Göç Mevsimi

Ömrüm kuşların göç mevsimine gelmiş. Konar göçer halkların atlarının dört nala koştuğu yollara serpilmiş.. Varsın gök varsın su bilmişler beni, bir yerde çınar bir yerde vaha olmuşum besbelli.. Durağı olmuşum göçebenin, kuşun, köpeğin ve kurdun. Tuttuğu yurdun yıldızı, semasının bulutu.. Yaylağının kışlağının vardır elbet bir ortak noktası.. Anadoluyum, Asyayım, Avrupayım, Afrikayım, 7 kıtaya yayılmış bir toprağım.. Denizlerle kuşanan çehrem besler neşemi, yeri gelir hüsranı sallarım koynumda, hüzün olur hasadı sonbaharımın yeri gelir afeti devran sarar dört yanımı, şimdi ölüm yarın doğum olur üzerimde.. Ben yeryüzü, ve gebeyim yaşama aynı zamanda da ölüme.. Şişkinim çokça; bir tarafım zehir zemberek acı bir tarafım bahar çiçeklerini takınmakta.

Aslında yeter bereketim tüm hayvanata.. Usul usul beslerim üzerimdeki varlığı, tabii doymak varsa hesapta.. Ben toprağım belki ama yüzümün karası sinemdeki acıların katran renginden. Yoksa sinemden kara değildir içimde açan bahar, bir bakmışsın rengarenk çiçekler katran karası dallardan çıkar..

#mayıs’21

Hanife Türksayar

--

--