘Tüm çocuklar için ulaşılabilir oyun tasarımı ve çocukların dünyasını şekillendirmek üzere aktivistlik yapan bir global marka yaratabilir miyiz?’ sorusuyla yola çıktık, oyun hakkı savunuculuğu yapan bir topluluğumuz var. Bizim de öğrenmeye açık olduğumuz, farklı partnerlerle oyun sektörünü dönüştürdüğümüz ve etki projeleri geliştirdiğimiz, o etki projelerini global partnerlerimizle ‘case’ olarak paylaşıp, ülkelerinde uygulamak mümkün mü sorusuyla ilerlediğimiz bir test ve öğrenme hali içerisindeyiz sürekli olarak.” — Toyi Kurucu Ortağı Elif Atmaca
“Çiftçilerin verimli ve sürdürülebilir bir şekilde tarım yapmaları için akıllı tarım yazılımları geliştiriyoruz. Bir tarım girişiminin Türkiye’den çıkıp globalde başarılı olabileceğini göstermeye çalışıyoruz. Kendinizi ve ürünüzü tanıyıp, pazarın dinamiklerine göre karar vermek ve partnerlikler aracılığıyla globalde olmak mümkün.” — ForFarming Kurucu Ortağı Levent Atlas
Günün ikinci paneli iş birlikleri üzerineydi. “Radikal işbirliklerini nasıl hayata geçirebiliriz?” sorusuna üzerine oluşturduğumuz tartışma alanına farklı disiplinlerden konuklar eşlik etti. Sosyal girişimlerinin sürdürülebilir bir finans ve iş modeline erişebilmesi için işbirliklerinin önemi çok büyük. Yine sosyal girişimlerin ölçeklenmesinde ve büyümesi ile etki ekosisteminin gelişmesinde en önemli aktörlerden bir tanesi aracı kurumlar. Bu kurumların iş birliği içerisinde gerçekleştirdikleri projeler ile programlar da önemli rollere sahip. Bu açıdan, etkinlikte hem özel sektör perspektifini, hem aracı kurumlar perspektifini dinleyerek yine girişimler için verimli bir alan yaratmayı amaçladık.
Bu panelde ise; Nasıl Bir Ekonomi Koordinatörü ve Gazeteci Didem Eryar Ünlü moderatörlüğünde; Ashoka Türkiye Ülke Direktörü ve Şefkatli Değişim Öncüsü Ezgi Özkök Sefer, Doğan Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Neslihan Sadıkoğlu, MAP360 Kurucu Ortağı ve CEO’su Özgün İnceoğlu, Impact Hub Istanbul Kurucu Ortağı Semih Boyacı, Zorlu Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Şahika Özcan Ortaç’ın katılımıyla “Radikal İş Birlikleri” teması ele alındı. Kurumların kendi çalışmalarından ve gerçekleştirdikleri iş birliklerinden deneyimlerin aktarıldığı konuşmalarda, yürütülen çeşitli projeler ile ortaya çıkan değerlerin altı çizildi. Sosyal girişimciliğin sürdürülebilir iş modelleri ile gelişmesi için özel sektör ve aracı kurumlar başta olmak üzere çeşitli paydaşların partner oldukları iş birliklerinin önemi de vurgulandı.
