Portreler : Isaac Newton

Fatih AYDIN
Impact Türkiye
Published in
4 min readJan 23, 2021

“Eğer daha uzağı görebiliyorsam bu, benden önceki devlerin omuzlarında yükseldiğim içindir.” — Sir Isaac Newton

How Newton Discover Our World?

Sir Isaac Newton

Tarihteki en muhteşem bilim adamlarından birisi olan Isaac Newton, sanayi devriminden kalma günümüz eğitim sistemlerinin fizik ve matematik derslerini “öğretmeme” biçimleri yüzünden; öğrenciler tarafından detaylıca bilinmeyen ve pek sevilmeyen bir dâhi. Şimdi bu ketum, sır dolu, bilinmeyen yönleriyle beraber Isaac Newton ‘u biraz daha yakından tanıyalım, inanıyorum ki tanıdıkça seveceksiniz.

1-) DİNLENMEKSİZİN ÇALIŞMAK

Isaac Newton o kadar azimliydi ki, “Matematikçi” Leibnitz ve “Deneysel Fizikçi” Robert Hook gibi çok önemli bilim insanlarını bilimsel fikir ve yöntem ayrılıkları nedeniyle kendine rakip edinmişti. Robert Hook ile optik alanındaki tartışmaları nedeniyle yazdığı kitaptan bile Hook’un adını silen Newton, Hook ‘un sert eleştirileri nedeniyle uzun bir süre kapılarını insanlara kapadı ve kimseyle konuşmadı. Leibnitz “Kalkülüs” ile ilgili çalışmasını yayınladığında o, kendisinin kalkülüs hesabını Leibnitz ‘den daha önce keşfettiğini ileri sürmüştür. Bu durum doğrudur fakat Newton hayâl kırıklıkları nedeniyle kalkülüsü uzunca bir süre yayınlamadı ve Leibniz farklı bir yöntemle kalkülüsü keşfettiğinde Leibniz ‘i intihal ile suçladı.

Newton, o denli izole bir yaşam sürdü ki, keşfettiği yasaları uzunca bir süre insanlarla paylaşmadı. Bu asosyal yaşamı nedeniyle R. Westfall, Newton ‘ın biyografisini yazmak için oldukça zorlandığını ifade etmiştir. Ayrıca biyografiyi “Never At Rest” ismiyle yayınlanmış ve Newton ‘un dinlenmeden çalıştığını vurgulamıştır.

Newton ‘ın yardımcısı, onun günde 20 saat çalıştığını, hatta bazen hiç uyumadığı ve yemek yemeyi unutup sürekli deney yaptığı için halsiz düştüğünü söylemiştir. Takıntılı bir kişiliğe sahip olan Newton; deneylerinde ışığın doğasını incelerken gözüne iğne sokarak, tehlikeli bir optik deneyi yapmaya kalkıştı. Merakı için sağlığından olabilirdi, görme yetisinden mahrum kalabilirdi ancak şansı yaver gitmişti.

2-) NEWTON VE PANDEMİ

Geçmişte Avrupa ‘nın üçte ikisinin ölümüne yol açan bir pandemi olan “Büyük Veba Salgını” etkisini artırınca, üniversitelere ve eğitime ara verildi. O sıralar Cambridge ‘de öğrenci olan Newton, Londra ‘nın 94km kuzeyindeki memleketi Lincolnshire/Woolstorphe ‘a geri döndü.

Newton ‘ın Köydeki Evi (Woolstorphe, Lincolnshire)

Tıpkı günümüzde yaşanılan pandemi gibi bir süreci yaşayan Newton; bu süreçte kalkülüsü icad etti, yerçekimini keşfetti ve “mucize yılı (wonder years)” Newton için yirmili yaşlarındayken gerçekleşti.

Biri ona “Nasıl bu kadar üretken olabiliyorsun?” diye sorduğunda “Üzerinde sürekli düşünüyorum” diye yanıtladı.

3-) ONU ASLA TEST ETMEYE KALKIŞMA!

Anlatılan bir hikayeye göre, o dönemin ünlü matematikçileri olan Bernoulli ve Leibnitz, bilimsel bir dergiye çözümü oldukça zor matematiksel problemler gönderir. Bu iki büyük deha, dergiye gönderilecek soruların kimse tarafından çözülemeyeceğini düşünmektedirler. Bu problemlerin dergiye verildiği gün, o sıralar darphanede yöneticilik yapan Newton için en yoğun günlerden biridir. Bernoulli ve Leibnitz, kimsenin bu soruları çözebileceğine ihtimal vermezken; ertesi gün isimsiz biri çözümleri mektupla dergiye ulaştırır. Çözümün biri tarafından bulunduğuna şaşıran Bernoulli dergiyi eline alır ve kim olduğuna dair sorulan soruya şöyle cevap verir: “Bu kesinlikle Newton ve ben aslanı pençelerinden tanırım”. Yani Newton o gece uyumayıp sabaha kadar uğraşmış ve sonucu bulmuştur; böylece bir daha kimse, Newton’ı sınayamaya kalkışmayacaktır…

