BEKLENEN GÖRÜŞME…

Pusula TV
pusulatv
Published in
2 min readMar 16, 2015

Sonunda oldu…

Beklenen buluşma geçtiğimiz hafta ortasında gerçekleşti. Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaklaşık 2 saat boyunca”, uygulamakta olduğu “faiz politikası”na ve “Türk Lirası’nın değeri” konusuna nasıl baktığını anlattı. Bunu da yaklaşık 130 sayfalık bir sunumla yaptı. Brifingin ardından dateylı bir basın açıklaması yapılmadı. Ancak, daha sonra. Merkez Bankası’nın internet sitesine, yapılan 130 sayfalık sunum koyulunca kafalarda, Başçı’nın sunumu konusunda bir fikir oluştu….

Buna göre, sunumda “Cumhurbaşkanıyla Merkez Bankası Başkanı” arasında yaşanan “faiz tartışması”yla ilgili olarak dört madde sıralanıyordu. Buna göre, “Piyasa faizlerini düşürmenin yolu” başlıklı tabloda 4 madde yeralmıştı:

1) İstikrar ve güven artırıcı adımlar,

2) Mali disiplin; yani, kamu borç yükünün hafifletilmesi,

3) Fiyat istikrarına odaklı bir para politikası uygulanması ve

4) Sonuç olarak, bu yolla enflasyon beklentileri ve enflasyon riski düşeceğinden piyasa faizlerinin kademeli olarak düşmesinin sağlanması…

Yani, Merkez Bankası Başkanı, şu konuyu özetlemeye çalışıyordu:

“Türkiye ekonomisine güven olursa, bütçe harcamaları kontrol altında tutulur ve bütçe hedeflerinden şaşılmazsa, Merkez Bankası’nın faiz kararları temel olarak enflasyona bağlı olur. Enflasyon yükseldiğinde para politikası da sıkılaştırılırsa ve son olarak Merkez Bankası’nın politikaları sayesinde piyasa oyuncuları Türkiye’de enflasyonun orta vadede aşağı yukarı hangi seviyelerde olacağını bilebilirse faizler de aşağı çekilmiş olur”…

Aslında, sunumdaki bu tabloyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyümeyi desteklemek amacıyla Merkez Bankası’na yaptığı faiz indirimi çağrılarına bir yanıt da verilmiş oluyor..

“Sadece ayda bir toplanan Para Politikası Kurulu’nun yapacağı faiz indirimleriyle piyasadaki faizler düşmez”…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyümenin canlandırılabilmesi için Merkez Bankası’nın faiz indirmesi gerektiğini savunuyor… Ancak, Ocak ve Şubat aylarında üst üste iki faiz indirimi yapılsa da devlet tahvillerinin faizi aynı yönde hareket etmedi, aksine gösterge tahvil faizi yüzde 8,50'nin üzerine çıktı.

Her ne kadar, politika faizi, piyasa faizinin belirleyicilerinden biri olsa da; bu fiyatlamada, siyasi belirsizlikler ve enflasyon beklentileri de rol oynuyor.

Yani, Merkez Bankası’nın faiz indirimine karşın piyasa faizlerinde, (tahvil faizlerinde) bir düşüş olmadığından bankaların tüketiciye kullandırdığı kredi faizlerinde de önemli bir geri çekilme yaşanmadı.

Merkez Bankası verilerine göre bankaların tüketicilere kullandırdığı bireysel kredilerin yıllık ağırlıklı ortalama faizi yüzde 13'ün üzerinde kalmaya devam ediyor.

Yani Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, hem nihai tüketicinin hem de yatırım yapmak isteyen işletmelerin daha düşük faizlerle borçlanabilmesi için Merkez Bankası faiz indirimlerinden daha fazlasının gerektiğini vurguluyor.

Bu noktada da Merkez Bankası mali disiplin, fiyat istikrarı ve enflasyon beklentilerinin yönetimi gibi konulara vurgu yapıyor.

Başçı-Erdoğan görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan kısa yazılı açıklamada “Sayın Cumhurbaşkanımızın faiz ve üretime yönelik hassasiyetleri üzerinde durulmuştur” ifadesi yer aldı.

Ancak “güven ve istikrar” ortamının muhafaza edilmesi gerektiği de vurgulandı.

Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen ilk açıklama Erdoğan’ın önceki Merkez Bankası yorumlarına kıyasla daha “dengeli” bir”tutum” vardı.

Piyasanın tüm bu gelişmeleri olumlu yorumlayıp yorumlamadığınıysa, Amerikan Doları’nın önümüzdeki günlerde atılacağı yeni “maceralar” gösterecek.

--

--