Panelistlerimizin meseleye dair sundukları öne çıkan tespitleri ve ele aldıkları konuda/bulundukları konumda geliştirdikleri başlıca iç görüleri şu şekildeydi:
“Radikal iş birlikleri ortaya çıkarmanın pek de radikal olmayan bir yolu var: Topluluk oluşturmak. Aynı sorunları dert eden, benzer problemleri çözmek için uğraşan farklı sektörlerden kişileri bir araya getirip samimi bir topluluk oluşturduğunuzda, gerçekten etkiye odaklı ve yaratıcı iş birliklerinin ortaya çıkması da kaçınılmaz oluyor.” — Ashoka Türkiye Ülke Direktörü ve Şefkatli Değişim Öncüsü Ezgi Özkök Sefer
“Değerler, bizim kim olduğumuzu, neyi neden yaptığımızı veya yapmadığımızın kök nedenidir aslında. Bu insanlar için nasılsa toplumlar ve şirketler için de aynıdır. Değerlerinin farkında olan insanlar daha mutlu, değerlerinden köklenerek büyüyen şirketler daha başarılı, daha güçlüdür. Biz Doğan’da inanıyoruz ki değerlerinin farkında olan, toplumsal sorunları dert edinmiş insanlar, liderler ve şirketler dönüştürücüdürler, etki güçleri yüksektir. Ve ancak böyle bir kültürde radikal işbirliği mümkündür. Bu sebeple de Doğan’da değerler üzerinde hem kurum içinde hem de ortaya koyduğumuz toplumsal projelerle çok çalışıyoruz.” — Doğan Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Neslihan Sadıkoğlu
“Küresel sürdürülebilirlik perspektifinde karşı karşıya olduğumuz meydan okumaları ancak verinin sağladığı içgörüler ve iş birlikteliklerinin gücü ile aşabiliriz. Global Reporting Initiative (GRI)’ın sertifikalı yazılım partneri ve Türkiye’nin en yeni B Corp sertifikalı şirketi olarak, ekosistemdeki farklı büyüklüklerdeki şirketler ile kurduğumuz iş birlikleri, toplum ve gezegen için ürettiğimiz faydayı maksimize edebilmemiz için çok kritik bir öneme sahip.” — MAP360 Kurucu Ortağı ve CEO’su Özgün İnceoğlu
“Etki odaklı kurum-girişim işbirliklerine aracılık ederken zorlandığımız temel konulardan bir tanesi de sabırsızlık ve kısa vadeli bakış açısı. Çok hızlı ve aceleci bir yaklaşımla sonuca ulaşma beklentisi ve baskısı kurum ile girişim arasındaki işbirliği potansiyelini anlamak için gereken keşif sürecine alan tanımıyor. Bu durum da temelleri sağlam ve etkisi sürdürülebilir olacak işbirliği modellerinin tasarlanmasını zorlaştırıyor.” — Impact Hub Istanbul Kurucu Ortağı Semih Boyacı
“Günümüzde daha sürdürülebilir bir dünyaya ulaşmak için belirli bütçelere ve ihtiyaçlara bağlı sosyal sorumluluk projeleri ve kısa dönemli destekler yerine, etki gücü yüksek yöntemlere ve bunlar etrafında kurulacak iş birliklerine ihtiyaç duyuyoruz. Bu yaklaşımla 2016 yılında, meselelere sosyal inovasyon ile çözüm üretilmesini sağlayan bir ekosistemin gelişimine katkı sağlamak ve paydaş temelli çözümler üretmek üzere imece platformu’nun kurucu ortakları arasında yer aldık. O günden bu yana amacımız, platformun farklı kurum ve partnerle iş birliği yaparak yarattığı etkiyi güçlendirmesi. Bu anlamda ekosistemin bir parçası olan farklı kurum, şirket ve bireylerin, projeler ve bu tarz etkinlikler vesilesiyle imece platformunda bir araya gelmesinden ve kolektif gücün pekişmesinden büyük mutluluk duyuyoruz.” — Zorlu Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Şahika Özcan Ortaç
imece etki ekosisteminin gelişimi amaçlı partnerlikler geliştirmeye; sosyal girişimler, yatırım fonları, girişimciliğe dönük aracı ve hızlandırıcı kurumlar, STK’lar ve özel sektör liderleri ile bir araya gelmeye ve sosyal girişimcilik üzerine yeni diyalog alanları oluşturmaya devam edecek. Benzer etkinliklerimizden haberdar olmak için sosyal medya yayınlarımızı takipte kalabilirsiniz!
