Heuristikler: Tasarımın Kullanışlı Araçları mı, Yoksa Yanıltıcı Kısayollar mı?

Özge Çoban
Sahibinden Technology
6 min readMay 21, 2024

Tasarım dünyası, kullanıcı deneyimini iyileştirmenin, ürünlerin etkisini artırmanın ve kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamanın birçok yoluyla dolu. Bu yolda, heuristikler adını verdiğimiz bir araç seti, tasarım sürecindeki önemli bir rol oynuyor. Ancak, heuristikler gerçekten tasarımın kurtarıcıları mı, yoksa yanıltıcı kısayollar mı?

Heuristik: Kullanıcı Deneyimini Şekillendiren İlkeler

Antik Yunanca’da “keşfetmek” anlamına gelen heuristik terimi, “zihinsel kısayollar” olarak karşımıza çıkar. Heuristikler, belirli bir problemi çözmek veya belirli bir hedefe ulaşmak için kullanılan kısayollar veya zihinsel stratejilerdir. Kullanıcı araştırması, kullanıcı testleri ve uzman değerlendirmeleri gibi çeşitli yöntemlerle geliştirilebilirler.

Dr. Jakob Nielsen’in popüler heuristikleri, bu alanda en çok kullanılan rehberlerden biridir. Nielsen, bu heuristiklerin kullanıcı deneyimini iyileştirmede ve arayüz tasarımını optimize etmede güçlü bir araç olduğunu belirtir.

“Kullanıcı deneyimi, işlevselliğin yanı sıra, estetik ve duygusal boyutları da içerir. İyi bir kullanıcı deneyimi tasarımı, insan merkezli tasarım ilkelerini ve heuristikleri içerir.” — Jakob Nielsen

Heuristik İlkelerin Uygulanması: Örnekler ve Etkileri

Nielsen, kullanıcı deneyimini değerlendirmek için 10 temel heuristik kural belirlemiştir. Bu kurallar, tasarım ekibinin kullanıcı deneyimini analiz etmesine ve iyileştirmesine yardımcı olabilir.

1.Görünürlük Etkisi (Visibility of System Status):Kullanıcılar, sistem işlemleri hakkında her zaman anlaşılması kolay ve oldukça görünür bir durum ekranda makul bir süre içinde görüntülenerek bilgilendirilmelidir. Örneğin, bir web sayfasının yüklenme durumu, kullanıcının beklediği bir işlem hakkında bilgi vermelidir. Ya da bir internet alışveriş sitesinde, kullanıcı bir ürünü sepete eklediğinde, sepet simgesinde ürün sayısının anında güncellenmesi ve alışveriş sepetinin içeriğine erişilebilir olması kullanıcıya işleminin durumu hakkında geribildirim sağlar.

YouTube’un video oynatıcısı “sistem durumunun görünürlüğü” buluşsal yöntemini içerir. Kullanıcının cihazına videonun ne kadarının yüklendiğini gösteren ilerleme çubuğunu gösterir.

2. Eşleşme ve Geri Dönüşüm (Match between system and the real world): Sistem, kullanıcıların gerçek dünya deneyimlerine uygun olmalıdır. Kullanıcılar, sistemdeki terimleri, simgeleri veya işlevleri tanıyabilmelidirler. Bir metin düzenleyicide “Kopyala”, “Kes”, ve “Yapıştır” gibi işlevlerin, gerçek dünyadaki aynı işlemleri temsil eden sembollerle gösterilmesi, kullanıcıların bu işlevleri hemen tanımasını sağlar.

Apple’ınki gibi pusula uygulamaları, okumada dijital doğruluk sunarken gerçek bir pusula hissini taklit eder.

3. Kullanıcı Kontrolü ve Özgürlüğü (User Control and Freedom): Kullanıcılar, bir hata yaptıklarında veya geri almak istediklerinde kolayca geri dönebilmeli ve işlemlerini iptal edebilmelidirler. Bir online formda, kullanıcının doldurduğu bilgileri gözden geçirdikten sonra, “İptal” veya “Değiştir” düğmeleriyle işlemi geri alabilir ve bilgilerini düzeltebilir.

