Kullanıcı Deneyimini Şekillendiren Psikolojik İlkelere Kapsamlı Bir Bakış

Hasan Taşdelen
Intertech
Published in
4 min readMar 21, 2024
Kullanıcı Deneyimi ve Psikoloji (Midjourney Tarafından Üretildi)

Günümüzde, kullanıcı deneyimi (UX) tasarımı, sadece estetik ve işlevsellik değil, aynı zamanda psikolojik ilkeleri de hesaba katarak kullanıcıların ürünlerle etkileşimlerini optimize etmeye odaklanmaktadır.

Bu bağlamda, Bluma Zeigarnik’in Zeigarnik Etkisi gibi psikolojik fenomenler, UX tasarımcıları için son derece önemli araçlar haline gelmektedir.

Psikolojinin UX Tasarımına Katkıları

Psikolojinin UX tasarımına katkıları sadece Zeigarnik Etkisi ile sınırlı değildir. Aşağıda, UX tasarımında kullanılan bazı önemli psikolojik ilkeler ve bunların etkileri listelenmiştir:

1. Zeigarnik Etkisi: Tamamlanmamış veya kesintiye uğramış işlerin, insanların zihninde tamamlanmış işlerden çok daha güçlü bir şekilde tutulduğunu gösteren psikolojik bir fenomendir.

Kullanım Önerisi:

• Kullanıcıların sepetlerini terk etme olasılıklarını düşürmek için sepet simgesini her zaman görünür hale getirin ve sepet güncellemelerini gerçek zamanlı olarak gösterin.

  • Görevleri daha yönetilebilir hale getirmek için ilerleme göstergeleri ve kilometre taşları kullanın.

2. Von Restorff Etkisi: İzolasyon etkisi olarak da adlandırılan fenomen. Benzer özelliklere sahip birden fazla nesnenin bulunduğu durumlarda, diğerlerinden farklı olanın daha iyi hatırlanacağını öne sürer.

Kullanım Önerisi:

• Öne çıkan ürünlere veya promosyonlara dikkat çekmek için farklı renkler, boyutlar veya tipografi kullanın.

  • Hata mesajlarını ve uyarıları daha dikkat çekici hale getirin.

3. Sıralama Pozisyonu Etkisi: Kullanıcıların bir serideki ilk ve son öğeleri en iyi şekilde hatırlama eğiliminde olduğunu gösterir.

Kullanım Önerisi:

• Ana sayfanızdaki en önemli öğeleri ilk ve son sıraya yerleştirin.

• Menülerde ve navigasyonda en önemli kategorileri en üste veya en alta yerleştirin.

4. Tesler Yasası: Karmaşıklık Koruma Yasası. Herhangi bir sistem için azaltılamayan belirli bir karmaşıklık miktarı vardır.

Kullanım Önerisi:

• Kullanıcı arayüzünü olabildiğince basit ve kullanımı kolay hale getirin.

• Gereksiz fonksiyonlardan ve karmaşık menülerden kaçının.

5. Parkinson Yasası: İş, tamamlanması için tahsis edilen zamanı dolduracak şekilde genişler.

Kullanım Önerisi:

• Gerçekçi son teslim tarihleri belirleyin ve projeleri aşamalara ayırın.

• Kullanıcıların dikkatini dağıtacak unsurları ortadan kaldırın.

6. Pareto Prensibi: Birçok olay için, etkilerin yaklaşık olarak %80'i sebeplerin %20'sinden gelir.

Kullanım Önerisi:

• En önemli kullanıcı ihtiyaçlarına odaklanın ve 80/20 kuralını göz önünde bulundurun.

• Kullanıcı araştırması ve testleri ile en önemli kullanım senaryolarını belirleyin.

7. Occam Yasası: Bir problemi çözmek için yarışan hipotezlerle karşılaşıldığında, en az varsayım içeren çözümü seçmek gereklidir.

Kullanım Önerisi:

• Karmaşık ve gereksiz tasarım öğelerinden kaçının.

• Kullanıcıların ürününüzü kolayca anlayabilmelerine ve kullanabilmelerine odaklanın.

8. Jacob Yasası: Kullanıcılar genellikle sitenizin zaten bildikleri diğer sitelerle aynı şekilde çalışmasını tercih ederler.

Kullanım Önerisi:

• Kullanıcı dostu ve sezgisel bir arayüz tasarlayın.

• Standart tasarım öğelerini ve kullanıcıların alışık olduğu ikonları kullanın.

9. Doherty Eşiği: Üretkenlik, bilgisayarın ve kullanıcılarının birbirini beklemek zorunda kalmadığı bir hızda etkileşimde bulunduğunda artar. Bu eşik genellikle 400 milisaniyenin altında kabul edilir. Gecikme süresi arttıkça, kullanıcıların hayal kırıklığı yaşama ve görevlerini tamamlama olasılığı azalır.

Kullanım Önerisi:

• Sisteminizin gecikme süresini en aza indirin.

• Kullanıcıların hızlı ve akıcı bir deneyim yaşamasını sağlayın.

• Yüklenme sürelerini optimize edin ve kullanıcıları bekletmemek için bekleme göstergeleri kullanın.

10. Miller Yasası: Ortalama bir insan hafızasında sadece 7 (+/- 2) öğeyi tutabilir. Bu kural, kullanıcıların kısa vadede hatırlayabilecekleri bilgi miktarını sınırlar.

