İçerik Pazarlaması: Gelişmeler ve Yenilikler #8

TikTok’un “de-influencing” trendini duydunuz mu? Sosyal medya fenomenleri, çoğunlukla markalarla anlaşmalar yaparak ürün tanıtımları yapıyorlar. Bu konudaki eleştirilere muhtemelen denk gelmişsinizdir:

“Pazarladığınız ürünleri gerçekten kullanıyor musunuz?”, “Bu ürün gerçekten işe yarıyor mu yoksa reklam anlaşmanız gereği mi öneriyorsunuz?” ve çok daha fazlası.

Tüm bu eleştirilerin ışığında de-influencing kavramı, viral olan ürünlerin aslında fazla abartılmış olabileceklerini vurguluyor. Influencer pazarlama endüstrisinin giderek büyüyen etkisine rağmen böyle bir akım, insanların içeriklere yaklaşımıyla ilgili olabilir mi?

İçerik dünyası farklı bir yöne doğru evriliyor. Üretilen içerik sayısı arttıkça insanlar, faydalı, samimi ve gerçekten doğru bilgiyi veren içeriklere giderek daha fazla değer veriyor. İçerik pazarlamasındaki son eğilimleri takip etmek ve hedef kitleniz için bu yönde yararlı içerikler üretmek önem kazanıyor.

Doğru bildiklerimizin sürekli değiştiği içerik dünyasında yaşanan gelişmeleri ve faydalı bilgileri sizin için derledik.

Sağlık pazarı: iyi hissetmenin geleceği

McKinsey & Company’de yayımlanan çalışma, “wellness” pazarının trendlerini ve 1.5 trilyon dolarlık geleceğini inceliyor. Günümüzde tüketiciler, sağlıklı beslenmenin yanında, özellikle zindelik, fiziksel ve zihinsel sağlığı barındıran kapsamlı bir sağlıklı yaşam anlayışına yönelmiş durumda. Makalede tüketicilerin sağlıklı yaşama dair görüşlerinin olduğu anket oldukça önemli bilgiler barındırıyor. Buna göre:

• Sosyal sorumluluk sahibi olan tüketiciler, sürdürülebilir ve temiz/doğal içerikli markaları tercih ediyor ve bunun için fazla ödeme yapıyorlar.
• Tüketicilerin çoğunluğu, daha doğal ya da daha etkili takviyeler arasında seçim yapmak zorunda kalırlarsa, daha doğal olanı seçeceklerini söylüyorlar.

Sürdürülebilirlik, çevresel etki, sorumlu üretim ve tüketim gibi kavramların önem kazanması bu sonuçları doğrular nitelikte.

Bir diğer önemli trend ise “kişiselleştirme”. Kişisellik beklentisini karşılamak için ürünlerinize en çok ilgi duyabilecek tüketicileri hedeflemek ve bu tüketicilere göre uyarlanmış mesajlar ve hikaye anlatımıyla kişiselleştirilmiş içerikler sunmak gerekiyor.

Öte yandan, influencer’lar etkilerini hala korurken, bu oran gelecek yıllarda azalabilir. Ankete göre, örneğin Birleşik Krallık’ta influencer etkisi azalıyor gibi görünüyor.

Artık zihinsel ve fiziksel sağlığın bir bütün olarak düşünüldüğü ve büyük bir pazara dönüştüğü bir gerçek. İçerik üretenler ve markalar, tüketicilerin trendlerine yönelik pazarlama çalışmaları yaparak bu pazarda pay sahibi olabilir. Sorumluluk sahibi olan markaların rekabette öne geçmesi muhtemel ve bunu vurgulayan içerik pazarlama stratejileri öncelik kazanıyor.

İçeriğinizin tıklama almasına yardımcı olacak meta açıklaması ipuçları

Content Marketing Institute’te yayımlanan yazıda Ann Gynn, içeriğinizin tıklama almasına yardımcı olacak beş meta açıklama ipucu derlemiş. Detaylara geçmeden önce, önceki bültenlerimizde meta açıklamasını nasıl tanımladığımıza bakalım:

“Meta açıklaması, bir sayfadaki içeriği özetleyen ve yaklaşık 160 karakter uzunluğunda olabilen bir HTML özelliğidir. Arama motorlarında sonuçlar okurun önüne listelendiğinde, meta açıklamalar tıklama oranını büyük ölçüde etkiler.”

