Bir Sertifikasyon Hikayesi : Docker Certified Associate Sınavına Hazırlanmayı Neden Bıraktım?

Sevi Karakulak
Intertech
Published in
5 min readSep 1, 2020

Bu makalede Certified Kubernetes Application Developer sınavına giderken yolda teğet geçtiğim Docker Certified Associate maceramdan bahsedeceğim. Pek teknik bir yazı olmayacak; daha çok yoldaki tökezleme, yavaşlama ve karar değiştirmelerimden bahsetmek istedim. Bir sonraki yazımda da adeta roller coaster sürüşü gibi geçen CKAD çalışma dönemini anlatmayı planlıyorum. Umarım sizin için eğlenceli bir okuma olur, benim için hatırlaması oldukça eğlenceliydi 😁

Her şey 2018 senesinin sonlarında, ekibimizden Java kökenli ve Linux bilgisi de iyi olan bir arkadaşımızın ayrılmasıyla başladı. Merkezi mimari hizmeti sunan bu ekipte, hem bir yandan mikro servis dönüşümü için takımlara öncülük etmeye çalışıyor hem de eğitimler veriyor, Agile ve DevOps gibi önemli kültür dönüşümlerinin itici gücü olmaya çalışıyorduk. Ayrılan arkadaşımızın üzerindeki eğitimleri nasıl paylaşacağımızı konuşurken, Docker’a ben gönüllü oldum. Aslında hem mimari ekipte nisbeten yeniydim, hem de hiç tam günlük eğitim geçmişim yoktu. Docker bilgim de günlük kullanım düzeyindeydi.

Şimdi biraz ileriye, 2019 senesinin Eylül ayına saralım: Artık bu tarihte kendi Docker içeriğimi oluşturmuş, 3 - 4 tam gün Docker eğitimi vermeyi becerebilmiştim, eğitimlerden de güzel feedbackler gelmişti. Tabii arada şirketin yeni eğitmenleri gönderdiği bir ton eğitime katılmamı, Pluralsight & Linkedin & Youtube’dan izlediğim saatler dolusu eğitim ve konuşmaları ve ilk yaptığım demonun korkunçluğunu ve onca stresi burada hiç anlatmayayım 😅

Aslında böyle zevkli bir konuya odaklanmışken, aklımdan herhangi bir sertifikasyon konusu geçmiyordu. Daha önceden PSM ve PSPO sertifikalarını eğlenerek de almıştım ama teknik sertifikasyonların hem expire olması hem de bir nedenle ilgi duyduklarımı ulaşılmaz bulmam nedeniyle -ki araştırınca öyle olmadıklarını da gördüm- pek niyetlenmiyordum. Taa ki şirkete gönderilmiş bir grup Google Professional Cloud Architect voucher’ı olduğunu öğrenene kadar. Bir şekilde arkadaşlarla heves ettik, keyifli ve sıkı bir çalışma dönemi ardından Aralık sonunda Google Professional Cloud Architect aldık.

İşte o zaman, acaba Docker bilgim açısından bir sertifikasyon iyi olur mu diye düşünmeye başladım. Uzun zamandır severek container’lar ile uğraşıyordum, Google sınavına hazırlanırken yaşadığım hedef koyma, bir tarihe kadar belli içerikleri tamamlama ve odaklanma hissi, yeni bir hedef koyma arzusuna dönüştü. Burada sertifikasyonların anlamlı olup olmadığını da çok tartışmak istemiyorum, zira uzun yıllar ben de gerek duymamıştım ancak sonradan odaklanmamı sağlamaları ve oyunlaştırma hissi taşımaları hoşuma gitmeye başladı.

Voucher örneğinden yola çıkarak da, Docker Certified Associate sınavının ücretini baştan ödemeye karar verdim 😊 Hatta sanırım, halen Google sınavına hazırlanırken yaptım bunu. Commitment! Focus! Bayağı bir gaza gelmiştim doğrusu. 2019 Aralık ayıydı sanırım. Bir süredir Linux Academy üyeliğim vardı, orada güzel bir eğitim buldum ve biraz da ağırdan sınava çalışmaya başladım. İlk başta işler hiç de fena gitmiyordu. Taa ki Docker Enterprise’ı Mirantis satın alana kadar

Docker markası pek çok farklı bileşeni içerisinde barındırıyor; Docker Community Edition, Docker Swarm, Docker Enterprise ve altındaki Universal Control Plane, Docker Trusted Registry gibi büyük yapılar… DCA sınavının hatırı sayılır bir kısmı Docker Enterprise’dan ve içerisindeki orkestrasyon + yönetim araçlarından oluşuyor. Dolayısıyla onları bilmeden sınavı geçmeniz pek mümkün değil. Fakat tüm Docker Enterprise ürün ağacının başka bir marka tarafından üstlenildiğini düşünürseniz, Docker’ın marka yönetimi olarak ne yapmaya çalıştığını ve halen bu sertifikasyonu neden sürdürdüğünü benim gibi anlamamanız doğal.

