Karantina Altında Event Storming

Önsel Akın
SabancıDx

--

Covid-19 çok ani bir şekilde hepimizi uzaktan çalışmaya zorladı. Uzaktan çalışmayı daha önce tecrübe eden organizasyonlar bu sürece biraz daha hızlı uyum sağlamış olsa da, hala fiziksel ortamdaki verimliliğini, sanal ortamda yakalamakta zorlandığımız bazı etkinlikler var. Bunlardan biri de event storming.

Event storming ile daha önce tanışmadıysanız şu yazımı okumanızı tavsiye ederim:

Event storming’in babası olan Alberto Brandolini, event storming’in uzaktan yapılamayacağına dair kanaat belirtiyor. Ancak event storming gibi, sosyal mesafenin santimler seviyesine indiği bir etkinliği fiziksel ortamda yapmak gibi bir lüksümüz en azından bir süre daha yok.

Ben de buradan yola çıkarak, geçtiğimiz günlerde Teams üzerinden gerçekleştirdiğimiz bir event storming etkinliğinden sonra edindiğim izlenimleri paylaşmak istiyorum. Bunlardan bazıları olumlu, bazıları olumsuz. Yazıyı sonuna kadar okumayacak sabırsızlar için sonuç: Event storming, uzaktan biraz zor gerçekleştirilse de, imkansız değil ve hatta bazen eğlenceli.

Modelleme Alanı

Olumlu bir bildirimle başlamak iyi olabilir. Event storming ile ilgili okuma yaptıysanız, en büyük argümanlarından birinin “sınırsız modelleme alanı” olduğunu görmüşsünüzdür. Event storming’i çevrimiçi olarak yapıyorsanız, tam anlamıyla sınırsız bir modelleme alanına sahip oluyorsunuz. Alan bittiğinde kağıt taşımak yok, post-it’leri söküp yer değiştirmek yok. Ekranı kaydırmak yeterli 🙂

Bizim şu ana kadar fiziksel ortamda gerçekleştirdiğimiz event storming etkinliklerine, domain uzmanı olmayan bir çok katılımcıyı da aldığımız oldu. Hem event storming nasıl bir etkinliktir görmeleri amacıyla, hem de modellenen domain’i daha yakından tanımaları amacıyla. Modelleme yaptığınız çalışma ortamının büyüklüğüne göre katılımcı sayısını sınırlamak zorunda kaldığımız da oldu. Çevrimiçi olarak modelleme yaparken böyle bir sınırlama tabi ki yok, bu da dilediğiniz kadar izleyiciyi etkinliğe dahil edebileceksiniz demek oluyor.

Kaos

Çevrimiçi event storming etkinliğini gerçekleştirmek için bir dijital board uygulaması kullanmanız gerekiyor, haliyle :-) Ben, notları diğer uygulamalara göre biraz daha özelleştirme imkanı verdiği için miro’yu tercih ettim.

Event storming’in ne olduğunu az çok bilen, en azından bir domain event’ini post-it’e yazıp board’a yapıştırmayı bilen bir katılımcı kitleniz varsa, etkinliğe başladığınızda ilk fark edeceğiniz şey ortama hakim olan kaos olacak. Aynı anda bir çok katılımcı sticky’leri ekrana dizmeye başladığında olan biteni takip etmeniz gerçekten zor olabilir. Bir moderatör olarak, fiziksel ortamda etkinliği gerçekleştiriyorken, fiziksel hareketliliğin kazandırdığı zamanı tamamen kaybetmiş oluyorsunuz. Yani katılımcının önündeki post-it kümesinden bir kağıt alması, üzerine yazması, board’a doğru yürümesi, yapıştırması (hatta bazen post-it’e yan yazılmış olmasından ötürü post-it’i çöpe atıp tekrar yazması, yanlış koparıldığı için tamamen kıvrılmış kağıdı yapıştırdıktan sonra düzeltmeye çalışması 🙂) gibi aktivitelerin hiçbiri olmadığı için post-it’leri okumaya ve yorumlayıp soru sormaya yeteri kadar vakit bulamıyorsunuz. Bunun bir iyi yanı da var; Yukarıda saydığım fiziksel aktiviteler olmadığı için ekranın bir anda event’lerle dolması. Normalde çok daha uzun sürebilecek event belirleme safhası çok hızlı bir şekilde tamamlanabiliyor.

