Kodluyoruz’dan Startup Weekend’e
Teknoloji alanındaki yetenek açığını kapatmak, yazılım alanında gençlerin geleceklerine değer katmak için 3 yıl önce yolculuğumuza başladık. Yüzlerce gencin katılımıyla büyürken, onların ürettiklerinden ilham aldık. #KodluyoruzLab ile Kodluyoruz Akademi Mezunlar Kulübü’nden gençler yolculuğumuz boyunca ürettiklerini daha fazla gence ilham olmak için paylaşıyor. Şimdi onları dinleme zamanı…
2019 İstanbul “Python Django for Web Development” bootcamp katılımcılarımız Ümit Atak ve Şuayip Felmez ‘in “Kodluyoruz’dan Startup Weekend’e” başlıklı yazısı sizlerle. Keyifli okumalar.
Herkese merhabalar, ben Ümit Atak. İstanbul Teknik Üniversitesi Geomatik Mühendisliği bölümünden 2019 yılının Temmuz ayında mezun oldum. Kodlamayla tanışmam lise yıllarında kuzenimin anlattığı bir hikaye üzerine başladı. Sonrasında Wordpress kullanarak küçük çaplı bir e-ticaret sitesi açtım. Açtığım bu internet sitesi başkaları tarafından hacklendi. Daha sonra bunun nedenini araştırırken kodlama ve özellikle Python programlama dilini keşfetme hikayem başlamış oldu. Üniversiteye girdikten sonra ise çevremdeki arkadaşlarımın da etkisiyle merakım giderek arttı ve bitirme projemi de Python dili ile uydu görüntülerinin yarı otomatik işlenmesi üzerine yaptım.
Bitirme projemde “Python’ı daha iyi nasıl öğrenebilirim?” sorusuna yanıt ararken Youtube’da karşıma Avrupa ve Amerika’da yapılan bootcamp’lerle ilgili bir video çıktı. Ben de acaba böyle bir yapının Türkiye’de olup olmadığını merak ettim ve hemen araştırmaya başladım. Aramalarım sonucunda karşıma Kodluyoruz ekibi çıktı ve böylelikle Kodluyoruz bootcamp serüvenim başlamış oldu. Bölümümden bir süreliğine kopup yazılım alanına geçiş yapmak; sonrasında ise bu öğrendiklerimi kullanarak coğrafi bilgi sistemlerine yönelmek ve daha sağlam bir adım atmak gibi bir hedefim vardı. Bu hedefte ise Kodluyoruz’un düzenlediği bootcamp’te yaptıklarım, öğrendiklerim ve tanıştığım insanlar benim için bu geçişin en büyük yardımcılarım oldu.
Ben ise Şuayip Felmez. İstanbul’da yaşıyorum, hikayemin Silikon Vadisi’nden duyacağınız klasik hikayelerden olacağından korkuyorum :) Küçüklüğümden beri bilgisayarla uğraşıyorum, yeni şeyler öğrenmek, yazılım alanında bir şeyler üretmek benim en büyük tutkumdur. Özel bir üniversitede burslu olarak Bilgisayar Mühendisliği bölümünde okuyordum ama 4 yılın ve harcanan zamanın öğretilen bilgilere göre çok fazla olduğunu ve benim için zaman kaybı olarak düşündüğüm için okulu bırakmaya karar verdim. Tabii ki bu benim için hiç kolay olmadı, özellikle ailemi ikna etmeye çalışmak dünyanın en zor işiydi. O zamanlar ‘Bilgisayar başında oturarak para mı kazanacaksın’ diyorlardı…
Okulu bıraktıktan sonra kendimi yazılım ve kodlama alanında nasıl geliştirebilirim diye araştırmaya başladım ve bir yol haritası çizdim. Yavaş yavaş temelleri öğrenmeye başlamış, ilk adımı atmıştım bile. Sonra online kodlama kurslarına katılarak kendimi biraz daha geliştirdim. Facebook’ta internet sitesi ve mobil uygulamalar için reklam vermeye başlamıştım. Talep olunca freelance olarak çalışmaya başladım ve artık işleri büyütmek, bir şeyler üretmek, yeni projelere başlamak ve aklımdaki startup fikirlerini hayata geçirmek için yazılım ve girişimcilik üzerine şirket kurdum. Bir süre çalıştıktan sonra kendimi biraz daha geliştirmek istedim ve arkadaşlarıma bu isteğimi paylaştım. Onlar da beni Kodluyoruz’a yönlendirdi! Kodluyoruz bootcamp’i, sadece yazılım değil, bununla beraber nasıl bir yoldan gitmemiz ve hayallerimizin peşinde nasıl koşmamız gerektiğini de öğretiyor ve motivasyon yaratıyor. Bunun için Kodluyoruz ekibine ve özellikle bana ilham veren Hakan Yalçınkaya hocama çok minnettarım.
