İNSAN BEYNİNDE ÖDÜL, MOTİVASYON VE BAĞIMLILIK

G.ACAR
Sağlık Öğrenci Forumu
4 min readDec 20, 2021

Keyif veren bütün etkinlikler akumben çekirdekte dopamin salınıverilmesini artırdığı için bağımlılık yaratabilir. Kumar ve alışveriş gibi etkinliklerin de beyinde kişilerin zor bir biçimde bunları yapmasına neden olan benzer değişikliklere yol açabileceğine dair kanıtlar mevcuttur.

Bağımlılık yapan narkotikler ve reçeteye tabi ilaçlar, ödül ve motivasyonla ilgili beyin sistemlerini etkiler ve değiştirir. Bu sistemler içinde ne önemlisi, orta beyinde küçük bir bölge olan ventral tegmentumdan(VTA: Ventral Tegmentum Alanı) (Şekil 1.) başlayan mezolimbik yolaktır. İnsan beyninde VTA 400.000 civarında nöron içerir. Bu hücreler dopamin sentezleyip salıverir, uzun akson liflerini işlemsel öğrenme, alışkanlık oluşumu ve istemli hareketlerin kontrolünde görev alan korteks altı yapılar olan bazal gangliyonların bir parçasını oluşturan akumben çekirdeğe (Şekil 2.) uzatır. Akumben çekirdek ise beyin korteksinin bellek ve karar verme ile ilgili bölümlerini ve korku, endişe ve deneyimlere duygu atfeden badem şeklinde küçük bir yapı olan amigdalayı içeren birçok bölgeye uzantılar verir.

Şekil 1:Ventral Tegmentum Alanı / Stringfixer.com

Normalde bu yapılar yemek ve su gibi doğal ödülleri elde etmek için motivasyonu hedefe yönelik eylemlere dönüştürmek üzere işbirliği içinde çalışır. Akumben çekirdek bu süreçlerde merkezi bir rol oynar. Bizim için keyif verici olan her şey VTA nöronlarının ateşlenmesine ve akumben çekirdeğe dopamin salıvermesine yol açar. Akumben çekirdek de salıverilen dopamin miktarına göre bunun ne kadar ödüllendirici bir deneyim olduğunu değerlendirir. Bu yüzden, başka pek çok işlev üstlenmesine rağmen akumben çekirdek beynin “ödül merkezi”, dopamin ise “keyif molekülü” olarak adlandırırlır (1).

Bağımlılık yapan bütün maddeler Ventral Tegmentumu hedef alarak o ya da bu şekilde dopamin iletimini ve nörotransmitterin hem oradaki hem de akumben çekirdek ve diğer projeksiyon alanlarındaki derişimini artırır. Nikotin ventral tegmentum nöronlarının yüzeyindeki nikotinik reseptörler üzerinde etki göstererek dopamin üreten bu nöronların ateşlenmesini artırır; opoidler, kanaboidler ve benzodiazepinler ventral tegmentumdaki GABA üreten ara nöronları etkinliğine ket vurarak ateşlenmeyi dolaylı yoldan artırır; kokain, amfetaminler ve ekstazi gibi psikostimülanlar normalde nöronlar tarafından sinaptik yarığa salıverilen dopaminin geri emilimini sağlayan bir zar proteini olan dopamin taşıyıcısını bloke eder.

Bağımlılık yapan maddeler, mezolimbik yolakta dopamin salıverilmesini artırmada doğal ödüllerden daha etkin olduklarından ödül yolağının denetimini ele geçirir. Kokain, morfin, nikotin, alkol ya da benzodiazepinlerin tek bir dozu ventrl tegmentumda, bir hafta kadar sürebilen LTP’yi başlatır.(LTP: Uzun Süreli Potansiyasyon. Sinaptogenezden yani yeni sinaps oluşumundan sorumlu bir yapıdır.) Bu maddeler sinir hücrelerinde yapısal değişiklikler de oluşturabilir. Kokain ya da uyarıcı ventral tegmentumdaki dendritik dikenlerin yoğunluğunu artırırken, morfinin kronik kullanımı bu yoğunluğu azaltır. Bu bulguların çoğu fare beyninden alınan ortabeyin dokusu kesitleri üzerinde yapılmış deneylerden elde edilmiştir. Ancak insanlarda yapılan beyin taraması çalışmaları da bağımlılık yapan maddelerin akumben çekirdekte dopamin derişimini artırdığını ve bu artışın maddelerin keyif verici etkileriyle yakından ilişkili olduğunu doğrulamaktadır (2).