Bu kaos ortamının bir başka etkisi ise notların yerleştirilmesinde kendisini gösteriyor. Katılımcılar birbirlerinin post-it’lerine müdahale etmekten kaçınıyorlar, bu da fiziksel ortamda zaman akışına göre sürekli olarak yerleri değişen post-it’lerin yerlerinde sabit kalmasına, her katılımcının farklı bir sanal satır üzerinde kendi event’lerini dizmesine neden olabiliyor. Tekrarlı notlar da sayı olarak bu nedenden dolayı artabiliyor. Bu sorunun önüne geçmek için 5'er dakikalık aralar verip, event’lerin sanal board üzerinde taşınması ve olması gereken akışa oturtularak etkinliğe devam edilmesi, daha derli toplu gitme açısından faydalı olabilir. Aksi takdirde event’ler çıkarıldıktan sonra uzunca bir süreyi post-it’leri düzenlemekle geçireceğinizi söyleyebilirim. Bu da hem olumsuz hem de olumlu olarak değerlendirilebilecek bir durum. Fiziksel etkinlikte, bazen event akışının tam ortasına denk gelen yeni bir post-it, board’a yapışık olan tüm post-it’lerin taşınmasını gerektiren bir dizi sök-yapıştır eforuna neden oluyorken, dijital board’da ise notları seçip tek bir mouse hareketiyle istediğiniz yere götürmek gerçekten büyük bir kolaylık haline geliyor.

Katılımcılar

Event storming’e yeni başlayan bir katılımcı kitlesi ile çalışıyorsanız, hangi renkte post-it’in ne anlama geldiğini dijital board’un bir köşesine mutlaka (ve hatta yapabiliyorsanız örnekleriyle) iliştirin. Etkinliğe başlamadan önce bu örnekler üzerinden mutlaka bilgi verin. Aksi takdirde, ekranında rastgele beliren, yok olan, oradan oraya hareket eden turuncu notları anlamsız bakışlarla izleyen ve bir süre sonra etkinlikten kopmaya eğilimli katılımcılara sahip olursunuz.

Bu tarz yeni öğrenen katılımcıları bir moderatör olarak fark etmeniz de oldukça zor olacaktır. Göz teması, teşvik edici jestler, şakalar gibi motivasyon artıran bir çok araçtan mahrum olduğunuz için işiniz bir seviye daha zorlaşacaktır.

Bir olumlu nokta da bu başlık için söyleyelim. Bazı event storming oturumlarında, konuya hakim olduğu halde, post-it yazıp tahtaya kadar gitmeye çekinen katılımcılar olduğuna şahit oldum. Çevrimiçi etkinlikte bu katılımcılar daha dışa dönük olabiliyorlar 🙂

Moderatör

Event storming etkinlikleri, etkileşimin çok fazla olduğu, moderatörün katılımcıları soru sorarak yönlendirdiği, moderatöre de bolca sorular sorulan bir etkinlik. Etkinlik çevrimiçi gerçekleştiğinde, herkesin aynı derecede katılım göstermesi zorlaşıyor, moderatör, fiziksel ortamda yaptığı gibi, o an board’un önünde gördüğü kişiye soru yöneltemiyor, yönlendiremiyor. Ayrıca, geniş katılımlı bir event storming etkinliğinde, katılımcıların board’un belli bölgelerinde ayakta kümeleşerek akışın üzerinde bir noktaya odaklanmaları sıkça gerçekleşen bir durum. Çevrimiçi event storming etkinliğinde bu önemli etkileşimden mahrum kalıyorsunuz.

Event’leri belirleme işlemi gerçekleşirken yukarıda da yazdığım gibi belli aralıklarla bir “refactoring” yapmakta fayda var. Bu işi de moderatörün üstlenmesinin, event’leri düzenlerken gerekli gördüğü durumda, event’i yapıştıran kişiye soru sorarak bu işi yapmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Böylece, fiziksel ortamda bazen gürültülü denebilecek kadar yoğun bir tartışma ve fikir alışverişi etkileşimleriyle gerçekleşen bu etkinliğin, moderatör event’leri düzenlerken sessiz sedasız gerçekleşmesinin önüne de geçilmiş olacaktır.

Yani…

İlk paragrafta da söylediğim gibi, etkinliği çevrimiçi gerçekleştirmenin bir takım zorlukları var. Ancak bakış açısına göre bunların bazıları belli noktalarda avantaja da dönüşebiliyor. Zorlukları olsa da, birazcık event storming, hiç event storming’den çok daha iyidir :-)

Umarım faydalı olmuştur 🙂

--

--

Önsel Akın
SabancıDx

Cloud Native Engineer @ Container Solutions. Formerly @ SabancıDX, DoğuşTeknoloji, KoçSistem. Trained hundreds at BilgeAdam, KoçBryce, Netron, Microsoft etc.