Bir Devrimcinin 1 Mayıs Güncesi
Gözde Naz Uysal, Tunç Abuzaroğlu, Murat Yıkılmaz
Binlerce insan 1 Mayıs Salı günü, temelini oluşturdukları toplumda, kendilerini daha görünür kılmak için alanlardaydı. Taleplerini duyurmak için alanlara gelen gruplardan biri de bünyesinde birçok sivil toplum örgütünü barındıran ve kendilerini devrimci hareket olarak ifade eden Birleşik Haziran Hareketi’ydi. Haziran Hareketi İzmir İl Yürütme Kurulu Üyesi Erkan Altuner’in ailecek alanlara gidiş serüvenine eşlik ettik
İşçi Bayramı birçok insan için tatili çağrıştırıyor olabilir ama işçiler 1 Mayıs’ta da güne mesai saatinde başlıyor. Erkan ve eşi Özlem Altuner, anneleri Muteber Hanım ve oğulları Devrim’le 1 Mayıs sabahında evlerinde buluşuyoruz. Altuner, 1 Mayıs etkinliklerine yıllardır ailecek katıldıklarını söylüyor: “Devrim doğmadan önce İzmir’den Taksim’deki 1 Mayıs etkinliklerine katılmaya gidiyorduk. Şimdi hep beraber oraya gitmek zor oluyor ama Devrim yine de bizimle her 1 Mayıs’a katılıyor. Çünkü yaşı kaç olursa olsun, ileride yaşayacağı dünya ve ülkenin bilincinde büyümesini istiyoruz.”
Devrim’in her yıl babası ve annesinin yardımlarıyla alanlarda elinde taşımak için döviz hazırladığını öğreniyoruz. Bizi kırmayıp bu sene de birlikte hazırlamayı kabul ediyor. Devrim, bu sene 1 Mayıs’tan tüm kreş arkadaşları ve dünya için sevgi diliyor.
Saat 09:00’da hep beraber evden çıkıyoruz. Yarım saatlik, Devrim’in enerjisini yollarda attığı bir yürüyüşten sonra hep beraber Karşıyaka İzban İstasyonu’nda bekleyen Haziran Hareketi üyeleriyle buluşuyoruz. Dövizler ve pankartları sokağa dizdikten sonra şarkılar, marşlar, günün anlam ve önemine uygun sohbetlerle diğer üyelerin de bize katılmasını bekliyoruz. Biz de bu arada Altuner’e Türkiye’deki işçilerin en önemli problemlerinin neler olduğunu soruyoruz:
“Türkiye nüfusunun önemli bir kısmı, ister çöpçü olsun ister doktor, emeğini satarak geçiniyor. Emeğini satanlar olarak temel problemimiz makasın çok açık olması. Nüfusun önemli bir kısmı hayatını zorluklar içerisinde geçirirken, diğer kısmı büyük bir refah içinde yaşıyor. Bizim derdimiz bu makası daraltıp, insanların daha iyi bir hayat sürmesinin mümkün olduğunu göstermek.”
Gündemde Diktatörlük ve İslami Faşizm Var
Altuner, Haziran Hareketi adına bu yılki 1 Mayıs taleplerini şöyle sıralıyor:
“Her 1 Mayıs’ın kendine özgü bir teması olur. Kuşkusuz bu yıl diktatörlük ve İslami faşizm gündemimizin başında geliyor. Bu sene bir de seçim gündemi ve koşar adım seçime giden bir siyasi iktidar var. Birleşik Haziran Hareketi’nin taleplerinden bir tanesi de 24 Haziran’da yapılacak seçimlerde tek adam diktatörlüğüne ve İslami faşizme karşı halkın bir araya gelmesi.”
Her 1 Mayıs’taki temel taleplerini de tekrar hatırlatan Altuner, işçilerin daha fazla hak, ücret ve sosyal imkanlardan faydalanabilmesini istediklerini söylüyor. İşçilerin, daha insana yakışır hayatlar sürebilmelerinin, sosyal adalet ve sosyal eşitlik sağlanabilmesi için taleplerini bu yıl da sıralıyor.
1 Mayıs’ta Çalışanlar da Destek Verdi
Haziran Hareketi’yle birlikte Karşıyaka Çarşı’nın bir ucundan diğer ucuna doğru vapura binmek için kortejde yürüyoruz. Erkan Bey’in başlattığı, grubun takip ettiği ve Çarşı’yı inleten sloganlar şöyle: “Yaşasın 1 Mayıs”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Yaşasın halkların kardeşliği”.
1 Mayıs’ta kepenk açan Çarşı esnafı ve dükkan çalışanları da korteje alkışlarla destek veriyor. Belediye’de temizlik çalışanı olduğu için bizimle konuşmak istemeyen 1 Mayıs çalışanı ise korteje Çarşı boyunca eşlik ediyor. Çarşı’nın alt başında polis birlikleriyle karşılaşıyoruz. Burada da atılan sloganların ardından Karşıyaka İskele’de halay çekip, marşlar ve şarkılar söyleyen bir kalabalıkla buluşuyoruz. O gün farklı parti, sivil toplum örgütü, sendika ve gruplara bağlı tüm üyelerin kendi ilçelerinde hep beraber toplanarak alanlara geleceğini öğreniyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Türkiye Komünist Partisi, Belediye-İş Sendikası, Halkevleri, Liseli Genç Umutçu Kadınlar ve İsyan Sokak Dayanışması gibi bir çok gruptan insandan oluşan kalabalığa katılarak Pasaport Vapuru’na ücretsiz biniyoruz. Altuner, iskele görevlilerinin ücretsiz geçişe izin vermesine ilişkin, “Kurban Bayramı’nda nasıl vatandaş ücretsiz ulaşım sağlıyorsa, İşçi Bayramı’nda da bu durum çok doğal” diyor.
Arama noktalarında uzun kuyruklar oluştu
Marşlar ve şarkılar eşliğinde bir vapur seyahatinin ardından Pasaport İskelesi’nde hep beraber iniyoruz. İlk arama noktalarından biriyle bu İskele’nin kapısında karşılaşıyoruz. Sol tarafta kadınların sadece çantaları kadın polislerce aranırken, sağ tarafta erkekler erkek polisler tarafından elle aranıyor. Kadınların tarafında uzun kuyruklara neden olan aramalar vatandaşların gerilmesine neden olurken, görevli polis memurunun “Bizim işimiz sizi korumak” dediğini duyuyoruz. Sıra yüzünden korteje geç kalan CHP Gençlik Kolları üyesi kadınlar, aramayı hızlandırmak için erkek polisler tarafından aranmayı talep etseler de işe yaramıyor. Arama sonrasında biz de Birleşik Haziran Hareketi ile birlikte kalabalığın arasına karışıyoruz.
