Kablosuz Beyin Anime Kulübü’nün Sizler İçin Seçtiği 7 Efsane Anime Önerisi

1. Fullmetal Alchemist: Brotherhood

Fullmetal Alchemist, shonen manga ve anime dünyasını geniş ölçüde etkileyen ve Japonya’daki köklerinin çok ötesinde bir hayran kitlesi oluşturan bir seri. İzleyicilere sadece heyecan verici aksiyon ve mizahi karakterleri ile güzel bir şekilde resmedilmiş bir hikaye değil, aynı zamanda siyasi yozlaşma, sivil huzursuzluk, ırkçılık, engellilik ve feminizm konularını ele alan bir anlatının sunulması benim bu eseri sevmemin başlıca nedeni oldu. Erkeklere hizmet veren bu shonen dünyasının sadece onlara sunulmadığını gösterdiğin için ve başarılı bir kadın mangaka olduğun için teşekkürler Hiromu Arakawa.

2. Neon Genesis Evangelion

Evangelion, gerek anime dünyasına kattığı yeni karakter tiplemeleriyle gerek günümüzde bile güncelliğini koruyan psikolojik ve felsefi temalara değinmesiyle tüm zamanların en etkili ve ikonik animasyonlarından birisidir. Distopik bir gelecekte dev robotlara binerek dünyaya saldıran “Melek”lerle savaşan ana kahramanlarımız, bölümler ilerledikçe aslında hiçbir şeyin bu kadar basit olmadığını keşfedecek, geçmişteki travmaları ile yüzleşeceklerdir.

İzleyiciye hayatın, yaşamanın ve gerçekliğin anlamını sorgulatan, ruh, bilinç, aile ve bireysellik gibi konularda izleyiciyi sıkça düşünmeye iten Neon Genesis Evangelion, sadece çarpıcı final bölümü ile bile izlenmeyi hak ediyor.

3. The Disastrous Life of Saiki K.

The Disastrous Life of Saiki K., bizleri bazen olağanüstü güçlerimiz olmadığına sevindirecek bazen de ah keşke ben de telepati yapabilseydim dedirtecek “Doğaüstü Güçler” ve “Komedi” türlerinde bir animedir. Animeye de adını veren ana karakterimiz Saiki, doğuştan gelen psişik yeteneklerini gizleyerek normal yaşam sürmeyi hayal eden bir lise öğrencisidir. Ancak bu hayalin gerçekleşmesi oldukça zordur. Çünkü Saiki’nin etrafından bir an olsun ayrılmayan arkadaşlarının her biri, farklı birer anime türünden fırlamış ve normallikten uzak yan karakterlerdir.

The Disastrous Life of Saiki K., karakter çeşitliliği ve akıcı komedisiyle kısa anime arayanlar için harika bir tercih olacaktır.

4. Naruto

Hayat hikayesi hiç kolay başlamamış azimli ana kahramanımız Naruto Uzamaki’nin ninja olma yolundaki benzersiz hikayesine tanık olacaksınız.

Yan karakterlerin ana hikayeye uyum sağlayıp onu zenginleştirdiği bir anime. Arkadaşlığı, aile kavramını, pes etmemeyi, sabrı, acıyı, güçlü olmayı, hedefleriniz için çalışmayı ve bunlar gibi çok fazla dersi öğreniyoruz seri boyunca. Animenin kurduğu bu yönü çok beğeniyorum. Naruto zor zamanları geçirmeme yardım etti; eğer izlemediyseniz kesinlikle tavsiye ediyorum.

5. Just Because!

Yalnızca 12 bölümden oluşan, Slice-of-Life türündeki kısa bir anime Just Because. Yayınlandığı 2017 yılında adından pek söz ettirmemiş, benim karşıma da salgın döneminin başında şans eseri çıkmıştı.

Daha fazla uzatmadan işin aslına geleyim: Just Because bu listedeki diğer animelerden daha mı iyi? Hayır. Peki Just Because’u diğer tüm slice-of-life serilerinden ayıran belirgin bir özelliği var mı? Hayır. Ama izlemeye başladığınız zaman sizi içerisine alan o huzurlu havası, doğru yer ve zamanda kullandığı müzikleri, gerçekçi karakterleri, sade diyalogları ve hikayesi ile belki de sizi etkilemeyi başaracak o anime budur.

6. Violet Evergarden

Orduda cepheden cepheye, savaşlardan savaşlara giderek büyümüş olan karakterimiz Violet, sivil hayata alışmaya çalışıyor. Çocukluğundan beri emir almaya ve talimatları sorgulamadan yerine getirmeye alışmış olan Violet için bu hiç de kolay olmayacaktır. Violet için anlaması en zor olansa insanların emir aldıkları gibi değil de hissettikleri gibi davranıyor olması.

Violet Evergarden ile, en temel ve sorgulamadan yaşadığımız duygularımızın nedenlerine doğru bir yolculuğa hazır olun. Kendinizi hep orada olan duygularınızın neden orada olduklarını merak ederken bulacaksınız.

7. Gintama

Japonya, en ünlü samuray dönemi olan Edo devrini yaşarken dünya uzaylılar tarafından ele geçirilmiştir. Bunun sonucunda da ortaya çıkan absürt komedinin animeye dönmüş hali olan Gintama, eğlenceli ve sürekli kahkahalara boğan bir seridir. “Beyaz Şeytan” lakaplı ve tahta kılıcını yanından hiç ayırmayan ana karakterimiz eski samuray Sakata Gintoki, işgalin getirdiği savaşın sonunda ‘Yorozuya’ adında kayıp kedi bulmadan bodyguardlığa kadar her işi para karşılığı yapan bir işletme kurar. Ardından bu işletmeye Shinpachi, Kagura ve devasa boyuttaki tatlı köpekleri Sadaharu dahil olur.

Bölümleri ilerledikçe ortaya çıkan efsanevi savaş sahnelerinin yanında aile ve özellikle de arkadaşlık ilişkilerine duygusal yaklaşarak özenle değinen Gintama’nın sadece belirli bir türe değil birçok anime türüne başarıyla hitap etmesinden dolayı da kesinlikle izlemeye değer bir animedir.

Yazıda emeği geçenler:

• Ahmet Gürcan Pehlivanoğlu
• Zahide Düşgün
• Altaner Pusmaz
• Aslıhan Gümüşkaya