4. Tutarlılık ve Standartlar (Consistency and Standards): Kullanıcıların, kullanıcı arayüzü kontrollerinin ne yaptığını çok uzun süre yorumlaması gerekmemelidir. Menüler menülere, açılır menüler açılır menülere ve butonlar butonlara benzemelidir. Tutarlılık, mobil cihazlarda temel bir endişe olan aşinalık ve verimli etkileşimi sağlar. Örneğin, e-ticaret sitelerinde alışveriş sepeti genellikle sağ üst köşede bulunur ve kullanıcılar buradan alışveriş sepetlerine erişebilirler.

5. Hata Önleme (Error Prevention): Kullanıcılar bir hatadan kolayca kurtulabilmelidir. Daha da iyisi, hataları azaltmaya yardımcı olacak “güvenlik ağı” kullanıcı arayüzleri sağlanabilir. Örneğin, bir “şifreyi görüntüle” simgesi sunmak, mobil cihazlarda yaygın bir sorun olan yazım hatalarını önlemeye yardımcı olabilir.

6. Hatırlamak Yerine Tanıma (Recognition rather than recall): Kullanıcıların düşünmesine, yorumlamasına ve hatırlamasına gerek kalmadan kullanıcı arayüzü öğelerini, eylemlerini ve seçeneklerini görünür hale getirin. Örneğin, bir bankanın güvenlik kontrolü için hesap numarasının 3. ve 2. hanesinden son rakamına kadar olan rakamını istemesi, geri çağırma işlemini zorunlu kılar. Daha iyi bir örnek, ne kadar sinir bozucu olsa da CAPTCHA’dır: “Trafik ışıkları olan tüm kareleri seçin.”

CAPTCHA size bir görüntüyü gösterir ve sizden bir şeyi hafızadan hatırlamanızı istemek yerine nesneleri tanımanızı ister.

7. Kullanım Esnekliği ve Verimlilik (Flexibility and efficiency of use): Hem yeni başlayan hem de deneyimli kullanıcılar, sistemle etkileşim kurmayı kendi tercih ettikleri şekilde yapabilmelidirler. Bu, hem hızlı kısayol tuşları gibi gelişmiş özelliklerin hem de basit, adım adım işlem süreçlerinin sunulmasıyla sağlanabilir.

8. Estetik ve Minimalizm (Aesthetic and minimalist design): Kullanıcı arayüzü, gereksiz bilgilerle veya karmaşıklıkla doldurulmamalıdır. Minimalist tasarım ilkeleri, kullanıcıların dikkatini dağıtmadan temel işlevleri odaklanmalarını sağlar. Bir blog sitesinde, ana içeriğin dikkatini dağıtmadan, temiz ve basit bir şekilde düzenlenmesi, okuyucunun odaklanmasını kolaylaştırır.

9. Hata Geri Bildirimi (Help users recognize, diagnose, and recover from errors): Kullanıcılar, bir hata yaptıklarında nedenini anlamalı ve hatayı düzeltmek için adım adım rehberlik almalıdırlar. Bu, kullanıcıların rahatlıkla hatayı tanımlayıp düzeltmelerine olanak tanır. Örneğin, bir giriş formunda, kullanıcının giriş yapmaya çalıştığı şifre gereksinimleri ile ilgili bir hata yaptığında, hatanın nedenini açıklayan ve doğru formatta bir şifre oluşturması için rehberlik sunan bir hata mesajı görüntülenmesi.

