Sokak Dolaşım Ağı Tasarımı Sağlığınızı Nasıl Etkiliyor?
Sokakta geçirilen vakit sosyal ilişkiler ve psikolojik gelişimin yanısıra halk sağlığını etkiliyor. Avrupa’da ve Amerika’da başlatılan sokakta oyun hareketleri, çocukları obezite ve diyabet gibi hastalıklardan korumayı amaçlıyor. Sokak dokusunun halk sağlığına olan etkisini ortaya koyan araştırma sonuçlarını ekibimizden Fulya Kahveci’nin çevirisiyle ilginize sunuyoruz.
Yeni yapılan bir araştırma, kompakt ve iyi bağlantılanmış bir sokak dolaşım ağının obezite, kalp hastalıkları gibi birtakım kronik hastalıkları azaltmak yoluyla toplum sağlığına fayda sağladığını ortaya koydu.
Çevresel faktörlerin sağlık üzerindeki etkileri kabul gören ve üzerinde çokça çalışılan, araştırılan bir konu, ancak kentlerin fiziksel mekan tasarımlarının insan sağlığını nasıl etkilediği yeterince üzerinde düşünülen bir konu değil. Örneğin, kompakt ve iyi bağlantılanmış sokak ağına sahip olan bir kentte yaşayan insanlar, bu sistemin aksi durumundaki kentlerde yaşayan insanlara kıyasla daha çok yürüyor, bisiklete biniyor; acaba bu durum iyi kurgulanmış bir sokak ağının toplum sağlığına olumlu etkilerinin temel sebeplerinden biri olabilir mi?
Colarado-Denver Üniversitesi’nden Wesley Marshall, Savannah Eyalet Üniversitesi’nden Daniel Piatovski ve Connecticut Üniversitesi’nden Norman Garrick bu konuyu ele alan bir araştırma yaparak, makale olarak yayınladılar; bu çalışmaya göre Sokak ağı tasarımı, toplum sağlığı üzerinde eskiden düşünüldüğünden ve dikkate alındığından çok daha önemli etkilere sahip olabilir!
İyi tasarım kalbe faydalı
Araştırmacılar, California’da bulunan 24 kenti sokak tasarım karakteristiklerine ve sağlık verilerine göre ayırarak; daha kompakt bir yapıya sahip olan kentlerde obezite, diyabet, yüksek kan basıncı ve kalp hastalıklarının belirgin bir şekilde daha az olduğunu ortaya koydular.
Yapılan araştırmada tam grid olarak adlandırılan sokak ağı (GG) tam tersi yapıdaki sokak ağı ile kıyaslandığında; kompaktlık düzeyi, bağlantısallığı ve anayollarda yer alan şeritleri ile obezite riskini %15 azaltıyor, yüksek kan basıncı riskini %10, kalp hastalıkları riskini ise %6 azaltıyor.
Bu çalışmada, sokak ağlarının incelenmesi sırasında ele alınan ve incelenen somut detayların sağlığa etkilerini ölçmek de önemli sonuçlar ortaya koydu. Örneğin bir kilometrekarelik alandaki kesişme sayılarıyla blok-gruplar oluşturulmuş; 6 şeritli bir anayolun 2 şeritli bir yola göre obezite riskinin %29.8 daha yüksek olduğu ifade edilmiş. Daha büyük kentlere bakıldığında ise 6 şeritli ana yolların diyabet riskini %366.6 oranında arttırdığı ortaya koyulmuş.
Bu çalışmayı yürüten araştırmacılar, konuya dikkat çekerek insanların yaşadıkları yerleşmenin fiziksel yapısının sağlıklarını etkilediğinin farkına varmalarını öneriyorlar. Bir kişi bireysel hayat düzeninde fiziksel olarak çok aktif ve sağlıklı bir yaşam tarzını benimsiyor olsa ve ulaşımını ağırlıklı olarak yürüme ve bisiklet ile sağlasa dahi mahallesinin sokak ağının yapısından olumsuz etkilenebilir. Aktif olarak yürüyen veya bisiklet süren biri olsanız bile mahallenizin fiziksel yapısı sizin yürümeye ve bisiklet kullanmaya olan hevesinizi, isteğinizi azaltabilir.
Yukarıda değinilen araştırmaların son noktada ortaya koyduğu sonuçlar bizi; şehirlerin, yaşam alanlarının tasarımında mekanın fiziksel özelliklerinin insanların yaşamlarına etkilerinin göz ardı edilmemesi ve doğru kamu politikaları ile desteklenmesinin gerekliliği noktasına getiriyor.