Blockchain 101

Linktera
Linktera
Published in
4 min readAug 10, 2021

Kripto para/token sayılarındaki artış, bu envantere yön veren borsaların çoğalması, yepyeni türev enstrümanlarının kripto paralar özelinde piyasaya çıkması ve buna bağlı olarak özellikle son senelerde dünya çapında yatırımcıların, fenomenlerin ve devletlerin etkisi ile yaratılan işlem hacmi nedeniyle artık dünyada çok büyük bir kitle bir şekilde bu oyunun içine dahil oldu.

Peki kripto paralar, tokenler, akıllı kontratlar var ve oldukça da popülerler. Tüm dünya artar mı azalır mı, boğa sezonu geldi mi, hangi para hangi borsada işlem görüyor diye sorarken biz bu işi teknoloji gözüyle ve temel özellikleri ile değerlendirelim.

Blockchain teknolojisi, yazılım terminolojisinde birbirine zincir halinde bağlı blokların tuttuğu ve sürekli büyüyebilen ve genişleyebilen bir işlem veya süreç kaydını oluşturmak üzere geliştirilmiştir. Eşten eşe birbirine bağlı olan blokların bu kayıtları sakladığı depoya ise dijital defter (blockchain wallet) ismi verilir. Bu teknolojinin temeli aslında 30 yıl kadar önce, 1991 yılında kriptografi uzmanları Stuart Haber ve Scott Stornetta tarafından yapılan çalışmalarla atıldı. 1970’li yıllarda Ralph Merkle tarafından patentlenen “hash ağacı” konseptinden yola çıkan bu iki uzman, çalışmalarını tam manasıyla kavramsallaştırmamış olsalar da günümüzdeki modern blokzincirin tanımına yaklaşmayı başarabilmişlerdi. Fakat günümüzdeki anlamıyla ilk Blockchain, tarihteki ilk kripto para birimi Bitcoin ile geliştirildi. 31 Ekim 2008’ de Satoshi Nakamoto isimli bir oluşum tarafından yayımlanan “Bitcoin: Eşten Eşe Elektronik Nakit Sistemi” isimli makalede BTC altyapısının tamamen blokzincir teknolojisine dayandırıldığı belirtildi.

Blockchain ile oyunun kuralları değişiyor

Çok geniş bir çalışma alanına sahip olan Blockchain teknolojisi sıklıkla kripto para birimleriyle anılsa da merkezi ya da merkezsiz pek çok endüstride kullanılıyor. Blockchain kullanım alanları arasında bankalardan ödeme sistemlerine, akıllı sözleşmelerden IOT teknolojilerinin altyapılarına kadar varan sayısız resmi ve gayriresmi kullanım durumundan söz edilebilir. Özellikle son yıllarda artan kripto para ve token benzeri girişim ve projelerle, bu teknolojinin çıktıları bir yatırım aracı gözüyle görülsede, hayatın her alanına ve uluslararası çapta birçok sektöre etki eden bir teknoloji olduğunu kabul etmek gerekir. 2017 Londra Uluslararası Blockchain Fuarını ziyaret ettiğimde, akıllı bina teknolojileri üreten bir firmanın altyapısında blockchain teknolojisini kullandığını anlatan sunumuna katılmıştım ve o günden sonra açıkçası benim de algılarımın bu doğrultuda oldukça açıldığını itiraf etmem gerekir.

Günümüzde blokzincir teknolojisini oylama sistemlerine entegre eden pek çok yerleşim yeri söz konusu. Bunun yanı sıra tedarik zincirlerinin kontrolü yine bu teknolojiyle çok daha şeffaf ve tutarlı yürütülen bir süreç halini aldı. Önceden güven sağlaması için ihtiyaç duyulan her türlü teknoloji veya süreç, blockchain sayesinde ihtiyaç olmaktan çıktı. Blockchain teknolojisini internetin doğuşundan beri en inovatif buluş olarak nitelendirirsek abartılı bir yorum yapmış olmayız.

Peki blockchain nasıl çalışıyor?