Ann Gynn, tıklama almanıza yardımcı olabilecek beş meta açıklama ipucu şöyle sıralıyor:

• Arama yapanı düşünün: Biri neden bu içeriği arar? Meta açıklamanızın, hedeflenen araştırmacının amacına uygun olduğundan emin olun. Burada anahtar kelimeler de önem kazanıyor. Hedef arama kitlenizi daha yakından tanımanızı sağlarlar.
• Anahtar kelimeleri ekleyin: Başlığınızda geçiyor olsa bile meta açıklamanızda da anahtar kelimeleri geçirin. Evet, aynı kelimeleri tekrar etmekten kaçınmamız gerekiyor ancak meta açıklama akışla değil tıklama sağlamak ile ilgili bir şey. O nedenle burada biraz tekrarın zararı olmaz.
• Sadece cevabı vermeyin: Tek amacınız arama yapanı cevaplamaksa, doğrudan yanıtlayın — ancak bu daha az tıklamaya neden olur. Daha fazla tıklama istiyorsanız cevaptan daha fazlasını ekleyin: merak uyandırın. Çoğu zaman hem bir yanıt vermek hem de daha fazlasını okumaları için ilgilerini çekmek yararlı olur.
• Şirket adını meta açıklamaya eklemeyi düşünün: Şirketiniz, sektörünüzde yeterli marka bilinirliğine sahipse, adını meta açıklamada (veya başlıkta) kullanın. Diğer sonuçların sağlayamayacağı bir güvenilirlik sağlar. Ancak eğer şirket adı uzunsa meta açıklamanın sonuna ekleyebilirsiniz.
• Kolay okunur yazın: Meta açıklamasının kolay okunur ve anlaşılır olması gerekir. Arama yapan okurlar genelde sayfayı hızlıca tararlar, noktalama işaretlerini doğru kullanarak ve pasif ifadelerden kaçınarak kolay okunur bir meta açıklaması yazabilirsiniz.

PUN Content olarak işletmelere değer katan, faydalı ve okur odaklı içerikler üretiyoruz. Hedef kitlenize ulaşmak için bugün bizimle iletişime geçin.

SEO için dahili bağlantı “internal link”

Yoast SEO, dahili bağlantıyı şu şekilde tanımlıyor: “Dahili bağlantı, web sitenizdeki bir sayfadan web sitenizdeki başka bir sayfaya verilen herhangi bir bağlantıdır. Hem kullanıcılarınız hem de arama motorları, web sitenizdeki içeriği bulmak için bağlantıları kullanır. ”

Google, web sitenizdeki içeriği keşfetmek ve bu içeriği arama sonuçlarında sıralamak için bağlantıları takip eder. Bu nedenle örneğin, içeriğinize ekleyeceğiniz bağlamsal bağlantılar SEO açısından oldukça önemli çünkü bir sayfa ne kadar çok bağlantı alırsa arama motorlarına o kadar önemli ve yüksek değerli görünür.

Emek harcadığımız içeriğin “sahipsiz içerik” olmasını istemeyiz değil mi? Sahipsiz içerik, web sitenizdeki, onlara işaret eden dahili bağlantıları olmayan sayfalardır. Bir dahili bağlantı olmadan arama motorları bunları bulup dizine ekleyemez. Bundan kaçınmak ve SEO için dahili bağlantı stratejiniz olmalı. Stratejinizi oluştururken dikkat etmeniz gereken noktalardan birkaçı:

• Siteniz için ideal yapıyı belirleyin: Web sitenizi bir piramit olarak hayal edin ve en üstte ana sayfanız olacak şekilde kategorileri sıralayın.
• En iyi, en önemli içeriğinizi belirleyin: Bu içeriği Google’ın da bilmesi için birçok kez bağlantı ile bu içeriğe yönlendirmeniz gerekir.
• Bağlamsal bağlantılar ekleyin: Bir konuyla ilgili çeşitli blog yazıları yazdığınızda onları birbirleriyle ilişkilendirin.
• İlgili gönderi bölümü ekleyin: Bu sayede yazılarınızı daha fazla kişiye ulaştırabilirsiniz.
• En son gönderinize bağlantılar verin: Bir gönderi yayımladıktan sonra, sitenizdeki diğer içeriklerden (elbette ilgili olanlar) bu yeni gönderiye bağlantı verin.

Söz konusu içerik pazarlaması olduğunda, hedef kitlenize hitap eden ve bilgilendirici içerikler üretmek büyük önem kazanır. Sektördeki yeni gelişmeler de gösteriyor ki insanlar samimi içeriklere değer veriyor ve önemsiyor. Yeni gelişmeleri takip etmek, her geçen gün değişen yönelimlerin farkında olmak içerik oluştururken başarıyı yakalamanızı sağlar.

PUN Content olarak içerik pazarlamanızda size nasıl yardımcı olabileceğimizi görmek için hizmetlerimizi inceleyebilirsiniz. Görünürlük kazanmak, markanızı hedef kitlenizle buluşturmak ya da soru işaretlerinizi gidermek için bize yazın.