10. Yardım ve Dokümantasyon (Help and documentation): Kullanıcılar, ihtiyaç duyduklarında sistemle ilgili yardım ve dokümantasyona erişebilmelidirler. İdeal olarak, kullanıcıların belgelere başvurmak zorunda kalmadan sistemde gezinmesini istiyoruz. Ancak çözümün türüne bağlı olarak dokümantasyon gerekli olabilir. Kullanıcılar yardıma ihtiyaç duyduğunda, bu yardımın kolayca yerleştirildiğinden, eldeki göreve özel olduğundan ve karşılaştıkları sorunun çözümüne yönelik gerekli adımlarda onlara yol gösterecek şekilde ifade edildiğinden emin olun.

Heuristiklerin Gücü

Heuristikler, tasarım sürecinde birçok avantaj sağlar. İşte bazıları:

  1. Hız ve Etkinlik: Heuristikler, tasarımcılara hızlı bir şekilde problemleri tanımlama ve çözme yeteneği sağlar. Bir tasarımın belirli bir kriter setine uygunluğunu hızla değerlendirebilirler.
  2. Kaliteyi Artırma: Heuristikler, kullanıcı deneyimini iyileştirmeye yardımcı olabilir. Kullanıcı dostu tasarımlar oluşturmak için temel prensipleri sunarlar.
  3. Tasarımcı ve Kullanıcı İçin Farkındalık: Heuristikler, tasarımcıların tasarım kararlarını ve kullanıcıların ihtiyaçlarını daha iyi anlamalarına yardımcı olur.

Heuristiklerin Sınırları

Ancak, heuristiklerin bazı sınırlamaları da vardır:

  1. Genellikle Deneyim Temellidir: Heuristikler genellikle uzman değerlendirmeleri veya deneyimli tasarımcıların görüşlerine dayanır. Bu, her durumda geçerli olmayabilecek standartlara dayanmaları anlamına gelir.
  2. Yanıltıcı Olabilirler: Heuristikler bazen gerçek kullanıcı davranışlarından uzak olabilir. Bir tasarımın belirli bir kriteri karşıladığı düşünülse bile, kullanıcılar farklı bir deneyim yaşayabilir.
  3. Yenilik ve Yaratıcılığı Sınırlayabilirler: Katı heuristikler, tasarımcıların yenilikçi ve yaratıcı çözümler bulmasını engelleyebilir. Belirli bir kriter setine sıkı sıkıya bağlı kalmak, ilginç ve etkileyici tasarımların önündeki engellerden biri olabilir.

“Sezgisel düşünme, genellikle hızlı ve otomatik bir şekilde gerçekleşir, ancak bazen sistematik hatalara neden olabilir.” — Daniel Kahneman

Sonuç

Heuristikler, tasarım sürecinde önemli bir rol oynar ve tasarımcıların hızlı, etkili ve kullanıcı odaklı çözümler bulmalarına yardımcı olabilir. Ancak, her durumda mutlak doğrular olmadıklarını anlamak önemlidir. Tasarımcılar, heuristikleri bir rehber olarak kullanırken aynı zamanda yenilikçi ve esnek olmalıdırlar. En iyi kullanıcı deneyimini sağlamak için, heuristiklerin yanı sıra gerçek kullanıcı geri bildirimlerine de dayanmalıdırlar.

Bu nedenle, heuristikler tasarımın güçlü bir aracı olabilir, ancak tek başına her zaman yeterli değildir. Doğru dengeyi bulmak, başarılı bir tasarım sürecinin anahtarıdır.

Yaratıcı tasarımın sınırlarını zorlamak için heuristiklere güvenin ancak onlarla aranızda biraz esneklik payı bırakmayı unutmayın :)

Okuduğunuz için teşekkürler! Benimle LinkedIn üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

Kaynaklar

Daniel Kahneman* — Hızlı ve Yavaş Düşünme

*Daniel Kahneman, Nobel Ödülü sahibi bir psikolog ve davranışsal ekonomi uzmanıdır. Çalışmaları, insanların karar alma süreçlerini anlamak ve kararlarının arkasındaki psikolojik mekanizmaları ortaya çıkarmak üzerinedir.

--

--