Şekil 2: Akumben çekirdeği (nucleus accumbens) / Human-memory.net

Bağımlılık; maddenin keyif verici etkileri için istemli kullanımından, alımı üzerindeki kontrolün ortadan kalktığı ve kullanıcının istenmeyen etkilerine rağman maddeyi bulup kullanmak zorunda kaldığı bir alışkanlığa dönüşmesi olarak düşünülebilir. Madde kontrolü bir kez ele geçirdikten sonra bağımlı kısır döngüye girer; haz almak için maddeyi kullanır ama sonra yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkmasıyla daha fazla madde arayışına girer.

Keyfi kullanıcılıktan bağımlılığa ilerlemeye beynin ödül yolağındaki bir dizi işlevsel ve yapısal değişikliğin eşlik ettiği düşünülmektedir. Nitekim bağımlılık yapan maddelerin ilk kullanımı ventral tegmentum ve akumben çekirdekte LTP’yi başlatarak öforik etkiler oluşturur. Madde kullanımına devam edildiğinde yolağın bellek ve yürütücü işlevle ilgili bölümlerinde de değişiklikler olmaya başlar. Kullanıcı; maddeyi belirli ortamlar, insanlar ve özel eşyalarla ilişkilendirmeyi öğrenir ve alınan her doz madde kullanımına yol açan davranışları pekiştirir, Beyin kullanıcının, maddenin ödüllendirici etkilerine olduğundan fazla değer biçmesini sağlayacak şekilde adapte olur ve madde kullanımı bir alışkanlık ve zorlanıma dönüşür (3).

Şekil 3: Substantia Nigra; Sağlıklı kişilerde ve Parkinsonlu bireylerde / Neurosciencenews.com

Keyif veren bütün etkinlikler akumben çekirdekte dopamin salıverilmesini artırdığı için bağımlılık yaratabilir. Kumar ve alışveriş gibi etkinliklerin de beyinde kişilerin zorlanımlı biçimde bunları yapmasına neden olan benzer değişikliklere yol açabileceğine dair kanıtlar mevcuttur. Parkinson hastalığında kullanılan reçeteli ilaçların bu tür davranışları belirgin biçimde etkileyebileceğini biliyoruz. Hareket kusurları ve bilişsel sorunlarla sonuçlanan Parkinson hastalığının nedeni, ortabeynin substansiya nigra (Şekil 3) adı verilen bir diğer bölgesindeki dopamin üreten hücrelerin dejenerasyonudur. Bu belirtilerin bir kısmı beyinde dopamin düzeylerini artıran ilaçlarla hafifletilebilir ama bu ilaçlar mezolimbik yolak üzerinde de etkili olduğundan nadiren de olsa patolojik kumar alışkanlığı, ve başka zorlanımlı davranışlara yol açabilir (4).

SONUÇ

Bizim için keyif verici olan her şey VTA nöronlarının ateşlenmesine ve akumben çekirdeğe dopamin salıvermesine yol açar. Akumben çekirdek de salıverilen dopamin miktarına göre bunun ne kadar ödüllendirici bir deneyim olduğunu değerlendirir. Bu yüzden, başka pek çok işlev üstlenmesine rağmen akumben çekirdek beynin “ödül merkezi”, dopamin ise “keyif molekülü” olarak adlandırırlır.

KAYNAKLAR:

1. Koob, G. F. and N. D. Volkow. (2010). Neurocircuitry of addiction. Neuropsychopharmacology Reviews 35(1): 217–238

2. Luscher, C. and R. C. Malenka. (2012). NMDA receptor-dependent long-term potentiation and long-term depression(LTP/LTD). Cold Spring Harbor Perspectives in Biology 4:a005710.

3. O’Brien, C. P. (2009). Neuroplacticity in addictive disorders. Dialogues in Clinical Neuroscience 11(3): 350–353

4. Dodd, M. L., K. J. Bower, Y. E. Geda, K. A. Josephs and J. E. Ahlskog, (2005). Patholohical gambling caused by durgs used to treat Parkinson’s disease. Archive of Neurology 62(9): 1377–1381

--

--