Kullanım Önerisi:

• Bir seferde çok fazla bilgi sunmaktan kaçının.

• Karmaşık bilgileri daha küçük ve yönetilebilir parçalara ayırın.

• Önemli bilgileri vurgulamak için görsel hiyerarşi kullanın.

11. Hofstadter Yasası: İş her zaman beklediğinizden daha uzun sürer, hatta bunu hesaba kattığınızda bile. Bu yasa, karmaşık tahmin hatalarını vurgulamaktadır.

Kullanım Önerisi:

• Zaman tahminlerinize biraz daha fazla zaman ekleyin.

• Kullanıcıları olası gecikmelere karşı önceden bilgilendirin.

• Kullanıcıların ilerlemelerini takip etmelerini sağlayan göstergeler kullanın.

12. Amara Yasası: Bir teknolojinin kısa vadedeki etkisi genellikle abartılır ve uzun vadedeki etkisi ise genellikle küçümsenir.

Kullanım Önerisi:

• Ürününüzün uzun vadeli etkilerini göz önünde bulundurun.

• Tasarımınızın sürdürülebilir ve gelecekte de kullanışlı olmasına dikkat edin.

• Ürününüzün uzun vadeli faydalarını vurgulayın.

13. Fitt Yasası: Hedefe ulaşma zamanı, hedefin uzaklığına ve büyüklüğüne bağlı bir fonksiyondur. Basitçe söylemek gerekirse, hedeflere ulaşmak için ne kadar az çaba harcanırsa, o kadar hızlı ulaşılır.

Kullanım Önerisi:

• Hedefleri net ve erişilebilir hale getirin.

• Butonları ve diğer etkileşimli öğeleri yeterince büyük ve tıklanabilir hale getirin.

• Hedefler arasındaki mesafeyi optimize edin.

14. Hick Yasası: Hick-Hyman Yasası olarak da bilinir. Seçimlerin sayısı ve karmaşıklığı arttıkça karar verme süresi de artar.

Kullanım Önerisi:

• Kullanıcıların seçebileceği seçenekleri sınırlayın ve en önemli seçenekleri öne çıkarın.

• Karmaşık kararları daha küçük ve yönetilebilir adımlara ayırın.

• Seçeneklerin sonuçlarını açık ve net bir şekilde sunarak kullanıcıların bilinçli seçimler yapmalarını sağlayın.

15. Gestalt Yasaları: Görsel algı ile ilgili bir dizi ilke olan Gestalt yasaları, kullanıcıların bir arayüzdeki öğeleri nasıl algıladıklarını ve anlamlandırdıklarını açıklar. Bu ilkeleri UX tasarımına entegre etmek, daha sezgisel ve kullanılabilir arayüzler oluşturmaya yardımcı olur.

a. Yakınlık Yasası: Birbirine yakın olan nesneler bir arada gruplanmış gibi görünür.

Kullanım Önerisi:

• İlgili bilgileri birbirine yakın yerleştirin.

• Boşluk kullanarak öğeler arasında hiyerarşi oluşturun.

b. Süreklilik Yasası: Düz veya kavisli çizgilerle birbirine bağlanmış noktalar, en düzgün yol izlenerek görülür.

Kullanım Önerisi:

• Göz hareketlerini yönlendirmek için görsel hiyerarşi oluşturun.

• Oklar veya bakış izleri kullanarak kullanıcıların dikkatini yönlendirin.

c. Pragnanz Yasası: Kullanıcılar, karmaşık yapılarla karşılaştıklarında, her zaman basit ve aşina oldukları formları arama eğilimindedir.

Kullanım Önerisi:

• Tasarımınızda netlik ve sadeliğe odaklanın.

• Kullanıcıların aşina oldukları tasarım öğelerini ve kalıpları kullanın.

d. Benzerlik Yasası: Benzer şeyler bir arada gruplanmış gibi görünme eğilimindedir.

Kullanım Önerisi:

• Aynı işleve sahip öğeleri benzer şekilde tasarlayın.

• Renk, boyut ve tipografi gibi öğeleri tutarlı bir şekilde kullanın.

e. Kapanma Yasası: Bazı şeyler bir varlığı tamamlıyor gibi görünüyorsa birlikte gruplanma eğilimindedir.

Kullanım Önerisi:

• Tasarımınızda eksik parçalar veya boşluklar kullanarak kullanıcıların zihinlerinde tamamlama eğilimini tetikleyin.

• Logolar ve simgeler gibi görsel öğelerde kapanma prensibini kullanarak daha net ve akılda kalıcı tasarımlar oluşturun.

f. Ortak Bölge Yasası: Aynı bölge içinde gruplanan öğeler, bir arada gruplanma eğilimindedir.

Kullanım Önerisi:

• İlgili bilgileri görsel olarak sınırlar veya arka planlar kullanarak gruplayın.

• Beyaz alan ve boşluk kullanarak öğeler arasında hiyerarşi oluşturun.

Sonuç: Psikolojik ilkelerin UX tasarımında kullanımı, kullanıcıların ürünlerle daha keyifli ve verimli bir şekilde etkileşime girmelerine yardımcı olur. Bu da, daha başarılı ve sürdürülebilir ürünler geliştirilmesine katkıda bulunur.

--

--