Para İle Değil Sıra İle

Şahap Tokgöz
Kurumsal Haller
Published in
2 min readJan 30, 2020

Haydi herkes sıraya!

Para mı kazanmak istiyorsun? Yoksa kıdem almak ya da yönetici olmak mı istiyorsun?

Hayatını kazanmak? Emeğinin karşılığı almak?

İhtiyaçlarını karşılamak?

Elbette hepsi olacak ve elbette bunlar senin hakkın.

Lakin az bekle yahu, sırayla!

Mesela sevgilinle güzel bir tatil isteyebilirsin, çocuğun için daha iyi imkanlar, evdeki eşyada yenilenmesi gerekenlere biraz ihtimam,

istediğin yeni kitapları listeden sepete almak

hatta kendine bakım, sağlığına özen,

uzun süredir ertelediğin ihtiyaçlarına biraz göz kırpmak

veya kendini geleceğe hazırlayacak eğitim ve gelişime yatırım,

belki iyilik yapmak & destek olmak istediklerine bir omuz

Hepsini isteyebilirsin elbet…

Hayatını, aileni, sevdiklerini, ruhunu, geleceğini besleyen her şeyi isteyebilirsin. Ama kural neydi?

Sırayla!

Kurumsal hayatın büyük ve sistematik baskılarından biri

tüm şartları var edecek beceri, deneyim ve yeterliliğe sahip olsanız dahi sizi sıraya sokma ve çoğunlukla

sizi sırada eleme halidir.

Kalabalık şirket popülasyonlarında herkesin yönetici ya da üst kıdem sahibi olması elbette mümkün değildir. Ve elbette kurum,

çalışanlarını kendi zamanlamasına(!) uyumlamak zorundadır.

Ama insanların kurum sıralamasına uymasını mümkün kılmak için, kişiye sistematik olarak;

sen daha olmadın, yeterli değilsin, gelişmen lazım,

deneyim ve becerin eksik(!)

mesajının verilmesi tam anlamı ile etik dışıdır.

İsterseniz şöyle bir etrafınıza bakın. İlk kuruluş aşamasını geçmiş ve nüfusu fazlaca artmış şirketlerde,

sizin 11 yılda gelmenize izin verilen kıdeme

yöneticiniz muhtemelen 2 yılda gelmiştir.

Şans mı ? Beceri mi? Sıra mı?

Ne dersiniz?

Not: Kurumların çalışanlarını “sen olmadın” mesajı ile oyalaması oldukça yaygın görülmek ile birlikte, kişinin kendi durumunu doğru tespit etmesi ne kadar yetkin olduğunu tarafsız olarak değerlendirmesi ile mümkündür.

ŞahapT.

--

--