Dijital Dönüşmeden Önce DÖNÜŞÜN!
Teorik olarak organizasyonda güç ve güç kaynakları birçok sınıfa ayrılır. Fakat pratikte bilgi kimde ise güç ondadır. Bilginin günümüzdeki en temel kaynağı ise verilerdir. Verilerin saklanması ve işlenebilirliği için en etkili silahımız olan teknolojinin günden güne hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldiğini düşünürsek; yavaş yavaş iş yapış biçimlerimizin ve alışkanlıklarımızın da değiştiğini, değişirken yeni kavramlar ve sorunlarla da karşılaşıldığını söyleyebiliriz.
Avusturyalı yazar ve yönetim bilimci Peter F. Drucker, ‘Geleceğin Toplumunda Yönetim’ kitabında günümüz bilgi teknolojilerinden şu sözlerle bahsediyor: “Enformasyon teknolojisi, Gelecek Toplumuna hakim olmayacağı gibi ona şekil de vermeyecektir. Gelecek Toplumunun ana özelliği, yeni kurum ve yeni kuramlar, ideolojiler ve sorunlar olacaktır.”
Organizasyonlar da hayatta kalabilmek ve başarılı olabilmek için kendisini bir değişim temsilcisi haline dönüştürmek zorunda hissetmektedir. Şu sıralar sıkça duyduğunuz “Dijital Dönüşüm” kavramı tam da bu ihtiyacı karşılamak üzere hayatımıza girmiştir.
Peki bu etkili ve büyük değeri kaç şirket gerçekten özümsedi?
Endüstri 4.0 ‘ın hayatımıza girmesi ile kafalarda tek bir soru yer etmeye başladı: İnsan gücü ne olacak?
Biz bu sorunun cevabını ararken; teknolojik gelişmeler denince akla ilk gelen ülkelerden biri olan Çin’ de, Endüstri 4.0 ile beraber hali hazırda 3 vardiyanın 1’i “Karanlık Vardiya” olarak çalışmaya başladı bile. İnsan gücünden tamamen sıyrılmış ve robotik sistemlerin işlediği bu Karanlık Vardiyaların bir iki yıla kadar 2/3 olacağı konuşuluyor.
Dünyada bu gelişmeler olurken, insanlarında dönüşüme yani geleceğe hazır hale gelmesi gerekmektedir. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki; insanlar yapay zekanın daha fazla yer alacağı gelecekte 2’ye ayrılacaklar: 1) Dijital okuryazarlığı yüksek ve makineleri yönetebilen insanlar, 2) dijital okuryazarlığı olmayan ve makinelerin yönetebildiği insanlar.
Eğer dijital okur yazarlığı gelişmiş insanlardan ve süreçleri verimli hale gelmiş kurumlardan olmak istiyorsanız; işe alımdan başlanarak “Dijital Dönüşüm” bilincinin oluşturulması ve doğru süreç sahipleri ile çalışılmasının sağlanması gerekmektedir. Burada İnsan Kaynakları ‘nın ve Yönetim desteğinin alınması en önemli kilometre taşıdır. Dijital dönüşüm yolcuğuna çıkmak isteyenlerin bu aşamayı geçtikten sonra ölçme, izleme ve sürekli iyileştirme aşamaları ile devam etmesi gerekir. Sürekli iyileştirilen bir düzenin sonu olmayacağı gibi dijital dönüşümün de sonu olmayacaktır.
Her yıl düzenlenen Teknoloji Zirvesi’ nin geçtiğimiz yıl ki etkinliğinde tanıştığım bir CDO, dijital dönüşüm ile ilgili deneyimlerini aktarırken kısaca şu üç kelimeyi söyledi: “Dijital dönüşmeyin, dönüşün”. Dile kolay söylenen bu 3 kelimeden fazla anlam çıkaramazsınız. Fakat deneyimledikçe anlam kazanır ki: Dönüşüm ilk önce insan ve süreçlerden başlar, daha sonra dijitalleşir.
