Gerçek Ötesi Gerçeklik: Metaverse Nedir?

Papara
papara
Published in
4 min readDec 17, 2021

Son birkaç yıldır Silikon Vadisi’ni kasıp kavuran metaverse ya da Türkçe anlamıyla öte evren, Facebook’un fütüristik büyüme ve dönüşüm hedeflerini açıkladığı video ile internet erişimi olan hemen hemen herkesin az çok bilgi sahibi olduğu bir kavrama dönüştü. Facebook, yeni adı “Meta” ile tekrar markalaşırken internetin ve sosyalleşmenin geleceği olarak gördüğü meta evren projesine büyük bir kaynak ayırdığını açıkladı. Hayal edildiği şekilde çalışması için daha zamana ihtiyacı olan projenin ilk versiyonları, kullanıcıların keşfine açıldı bile. Tabii ki Facebook, yani Meta, bu projenin tek geliştiricisi olmayacak. Hem sektör partnerlerinin hem de geçtiğimiz sene toplamda elli milyon dolarlık fonla desteklenen eğitim kuruluşları ve teknoloji girişimlerinin meta’nın sanal gerçeklik evrenlerine ya da başkalarına katkıları olacak. Projenin arzu edilen noktaya gelmesi için optik, üç boyutlu modelleme, makine görüntüsü gibi alanlardaki gelişmelerin çok daha yaygın hâle gelmesi gerekiyor. Web 3.0’ın da büyük bölümünü kapsayacağı düşünülen metaverse’ün, aynı zamanda kullanıcılara fiziksel dünyadan taşınacak ve sanal evrenlerde inşa edilecek dev bir ekonomik sisteme katılmalarına da olanak vermesi öngörülüyor.

Metaverse nasıl çalışacak?

Peki, metaverse nasıl çalışacak ya da en azından bizleri bekleyen bu yeni dünyada neler olması planlanıyor? Kısa ama açıklayıcı olmayan cevap; her şeyi. Zuckerberg bu dönüşüme “all-day immersive” (tüm günü içine alan) teknolojiler adını veriyor. Kişinin, bulunduğu fiziksel ortamı, sanal ortama entegre ederek yirmi dört saat boyunca içinde var olabileceği bir ortam olarak öngörüyor. Metaverse’te çok boyutlu eğitim programları, içine dahil olunabilecek belgeseller, araştırma projeleri, video oyunları, partiler, sanatsal ve sosyal etkinlikler, toplanma alanları, çalışma ve profesyonel iş birliği alanları, doktorlar, mühendisler ve tamirciler için pratik becerilerini geliştirebilecekleri simülasyonlar ve sayısız başka alan ve deneyimin olması planlanıyor. Son kullanıcıların ise teleportasyon (ışınlanma) denen bir metotla sanal mekanlar arasında gezebilme imkanına, sanal bir şekilde de olsa erişebilecekleri öngörülüyor. Bu anlamda Metaverse için kısaca, Matrix’i andıran ve internet gezintisini en gerçekçi hâliyle yaşatmayı vadeden bir alternatif gerçeklik diyebiliriz. Metaverse ile örneğin bir çevrimiçi mağazaya gidebilir, beğendiğimiz kıyafetleri avatar üzerinde deneyebilir ve satın alabiliriz. Bunun örneklerini görmeye başladık bile. ABD’nin en büyük zincir marketlerinden Walmart’ın üzerinde çalıştığı metaverse alışveriş deneyimi, online market alışverişinin nasıl bir yöne evrileceğini etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor.

Aynı şeyin pek çok farklı sanal ya da gerçek ürün ve durum için de geçerli olması bekleniyor. İster Melbourne’da isterseniz de Malatya’da olun hiç farketmez, Milano’daki bir mağazadan bile kolayca alışveriş yapabilme özgürlüğü sunmak bu dünya hakkındaki en heyecan verici planlardan biri. Bir diğer yandan metaverse’te dünyanın diğer ucundaki bir üniversite sınıfına girip ders almak ve sınavlara girmek de mümkün olabilir. Bugüne kadarki örneklere baktığımızda, tüm bunları bize benzeyen ya da hiç alakası olmayan bir avatarla yapacağız gibi görünüyor.