O dönem bir de Production grade bir ürünün Kubernetes yönetimini üstlenmiştim ve keyifle kurcalıyordum. Bir yandan da şirketteki bazı workload’ların Openshift’e taşınmasına destek olmaya çalışıyordum. Onları görünce Docker Enterprise hem zayıf hem de müthiş sıkıcı gelmeye ve beni yavaşlatmaya başlamıştı. Üzerine bir de Docker markasının bütünlüğü bu şekilde bozulunca, keyfim iyice kaçtı.

Yine de çok ara vermeden geri dönmek istediğim için, Nisan ayı civarına sınav rezervasyonu yaptım fakat bir türlü Mirantis mevzusunu kafamdan atamıyor, odaklanamıyordum. Docker Enterprise ile ilgili öğrendiğim her şey bana çöp gelmeye başlamıştı. “Sınava eski bilgilerimle girerim artık” gibi bir düşünce içerisindeydim ki Mart ayının başında Docker’dan sınav formatının değiştiğine dair bir mail geldi 😢 Hemen arkasından da pandemi patlak verdi 😱 Tabii o sırada her çalışan anne gibi benim günlük hayatım da bir kaosa dönüşmüştü; ev işleri, kızımın okul programının takibi, kendi ofis işlerim ve bir yandan sürekli değişen pandemi gündemi -marketten ne sipariş verilecekten tutun, paketler yıkanacak mı, çocuk açık havaya çıkarılacak mı, delirmemek için evde napalım gibi pek çok yeni durum. O sırada bir de iş değiştiriyordum, açıkçası DCA zihnimin arkasındaki sondan bir önceki şey olabilirdi. Herhalde son şey de uyku düzenim falandı 😅

Sınav formatı da daha önce hiç görmediğim bir formata dönüşmüştü: Çoktan seçmeli sorulardan, DOMC denen ve her şıkkı kişinin önüne tek tek çıkaran bir format. Çoktan seçmeliden daha zor olduğu kesindi çünkü şıklar arasında karşılaştırma yapma şansınız olmuyordu ve webde bu formata dair pek örnek de yoktu. Bu arada sınav tarihim geldi, ötelemeyi düşünürken sınavın yapıldığı portal, pandemiden dolayı çöktü 😂 Bunca şeyin üst üste gelmesinin iyiye işaret olmadığı açıktı. Ben de artık kendim dışında birine, Nigel Poulton’a danışmaya karar verdim 😂

Hiç beklemiyordum ama ertesi gün yanıt geldi.

Parasını önceden ödediğim bir sınav için duyması pek keyifli bir yanıt değildi 😕 “Eğer çok çalıştıysan ve hazırsan, gir. Yoksa bırak, Kubernetes sertifikaları şu aralar daha iyi” Ama bulmuşken Nigel’ı da bırakmayayım diye, sınav formatının değişmesinden bahsettim. Neden bilmiyorum, o da konuyu ilginç buldu ve Docker’daki arkadaşları üzerinden Mirantis’te sınavdan sorumlu ekibe ulaşmaya çalıştı. Sınav formatının son halini duymak istedi sanırım. Fakat başarılı olamadı; ki Mirantis’in bu iletişimsizliği hiç de şık değildi. Neyse pandeminin en karmaşık dönemleriydi, ki zaten nasıl bir yanıt almayı bekliyordu Nigel, ben de tam bilmiyorum.

Bu yazışmaların ardından, DCA sınav portalindeki 200$’ımın üzerine su içip nasıl ilerleyeceğimi düşünmeye başladım. Geçtiğim yeni işimde, Openshift cluster’larının sorumluluğu bizde olunca, Kubernetes’e odaklanmak bana daha faydalı gelmeye başlamıştı. Zaten günlük bilgimi artırmak için çalışıyordum. Halen devam eden Linux Academy üyeliğimle de CKAD sınavına bakmaya başladım. 2018 başında bana oldukça uzak görünen Certified Kubernetes Application Developer sertifikasını da, bu karmaşık hikayeye rağmen 2020 Temmuz’unda almış oldum 🥳

Özetlemek gerekirse, bir başarıya giderken yol dümdüz değil, gerçekten karmaşık olabiliyor. Docker’ı halen çok sevsem de, marka ismine bir bağlılığım olsa da, yaşadıklarımdan sonra sertifikası için çalışıp durmak içime hiç sinmedi. Bu sürecin sonunda derin bir nefes alıp, yeni bir konuya balıklama dalacak enerji bulabildiğim için kendimi oldukça iyi hissediyorum. Bir de doğrusu hedef büyütüp CKAD cesaretimi toplayabilmek için, böyle bir sürecin yaşanması gerekiyormuş.

Not 1: Sınav ücretimi artık başka bir konuya odaklandığımı ve sınava girmek istemediğimi söyleyince, Docker kesintisiz iade etti 👍🏻

Not 2: Gördüğüm kadarıyla şu an DCA sınavına kaydolmak mümkün değil, bayağı bir aradım taradım ama herhangi bir bağlantı bulamadım. Anlaşılan o ki, Mirantis ve Docker firmaları arasında sertifikasyonun sürdürülebilirliği konusunda yeni bir yola giriliyor. Bu da şu an için DCA’in pek de arzu edilmeyen bir sertifika olduğunu özetliyordur diye düşünüyorum.

--

--