Türkiye’de yazılıma olan farkındalığı artırmak ve gençlere bu konuda yardımcı olmayı hedefleyen Kodluyoruz ekibinin eğitimlerinden biri olan Python & Django Framework bootcamp’inde, ekibin içindeki onca kişiden sadece ikisiydik. Gönüllülük esas olunca yapılan şeylerin ne kadar etkili olabileceğini; projelere ve çevremizdeki insanlara bakış açımızın ne kadar değişebileceğinin farkına varmıştık. Tabii kursun eğitmeni olan Hakan Yalçınkaya’nın böyle bir ortamın oluşmasında çok büyük katkıları bulunmakta.
Eğitimden yaklaşık bir ay kadar sonra Techstarts Startup Weekend’e beraber katılmamız hiç beklenmedik bir şekilde, aniden gerçekleşti: Metroda karşılaştık, üstelik son durakta! Sonrasında beraber Boğaziçi Üniversitesi’ne, Startup Weekend’in gerçekleştiği yere gittik. Bu program üç günlük bir süreyi kapsamaktaydı. Bu süreç boyunca oradaki katılımcıların bir fikir ve ekip oluşturup, bu fikirlerini son gün juriye sunmaları gerekiyordu. Projemizi oluştururken nelere dikkat edilmesi, hangi sorunlara çözüm arandığı, bütçenin nasıl oluşturulması, sunum yapılırken nelere dikkat edilmesi, rakiplerin belirlenmesi ve projenin sürdürülebilirliği gibi birçok konu hakkında kısa eğitimler verildi. Bizim bulunduğumuz ekip 5 kişiydi ve aralarında dünya turu yapan gezgin Benjamin Lakoff, Yazılım Mühendisliği öğrencisi Rama Şaban ve lise öğrencisi Yusuf Bakkora bulunmaktaydı. Projemizin ismi KiraGear oldu. KiraGear fikri, outdoor ekipmanlarının yolculuk esnasında taşınmasının zor olması ve bu durumdan kaynaklı sorunu çözmeye yönelik bir fikirdi. Böylelikle outdoor ekipmanları artık uzun süre taşınmayacak ve gidilen yerde bu ekipmanlar kullanıcılar tarafından kiralanarak kullanılabilecekti. Airbnb firmasının yaptığını outdoor ekipmanlar için yapmayı amaçlamıştık. Tabii bu fikir ortaya çıktıktan sonra birçok problemle karşılaştık. Önümüzdeki ilk hedef bu problemleri sunuma kadar olabildiğince azaltmak olmuştu. Yapmak istediğimiz projenin benzerlerinin başka yerlerde de yapılmış olduğunun farkına varmak, bunları örnek almak ve farkımızı ortaya koymak gibi yeni amaçlar edinerek fikrin giderek değiştiğini, farklılaştığını görme fırsatımız oldu. Son gün heyecanlı bir şekilde jüri önünde projemizi bize ayrılan 3 dakika içinde sunduk ve 2 dakika içindeyse jürinin sorularına cevap vermeye çalıştık. En sonunda ise jüri kararının açıklanmasıyla beraber projemizin ilk üçe girdiğini öğrendik ve 3 günlük kısa süren ama çok güzel bir tecrübe kazandık. Startup Weekend bizim için çok güzel bir deneyim ve anı oldu.
Kodluyoruz gibi Startup Weekend de gönüllülük esasına dayanan bir proje ve bu proje gibi gönüllü yapılan işlerin kişi üzerinde ne kadar etkili olabileceğini bir kez daha görme ve gösterme fırsatımız oldu. Bu ve bunun gibi projelere yardım eden herkese buradan tekrardan teşekkürlerimizi sunmak isteriz.
