KENDİMİ Mİ BAŞKASINI MI SUÇLASAM?

Şiddetsiz İletişim I

Müdürü kahverengi kravatını çekiştirip duruyordu. Erol bu kravatını hiç sevmiyordu Altan Bey’in. Depresif, doksanlardan kalma desenler… Bu kravatı gergin olduğu günler giyiyordu sanki. Acaba daraldığı günler mi bu kravatı giyiyordu, yoksa kravatı giydiğinden mi iyice daralıyordu?

Haftalık satış toplantısında birazdan sıra ona gelecekti. “Off, şimdi bana soracak o proje ne oldu diye.” Farkında olmadan kalemini çevirmeye başladı. Selda biraz ötede rahat rahat oturuyordu. Gülümsüyordu hatta… Satış toplantısının stresi onu günler önceden sıkarken Selda sakin sakin oturuyordu. “Bu Selda’nın projeleri nasıl tıkır tıkır gidiyor, ağzı iyi laf yapıyor onun tabii. Kadın kaç yıllık satıcı, benim gibi çömez değil. CEO’ya çıkıp işi bağlıyor, bense hep alt kadrolarla takılıp duruyorum. Kaç haftadır randevu almayı da başaramadım. Ne vardı satışa geçecek? Efendi efendi oturup, yazılım yazacaktım, kendim kaşındım.”

Ama bu Altan Bey de hiç yardımcı olmuyordu ki ona, onun müşterilerine gelmiyordu yeterince bir kere. Çok az vakit ayırıyordu ona, ne zaman yanına gitse meşguldü ama hesap sormayı biliyordu. Kararlıydı toplantı çıkışında gidip konuşacaktı, bu sefer o hesap soracaktı.

Kalemi elinden düşüp masaya vurunca kalemi kendinden uzağa koydu. Dikkatleri üzerine çekmenin anlamı yoktu.

***

Erol gibi hayatımızda bir sıkıntı yaşadığımızda 4 seçeneğimiz var der Şiddetsiz İletişim yaklaşımı:

1- Kendimizi suçlamak

2- Karşımızdakini suçlamak

3- Kendimize empati vermek

4- Karşımızdakine empati vermek

Erol önce kendini sonra da Altan’ı suçladı. Bunları içinden yaptı ama pekala dışınızdan da yapabilirsiniz.

1 ve 2 nolu yöntemler şiddet içeren yöntemler, şiddet deyince aklınıza büyük şeyler gelmesin. Erol gibi içinizden düşünerek yaptığınızda da şiddet uyguluyorsunuz. Kime mi? En başta kendinize!

Şiddet içeren yöntemleri uyguladığımızda olabilecekler:

1- Strese girdiğimizden çözüm odaklı düşünmeyiz. Bu yüzden ihtiyaçlarımızı karşılamamız mümkün olmaz.

2- Stres vücudumuza türlü türlü hastalıklar olarak döner.

3- Karşımızdakiyle ilişkimiz gelişmek bir yana dursun kötüleşir.

4- İşe sınırlı odaklanabiliriz, dolayısıyla verimliliğimiz düşer. Verimlilik düştükçe de suçlama eğilimimiz artar, kötü bir sarmala gireriz.

Şiddet içermeyen -empati içeren- 3 ve 4 nolu yöntemler ise önce kendinizin ve karşınızdakinin duygu ve ihtiyaçlarını anlamaktan, sonra da bu ihtiyaçlara çözüm üretmekten geçiyor. Nasıl olacak peki diyorsanız o da haftaya sayın okurlar.