4-) ÖĞRENME STİLİ VE ÜRETKENLİK

Biraz Newton ‘ın çalışma ve öğrenme tarzından bahsedelim. Isaac Newton, okuduğu kitaplardaki önemli yerleri işaretlemek için kitapların kulaklarını kıvırırdı –bir romanda kaldığımız sayfayı unutmamak için kağıdı kıvırmamız gibi- ancak Newton ‘un yöntemi bizimkinden biraz farklı. Newton, kitabı alttan veya üstten kıvırırken kıvırdığı sayfanın ucu, sayfada önemli olan paragrafı gösteriyordu. Önemli yerleri vurguladı, okuduğu kitabın kenarlarına (marjlara) okuduklarıyla ilgili fikirlerini yazdı. Newton ‘ın defterlerini incelediğimizde, not tutarken hep bir amaç çerçevesinde hareket ettiğini görüyoruz. Newton, defter tutarken sayfanın başına konuyu açıklayıcı biçimde yazardı; mesela “Tanrı ve Mesih Hakkında 12 Madde” başlığını atıp fikirlerini yazıyordu veya bir soru sorup devamında soruya ilişkin açıklamalarını belirtiyordu. Newton obsesif bir şekilde binlerce sayfa notlar almış ve sayfaları birbirlerine referans olacak şekilde bağdaştırmıştır. Kitapları, amaçları için kullanılması gereken araçlar olarak gördü.

“Plato benim arkadaşım, Aristoteles benim arkadaşım ancak benim en büyük arkadaşım doğruluk.” — Newton

5-) DİNDAR BİR DOĞA FİLOZOFU

Günümüzdeki yaygın kanaatin aksine, Newton ve Leibnitz gibi çoklu dehaya sahip bilim insanları (o dönemki adıyla doğa filozofları) oldukça dindarlardı. Newton ‘ın din hakkında kaleme aldığı yazılar, bilim ve simya hakkındaki yazıların toplamından daha fazladır. İncili okurken bir yandan da eski kilise kayıtlarını incelemiş ve hıristiyanlıktaki üçlemenin yanlış olduğu kanaatine varmıştır. Newton, üçlemeyi kabul etmeyen Arianizm olarak bilinen bir mezhepten sayılmaktadır ki bu mezhep Hz.İsa (Jesus Christ) ‘nın Tanrı olduğu inancını reddediyordu. Hatta Newton İncil üzerinde takıntılı bir şekilde araştırmalar yapmış, 2060 ‘dan önce kıyametin kopmayacağını hesapladığını iddia etmiştir.

6-) KARANLIK BİR SIR

Isaac Newton zamanında “Kimya” adında bir bilim dalı yoktu. Lakin Newton, Simya ‘nın metodlaştırılıp arındırılarak, formal bir bilim hali olan Kimya ‘ya evrilmesinden önce, simya ile ilgilendi. O zamanlarda “saçma büyücülük işleri” olarak görülen simya, “felsefe taşı” adı verilen ve her nesneyi altına çevirebilen bir nesnenin arayışına dayanır. Newton ‘ın simya ile uğraşmasının gerçek nedeni nedir tam olarak bilemiyoruz. Fakat bir iddiaya göre, optik hakkındaki keşiflerini simya araştırmalarında denediği teknikleri kullanarak yapmış olabilir. Ayrıca Newton, ölmeden önce birçok kağıt yaktı ve bunların birçoğunun “simya ile ilgili” olabileceği düşünülmektedir.

Isaac Newton ‘ın insanlara kapattığı kapıları; Halley Kuyruklu Yıldızı ‘nın kaşifi ünlü gökbilimci Edmund Halley açmıştır. Halley, insanların Newton ‘a ihtiyacı olduğunu, bildiklerini yazması gerektiğini anlatmıştır. Daha sonra insanlara güvenini yeniden kazanan Sir Isaac Newton, Edmund Halley ‘in desteğiyle günümüze kadar yazılmış en önemli bilimsel kitaplardan biri olan “Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri” ni insanlığa sunmuştur.

Alucard

Kaynakça;

Never At Rest, Richard Westfall
The Life Of Isaac Newton, Richard Westfall
Isaac Newton, James Gleick
Bilime Yön Verenler : Isaac Newton, Parola Yayıncılık
Dahi ve Dindar, Enis Doko
National Geographic — Mystery Files(Sir Isaac Newton) Doc.
The Dark Heretic, BBC Documentary
Secret Life of Isaac Newton Documentary
Isaac Newton : His Life And Work (Simon Schaffer 1983)

--

--