Laboratuvar Güvenliği ama Bol Su ile!

Yağız Yılmaz
Not Tutuyoruz
Published in
2 min readOct 14, 2021
Photo by Alex Kondratiev on Unsplash

Selamlar! Üniversite vesaire derken şaka maka yüz yüze eğitime başladık. Covid-19 illeti yüzünden okul yüzü görmeyi özlemişiz. Analitik Kimya Laboratuvarı’nda “Laboratuvar Güvenliği” konusunda quiz olduk, size de ufak ufak anlatayım istedim.

Laboratuvar analizlerinde; analizi yapan kişinin temiz, düzenli ve dikkatli olması şart. Bu üçlüye dikkat etmemizin önemi ise yapacağımız analizde hata olmamasını, güvenliği sağlamamızı ve süreden tasarruf edebilmemizi sağlaması. Matematiğin muhteşem üçlemesi üçgende iken sanırım laboratuvar güvenliğinin muhteşem üçlemesi ise bunlar.

Lab notlarını okurken fark ettim ki en önemli kurtarıcı kaynağı su. Gerçekten öyle. Asit-baz ikilisinin oluşturduğu yanıklarda ilk müdahale bol su ile oluyor. Bol su ilavesiyle yıkanması cildin durumu açısından önemli. Asitlerde su sonrası doymuş sodyum bikarbonat çözeltisi ile yıkamamız önemli iken, bazlarda ise su sonrası %1'lik asetik asit çözeltisi ile yıkamamız gerekiyor. Ne güzel değil mi ya, bileşiklerin ismi bile gıcık. Ben de uyuz olmuyor değilim bazen 😀

Göz temaslarında ise tıbbi yardımın gerekliliği kesin bir durum. aynı şekilde ilk müdahalede göz kapağı açılarak bol su ile yıkanır. Yine devamında eğer asitse %1'lik sodyum bikarbonat, baz ise %1'lik borik asit ile yıkanır. İlk okuduğumda göze asit mi dökülür gibisine düşünsem de biraz bakıp araştırınca fark ettim ki borik asit göz damlalarında kullanılıyormuş.

Herkesin aslında tahmin edebileceği, belki de meraklıların yapabileceği bir hata türü var laboratuvarda. Hiçbir şey kesinlikle ağza alınmaz, solunamaz. Bir kimyasalın tadına bakmak veya solumak, ölümünüze bile sebebiyet verebilir. Özellikle asit ve baz gibi maddelerle çalışırken yalın el kullanmak çok tehlikeli bir olaydır. Zaten laboratuvara önlüksüz ve eldivensiz girmek mümkün değildir.

Biraz alakasız olacak ama dikkatimi çok cezbeden bir şey gördüm. Bazı kimyasalları bir arada tutmak parlayıcı/patlayıcı etkilere sebep olabilir. Asit buharı, zehirli gazlar gibi tehlikeler de oluşabilir. İşte bunlardan oluşan koskoca bir liste var. O listede şöyle bir kimyasal sıralaması var: Asetilen — Klor, Brom, Flor, Bakır, Gümüş, Civa. Görüyorsunuz ki asetilen neredeyse tüm halojenler ile beraber çok tehlikeli. Moleküler yapısıyla nasıl bir bağlantı var henüz araştırmadım ama halojenik yapıyla bir bağlantısı olduğunu görmek zor değil gibi ne dersiniz?

- Yağız Yılmaz

--

--

Yağız Yılmaz
Not Tutuyoruz

Dizi/film; kitap/makale ne ararsanız var! İlgi duyduğum her şey hakkında elimden geldiğince yazmaya gayret ediyorum :)