Potansiyeli Yüksek Bölüm: Bilgisayar Mühendisliği

Mustafa Naci Şafak
Not Tutuyoruz
Published in
4 min readApr 30, 2022

“Bilgisayar dünyasına hoş geldiniz.”

Bilgisayar dünyasına adım atmak üzere misiniz? Ya da adım atıp atmamak konusunda aklında hala sorular bulunan biri misiniz? Eğer onlardan biriyseniz bu başlığın sizde biraz ilgi uyandırdığını düşünüyorum. Öğrenci olarak henüz uzun bir yolun başındayız. Bu uzun yolculuk gerçekten size göre mi? Yoksa günümüz şartlarının ve gelecek kaygısının sert rüzgarında savrulurken kendinizi bu bölümün kapılarında bulmak üzere misiniz? Bunu ayırt etmenizde yardımcı olabilmek için bilgi ve fikirlerimi sizlere aktarmaya çalışacağım. Bugün benim de bölümüm olan Bilgisayar/Yazılım Mühendisliği hakkında yazacağım.

Kısaca Üniversiteye Yerleşme Sürecim

Ben Marmara Üniversitesi, Bilgisayar Mühendisliği 1.sınıf öğrencisiyim. Bölüm tercihlerim sınav öncesi ve sonrası birçok kez değişti. Açıkçası en başta aklımda Bilgisayar Mühendisliği okumak düşüncesi yoktu. Havacılığa olan ilgimden dolayı Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümü düşünüyordum fakat istediğim üniversite için yeterli sıralamayı yapamadım. Sonra o süreçte araştırmalarımla Fizik bölümünde kesin karar kıldım. Bilgisayar benim için B planıydı diyebilirim. Tercihlerde de beklediğim gibi gelmeyince kendimi mevcut üniversite ve bölümümde buldum. Üniversiteye başlamadan önce kodlama ve bilgisayarla fazla içli dışlı değildim ancak araştırmalarımın da etkisiyle havacılığın yazılım tarafında bulunabilme düşüncesi bana çok cazip geldi. Bu bölümü yazmamdaki en büyük etkenlerden birisi buydu diyebilirim.

Muhtemel Birinci Sınıf Senaryosu

Tüm mühendisliklerde olduğu gibi bilgisayar bölümünde de ilk sene temel dersler ağırlıklı bir müfredatla karşılaşıyorsunuz. Her üniversitenin müfredatı ve programında küçük değişiklikler olsa da büyük oranda birbirine benzer oluyor. Zorunlu olan temel derslerin yanında 1–2 tane de Bilgisayar Mühendisliğine Giriş veya Programlamaya Giriş gibi sizi bölüme hazırlayan dersler bulunuyor. Bizde de bu şekilde oldu ve programlama dünyasına Java ile giriş yaptık. Neredeyse herkesin en zorlandığı ve en çok uğraştığı derslerden birisi olsa da ben bölümümde programlama dersini sevmeyen biriyle karşılaşmadım. Bu bahsettiğim zorlanmayı dersi geçme ve sınavlar açısından demiyorum, sınavlardan katbekat zor olan ödevler açısından diyorum. Arkadaşlarımdan gözlemlediğim kadarıyla ve ilk dönem kendimden bildiğim kadarıyla da dönem boyunca en çok vakit ayırdığımız nokta bu oluyor. Bilgisayara karşı bir antipatiniz yoksa bu dersten ve zorluktan zevk alacağınızı düşünüyorum.

Temel Dersler ve Analitik Düşünme

Bir sayısal öğrencisiyseniz temel derslerden kaçma gibi bir şansınız birkaç bölüm haricinde neredeyse yok diyebiliriz. Hal böyle olsa da temel dersleri geçiyim ve kurtulayım gibi bir düşünceye sahip öğrenci sayısı çok fazla diyebilirim. Sizin de böyle bir düşünceniz varsa bir kez daha bu düşüncenizin doğruluğunu mantıksal çerçevede değerlendirmenizi öneririm. Çünkü temel dersler düşündüğünüz gibi önemsenmeyecek bir şey değil. Özellikle ileri derecede Matematik bilginiz olmayınca, her ne kadar maddi olarak tatmin olduğunuz bir noktaya ulaşma şansınız olsa da manevi olarak tatmin olacağınız bir noktaya ulaşma şansınız çok az. “Benim herhangi bir konuda çok derinleşmek gibi bir düşüncem yok, istediğim parayı kazanmak ve yazılım sektöründe önde gelen birisi olmak benim için kafidir.” diyorsanız bu sizin için çok büyük bir engel olmayabilir. Sektörde böyle birçok insan var. Ancak, durum ve idealleriniz ne olursa olsun yine de temel derslerin çok önemsenmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü kariyer olarak harika bir yerde olan kiminle konuştuysam ve kimi dinlediysem hepsinin tüm mühendislerde olması gerektiğini savunduğu en önemli şey: Analitik Düşünme.

Analitik Düşünme Becerisi Kişiye Ne Kazandırır?

  • En temele inersek, okul derslerini kolay kavrayarak başarılı olmamızı sağlayan yeteneklerimizden birinin analitik düşünme becerisi olduğunu söyleyebiliriz.
  • Analitik düşünme becerisi gelişmiş kişiler sorgulayıcıdır ve araştırmaya yatkındır. Toplumsal olarak doğruluğu kabul görmüş (belki de yanlış olan) bilgileri dahi sorgulamaktan çekinmezler. Bu sayede doğrunun yer, zaman, duruma göre değişkenlik gösterebileceğini görürler ve içinde bulundukları şartlara göre en doğru kararları verirler.
  • Bir bilginin veya davranış biçiminin doğruluğuna kanaat getirmenin en iyi yolu analitik düşünme yapısıyla sorgulamaktır. Aksi durumda bağnazlık, ezbercilik ve benzeri tehditler söz konusudur. Sorgulama ve araştırma becerisine sahip olmayan toplulukların soyut kavramları doğru yorumlama işlevi de zayıftır.
  • Analitik düşünme becerisi, hayatımızda karşılaştığımız problemlere karşı sağlıklı çözümler geliştirmemize de olanak verir. Problemin çıkış noktası, sebepleri, doğurduğu sonuçlar, çözüm önerileri, çözüm yolları, arzulanan sonuçlar gibi probleme dair alt başlıklar tek tek değerlendirildiğinde problemin ortadan kaldırılma olasılığı artar.
  • Analitik düşünme becerisine sahip olmak, özellikle iş ilanlarında sık sık kendini gösteren bir maddedir. Tıpkı sosyal yaşantımızda olduğu gibi iş hayatımız da eleştirel ve çözüm odaklı düşünmeyi gerektirir. Mesela, iyi yöneticilerin analitik düşünme becerileri de iyidir.

Özetlemek Gerekirse:

Analitik düşünme becerisi: Bireyin aklını doğru kullanabilme ve buna bağlı olarak okul, iş, sosyal yaşamında başarılı olabilmesini sağlayan önemli bir beceridir.

Analitik Düşünme ve Matematik

Matematik, yapı gereği bizzat analitik düşünme ile alakalıdır. Matematik işlemlerinde tümden gelim ve sonuçları birleştirerek tüme varım söz konusudur. Bu yüzden matematik problemleri çözmek analitik düşünme ve kavrama yeteneğimizi geliştirir.

--

--