Artvin Esnafının İsyanı

Şahin Dinler
sec402
Published in
3 min readMay 27, 2017

Artvin’de 8 yıl önce esnaflığa başlayan Hülya Dokur; son 2 yıl da Artvin esnafının bitme noktasına geldiğini, bunun nedeninin bilinçli uygulanan politikalar olduğunu iddia etti. Dokur; Artvin’e en büyük darbeyi Cerattepe’de yapılması düşünülen madencilik faaliyetleri vurdu. Ölüm vuruşunu ise sayıları her geçen gün artan ve mahalle aralarına kadar girerek, her şeyi satıp haksız rekabet uygulayan ulusal zincir marketlerinin vurduğunu söyledi.

8 Yıllık Esnafım Son 2 Yıl Gibisini Görmedim

“Ben Artvin’de 8 yıldır esnaflık yapan girişimcilerden birisiyim. Artvin kadınının kendi ayakları üzerinde durabileceğini, evine, ailesine katkı sunabileceğini ispatlamış bir insanım. Çulhaoğulları Şarküteri ile başladığım esnaflık hayatımda çok başarılı yıllarda geçirdim. Öğrencilere burs verdiğim oldu. İnsanlar iş verdiğim oldu. Hayatımda son 2 yılda yaşadığım zorlukları hiç yaşamadım. Bu maden söylentileri, 16 Şubat’ta yaşananlar, Artvin halkının kalbini kırdı. Biz travma yaşamaya devam ediyoruz. İşlerimiz çok düştü. Her sabah korkuyla uyanıyoruz, kabuslar görüyoruz.

Hülya Dokur müşterinin azlığından dolayı dükkanını satıyor.

Artvin Belediyesi ve Bazı Kurumlar Esnaflara Rakip oldu

Özellikle belediye başkanı değiştikten sonra esnaf olarak çok zor günler yaşamaya başladık. Seversiniz sevmezsiniz, belediye eski başkanımız Emin Özgün, organizasyonlarda insanları serbest bırakırdı, bundan esnaf büyük fayda görürdü. Şimdi belediye Marina’da lokantacılık yapıyor, organizasyonlar düzenliyor, orada barındırıyor, otelcilik yapıyor, yemek veriyor. Peki, bu Artvin’de lokantacı esnafı ne yapacak? Otel esnafı ne yapacak? Belediyenin görevi lokantacılık yapmak mı? Otelcilik yapmak mı? Çiçekçilik yapmak mı? Artvin Günleri artık yapılamaz hale geldi çünkü Cerattepe Artvin’in gelişimine büyük darbe vuruyor. İnsanlar tedirgin, emlakçılar aynı şekilde tedirgin.

Ben Artık Artvin’i Terk Etme Noktasına Geldim

“Ben artık Artvin’i terk etme kararı aldım. Göç edeceğim. Hem ilimi hem köyümü kaybediyorum. Hod köyünde de maden projesi var. Neden bize bu kadar çok eziyet ediliyor? Oysa Artvin’de 9 belediyenin 7’si AKP’ye geçti. Hani Artvin uçacaktı? Hani Artvin ihya olacaktı? Hani iktidarın gücüyle refah seviyemiz yükselecekti? Hepsi sözde kaldı, hepsi siyaset gereği söylendi. İşte 2 yıl geçti. Artvin ortada, Bir çevre yolu yapıldı, o da yapılır yapılmaz, maden şirketinin araçları yürüdü çıktı o yoldan. Suyu indirdiler, millet su içemez hale geldi. Sorun bakalım Artvin’de ayda ne kadar hazır su satılıyor?”

“Ben Çulhaoğlu Şarküterini devren satacağım. Satamazsam içerideki malı bitirip kapatacağım. Sakın kimse küçük bir işyeri kapansa ne olur, kapanmasa ne olur demesin. Ben 7 ilçeden Artvin ürünleri alıyor ve insanlara hizmet veriyorum. O insanlar bir Pazar adresini kaybedecek. Ben vergi veriyorum, kira ödüyorum, burada dönen ekonomik çarkın bir dişlisi de Çulhaoğlu Şarküteridir. Kapandığında mutlaka olumsuz etkileri de görülecek.”

Yeni Projeler Lazım

Gerek Vali Bey gerek Belediye Başkanı esnafa destek niteliğinde bazı projeleri hayata geçirmiş olsa inanın ki, bugün bunları konuşmuyor olacaktık. Bugün Artvin’in doğal, organik ürünleri eskisi gibi rağbet görmüyorsa bunun nedenleri de var. Geçenlerde 25 yıllık çiçekçi esnafının haykırışını izledim, okudum. Bu arkadaşımız sonuna kadar haklı ve gerçekten çok sıkıntılı olduğu için bu şekilde konuştu.

Ben aynı durumdayım. Bakın saat 15.00 olmuş 20 TL’lik iş yapmışım. Yazık değil mi? Günah değil mi? Büyük marketler ucuz diye reklam yapıyorlar, bazı ürünleri ucuz diye satarken, bunun yanında örneğin ne olduğu belli olmayan tereyağının kilosunu 30–35 TL’den satıyorlar. Yine geçende yerel gazetelerde yer almıştı; marketlerdeki tereyağlarının çoğunun katkılı ve normal olmadığı yazılıydı. Bizim ürünlerimiz; köy ürünleri, katkısız ve sağlıklı ürünlerdir.

Küçük İlde Bu Kadar Ulusal Market Olur mu?

“Bakın büyük marketlerin Artvin’e ölüm vuruşunu yaptığını söyledim. Bunlar parayı aldıktan sonra buradaki banka şubelerine yatırmak yerine kendi araçlarıyla il dışına çıkarıyor, karton bile bırakmıyorlar. Çok merak ediyorum kaç tanesinin vergi dairesi Artvin’dir? Sıcak parayı Artvin’den çekiyorlar. Artvin’e bu kadar çok marketlerin girmesi, bu kadar çok maden ruhsatlarının verilmesi, esnafın adı konmamış haksız rekabetle zayıflatılması bilinçli uygulanan politikalardır. Ben böyle düşünüyorum. Evet, Çulhaoğlu Şarküterini devren satıyorum. Son olarak bir sitemim de Artvin halkına olacak. Değerli Artvin halkı, Artvinli’nin Artvinli’den başka dostu yoktur. Biz birbirimize sahip çıkmadıkça, her geçen gün birimiz yok olacağız. Bugün ben, yarın sen…

Artvin İnsansızlaştırılıyor

“Artvin insansızlaştırılıyor. Bu eylem aslında köylerden başladı. Ve bunu büyük ölçüde başardılar. Nasıl yaptılar? Köylerde okullarımız kapatıldı, sağlık ocaklarımız kapatıldı, hayvancılık para etmemeye başladı. Herkes şehre göç etti. Şehre yerleşenler perişan oldu. Orada da ulusal marketler paralarımızı alıp il dışına götürdü. Peki, son kez soruyorum, biz ne yapacağız? Artvin’de zaten zor şartlar altında yaşayan insanlarımız ne yapacak? İçim yanarak, gözlerimden kanlı yaşlarla, doğduğum ve doyduğum memleketimden ayrılacağım. Ama göç eden ne ilk ne de son Artvinli olacağım. Zaten son Artvinli Artvin’i terk ettiğinde Artvin diye bir ilden kimse söz etmeyecek.” dedi.

Editör: Ertuğrul Topaloğlu

--

--