Her hikaye anlatıcısının hazır olması gereken gerçek; sırlarınızı dökmeye hazır olun!

Şerif Beganovic
Mefhum
Published in
3 min readNov 29, 2020

Her hikaye anlatıcısı istemeden de olsa kendi ruhunun ve zihninin derinliklerine götürür bizi, biz de bu yazıda hikaye anlatıcılarını anlattıklarından tanıyıp kendi anlattığımız hikayelerde nasıl aşırıya kaçmayacağımızı bulmaya çalışacağız. Gelin bir tavşan deliğine daha inelim.

İnanır mısınız bilmiyorum ama günlük hayatında her fırsatı hikaye anlatma sanatını anlamaya çalışarak geçiren biriyim. Kendim de bir hikaye anlatıcısıyım. Yazdığım hikayeler, çizdiğim çizgi romanlar, çektiğim filmlerin hepsi benim için ayrı özeller. Bir hikaye anlatıcısı olarak bir hikayeyi kaliteli yapan en önemli şeyin samimiyet olduğuna inanırım. Samimi olmayan bir hikaye kendi dünyasına çekemez insanı. Eğer bir hikaye kendisine çekemez ise büyük bir ihtimal ile başarısız olmuştur. Fakat samimiyet’in hikaye anlatıcılığında sıkıntılı bir yönü var; hikaye anlatıcılığında samimiyet tek taraflı (çoğunlukla).

Bir taraf anlatır diğer taraf dinler, bu sebeple de samimiyetin gereksinimi olan paylaşım tek taraflı kalır. Bu anlatıcının kendisini zayıf hissetmesine neden olabilir çünkü çoğu zaman anlattıklarımız tanımadığımız kişilere ulaşır ve bu kişilerin kendimizi açtığımız yönlerimizi suistimal etmesi gayet gerçek bir ihtimaldir. Bu sebeple hikaye anlatıcılarında bir tedirginlik olur ve kendilerini açmazlar açmayınca da hikaye samimiyetten yoksun olur ve başarısızlığa doğru yola çıkar.

Peki bunun çözümü nedir? Hem kendimizi korumak hem de samimi hikayeler anlatmak için ne yapmalıyız? Dengeyi yakalamak hiç kolay değil. Peki dengeyi nasıl yakalarız? Benim bu konu hakkında kendim kullandığım 3 kuralım var.

Birinci kural: Kendinizi açtığınız konular anlattığınız hikayenin ve temasının dışına çıkmayacak. Böylece samimiyet korunur ve kendi düşüncelerinizi sınırlı bir alanda paylaşıp paylaşımlarınızı kontrol altına alabilirsiniz.

İkinci kural: Semboller kullanın. Anlaşılması kolay olmayan semboller yoruma açık olduğu için suistimal edilmeye çok müsait değillerdir. Böylece hem hikayeniz derinlik kazanır hem de samimiyetiniz kontrollü bir seviyede ve kornumuş olur.

Üçüncü kural: Düşüncelerinizi karakterlere dağıtın. Böylece temanın yükünü bir karakterden almış olacaksınız ve bu da temayı daha düzgün bir şekilde işlemenize neden olacak. Temanın düzgün işlenmesi de hikayenin kalitesinin korunması demek. Hem temanın karakterlere dağıtılmış olması insanların sizi hikayeleriniz üzerinden zayıf yönlerinizi bulmasını zorlaştırır çünkü “siz” bir karakter olmaktan çıkarsınız ve hikayenin ta kendisi olursunuz bu da okurların aklına kolay kolay gelmez.

Açıkçası son kuralı çok gerekli görmesem de bu kuralların benim için işe yaradığını söyleyebilirim.

Kaliteli bir hikaye anlatıcısı cesurdur ve sırlarını dökmekten korkmaz. Bu zehirli bir samimiyete neden olur ve her hikaye anlatıcısı bunu istemeyebilir. üstte yazdığım kurallar da böyle durumlar için zaten. Peki bir hikaye anlatıcısını hikayeleri üzerinden nasıl tanırız?

Tek kelime: tema! Bu yazıda temadan çok bahsettik çünkü tema çoğu zaman bir hikayenin temelidir. Bir hikaye anlatıcısı bir temayı işliyorsa bu temanın aklını kurcaladığından emin olabiliriz. Bir insanın aklını nelerin kurcaladığını bilirsek onu tanımaya yaklaşmışız demektir.

Peki bir hikaye anlatıcısını tanımak bize ne katar? Bu bilgi ile ne yapabiliriz? Bir hikaye anlatıcısını tanımak demek; anlatıcının ortaya koyduğu samimiyete katkıda bulunmak demektir. hikayeyi basit bir monologdan çok daha fazlası yapma potansiyeline sahiptir. Samimiyete ekler ve hikayenin kalitesine kalite katar. Kısacası hikayeyi daha değerli hale getirir ve sadece hikayede kaybolmak isteyen dinleyicilere önerdiğim bir fiildir.

Hikayelerden zevk almak mı istiyorsunuz? Hikayeyi anlatanları araştırın, ne hakkında yazmışlar, neler söylemişler, neye nasıl tepki vermişler… Sonra da hikayelerini müşahade edin. Farkı siz de fark edeceksiniz.

Hikayeleri anlatanları anlamak bazen anlattıklarını anlamaktan daha önemlidir. Anladığınızı doğru anlamanız, anlattığınızı doğru anlatmanız ve bir sonraki hikayede buluşmak dileğiyle…

Haris Şerif Bahadır/Beganovic

--

--

Şerif Beganovic
Mefhum
Writer for

Hikayeleri inceleyen ve 7/24 film izleyen ayaklı Boşnak böreği…