Temel adımlara göz atarsak, öncelikli olarak her işlem ve buna bağlı veriler bütünü bir veri bloğu olarak kaydediliyor. Bu işlemin veya sürecin hayat döngüsü boyunca bloklar kendilerinden önce ve sonra gelen bloklara bağlanarak bir zincir oluşturuyorlar. Bu zincir işlemlerin gerçekleşme sırasını ve zamanını doğrulayacak nitelikte sıralanıyor. Herhangi bir bloğun içeriğinin değiştirilmesi, blokların sıralamasının güncellenmesi veya araya yeni bir blok eklenmesinin önündeki engel işte bu değiştirilemeyen ve kırılamayan zincir yapısı. Zincire sıraya uygun olarak eklenebilen her blok aynı zamanda önceki bloğu doğrulayarak zinciri daha kuvvetli kılıyor. Blockchain teknolojisinin çalışma prensibinin altında yatan en önemli özellikler; anonim, dağıtık, merkezsiz ve kamusal olmasına karşın bozulamaz ve hacklenemez oluşudur. Bir bilgi kayıt zincirinin hem herkesçe erişilebilir hem de bozulamaz oluşu, yazılım ve bilgisayar teknolojileri ile ilgilenenler başta olmak üzere herkesin bu teknolojiye hayranlıkla yaklaşmasını sağlıyor.

Bloklara işlenen kayıtların kırılamaz ve değiştirilemez olmasının sebebi blokları bozabilmek için milyarlarca kopyası olan bu kayıt defterindeki tüm blokların değiştirilmesinin gerekliliği. Ayrıca tüm bu ekosisteme sadece izni olan kullanıcıların girebildiğini de göz önünde bulundurduğumuzda işlem ve bilgi güvenliğinin ne kadar güçlü ve yalın olduğunu görebiliriz.

Akıllı Kontratlar bu ekosistemin neresinde?

Bir parantez de Akıllı Kontrat (Smart Contract) konsepti için açalım. Akıllı kontratlar sistemdeki paydaşlar (alıcı — satıcı vb..) arasında kurgulanan sözleşmelerin blok zincirlerindeki kod satırlarına yazılması ile işleyen sözleşmeler. Kod sözleşme işletimini denetler, blockchain doğası gereği işlemler izlenebilir ve geri döndürülemez durumdadır. Akıllı sözleşmelerle, herhangi bir yasal otoriteye, merkezi bir sisteme ihtiyaç duymadan anonim kullanıcılar arasında güvenilir işlem ve anlaşmaların gerçekleştirilmesi sağlanır. Bu anlamda dijital dünyada özellikle finans, hukuk, sağlık, emlak sektörlerinde karşımıza çıkan tonlarca sözleşme ve süreç gelecekte bu kurgu üzerinde çalışabilecek. Doğal olarak bu yeni teknolojilere yönelik büyük çapta yasal uygulamaların henüz yürürlüğe konmamış olması, teknolojilerin henüz geliştirme aşamasında olması gibi nedenler akıllı kontratların yaygınlaşmasında en büyük engeller gibi görünüyor.

Her şeyin temeli yazılım

Biraz da yazılımcı gözüyle teknolojinin doğasına değinelim. Blok zincirlerini kodlamak için en uygun dil hangisi diye sorulduğunda açıkçası net bir cevap henüz yok. Asenkron kod işleme yöntemi nedeniyle javascript, bellek kontrolü, kapsülleme, polimorfizm gibi blok zinciri ile aynı özellikleri taşıması nedeniyle C++, popüler olan Ethereum altyapısını sağlayan ve akıllı kontratlar için de uygun Solidity ve .Net / Java tarzı yaygın diller son yılların yükselen değeri blok zinciri teknolojisi için sıklıkla kullanılan metodlar.

Biraz teknoloji, biraz kronolojik hikaye derken özetlemeye çalıştığım bu devrim bizi nereye götürecek bunu hep birlikte izleyeceğiz.

Yazar: Linktera Yönetici Ortağı Evren Coşkun

--

--