Tabii ki metaverse’te sadece fiziksel bedelerimiz için değil, video oyunlarında olduğu gibi sanal bedenimiz için de alışveriş yapabilecek, avatarımızın stilini oluşturabileceğiz. Hatta meta evrenlerde arsa bile alabileceğiz. Şimdiden arsa ve arazi satışlarının da yapıldığını göz önünde bulundurursak, mülkiyet kavramına da alternatif bir gerçeklik getireceği ihtimaller arasında. Diğer yandan avatarlarımız platformlar arası geçerli olacak, zaman akışı da gerçek dünyaya adapte edilebilecek. Kısacası, süreklilik meta evrenlerde de olacak, platforma her girdiğimizde sıfırdan başlamayacağız.

Metaverse’ün sadece bir tüketim alanı değil, ayrıca sanal iş imkanlarının da oluştuğu bir alternatif gerçeklik evreni olması da beklentiler arasında. Meta evrenlerdeki “ikinci hayatlarımızda” bir işte çalışabilecek olmamız ve sanal üretimlerimizi satışa sunabilecek olmamız gerçekten heyecan verici.

Metaverse, finansal teknoloji şirketlerini nasıl etkileyecek?

Elbette böylesi devasa bir sistemin, bir alternatif evrenin, bir “ikinci yaşamın” kendi ekonomisinin olacağı öngörülüyor. Geleneksel ödeme yöntemlerinin meta evrenleri karşılayamayacağı ise apaçık ortada. Metaverse için düşünülen ödeme yöntemleri, bugün bildiğimiz FAST, havale, EFT ve hatta online ödeme yöntemlerinin gelişmişi olması bekleniyor. Örneğin bir NFT sanat müzayedesine katıldınız ve verdiğiniz fiyat teklifi kabul edildi. Ama meta cüzdanınızda yeterli para ve kredi yok. Bu evren için geliştirilmiş online ödeme biçimleri ile güvenli bir şekilde meta hesabınıza, oradan da satıcının hesabına para aktarabileceksiniz. Yakın zaman önce Protocol’de yayınlanan bir yazıya göre1, öngörüler metaverse ekonomisinin gerçek dünyanın finansal sarsıntılarından korunması için merkezi olmayan kripto para bazlı ekonomik modellere dayanabileceğini söylüyor. Metaverse ve FinTech endüstrisinin sunduğu doğurganlık ve hız sayesinde içerik üreticileri, yazarlar, sanatçılar ve inovasyon liderlerinin büyük şirketlere bağlı olmadan, ürünlerinin haklarını başka kuruluşlara devretmeden doğrudan ve daha fazla para kazanabilecekleri de beklentiler arasında.

Insider Intelligence’ta yayınlanan bir başka beklenti ve öngörü yazısına göre2, dijital para birimlerinin vadettiği stabilite ve blok zincirin vadettiği güven metaverse’ün ihtiyacı olan şey. FinTech çözümlerinin ayrıca iş ekosistemlerine hız kazandırması ve iş döngülerini daha verimli hale getirmesi beklenebilir. FinTech çözümlerinin fiziksel dünyayı dahi ele geçirdiği şu günlerde, böylesi ilerici bir fikrin var olanla yetineceğini düşünmek mümkün değil.

Papara, geleceğin kumanda odasında olmaya hazır

Papara’da finansı teknoloji ile dönüştürüp gelenekselciliği reddediyor; kendimizi bu heyecan verici geleceğe nasıl adapte edeceğimize dair sürekli yeni senaryolar üretiyoruz. Başarılı kuruluşlar, “Kendilerine bugünün pazarında değil, geleceğin dünyasında kalıcı bir yer arayanlardır.” mottosunu prensip edinerek şekillendirdiğimiz yol haritamız ile bugün 11 milyonu aşkın Paparalıyı yepyeni bir finans deneyimi ile tanıştırdık. Papara’da bugün kişinin banka hesabı olmasa bile başkasının IBAN’ına 7/24, ücretsiz para transferi yapabilmesine olanak tanıyoruz. İstanbulkart’a bakiye yükleme, faturama ödeme gibi işlemlerin saniyeler içinde yapılabilmesini sağlıyor; grup harcamalarını bölüştürmenin dijital ve kolay yolu olan bölüştür özelliğini sunuyoruz. Tüm bunlar Papara’daki hizmetlerden sadece birkaçı. Dünyanın her yerinde geçerli olan Papara Card’lar ile eşsiz bir harcama deneyimi yaşatırken, anında nakit kazandıran Cashback ile Paparalıların bütçesine destek oluyoruz.

Ayrıcalıklı bir finans deneyimi için Papara’da hesap oluşturmak ışık hızında üstelik ücretsiz. Saniyeler içinde Papara dünyasına katılmak için tıklayın.

--

--