Bu simitler Amerika’ya gidiyor

Dilan Çağdavul
sec402
Published in
2 min readApr 25, 2017

Trabzon Ortahisar’da köşe başında bir seyyar simitçi: Turan Şahin. Seyyar diyoruz ama 23 yıldır aynı yerinde ve bu meslek ona babasından kalmış. Çoğu esnafın kepenkleri kapalıyken o her gün sabah saat 7'de geliyor işinin başına. Yaz kış demeden 12 saat ayakta çalışıyor. Yazın ayrı kışın ayrı zorluğundan bahsediyor bu mesleğin. Öyle ya kışın ısınacak bir yer, yazın serinlenecek bir yer arar insanoğlu. Ama bütün bu zorluklara rağmen mesleğine aşık Turan ağabey ve 23 yıldır aynı aşkla devam ettiriyor mesleğini. Onun hayali ise ondan sonra çocuklarının bu mesleği devralması ve bu mesleğin bir aile geleneği haline gelmesi.

Simidin dili olur mu?

İki farklı markalaşmış simit dükkanı arasında tezgahını kuran Turan Şahin’e sorduk, “Bu iki dükkan arasında ne kadar şansın var?” diye. Neden başka bir yerde satmıyorsun simidini? Öyle bir cevap verdi ki hak vermemek mümkün değil.

“Belki benim öyle gösterişli bir mekanım yok ama simidimin dili var simidin kokusu onun dilidir. Ben hiç simit diye bağırmadım ama tezgahın önünde ki kuyruğa da zor yetiştim. Mesele gösterişte değil lezzette.”

Altını çizerek söylüyor Turan ağabey, “Bizim aramızda rekabet olmaz aksine yardımlaşma olur hatta benden sıcak simit aldıkları, birbirimizin borcuna yetiştiğimiz günler de oluyor.”

“Tezgahımdan Amerika’ya simit gidiyor”

Turan Şahin, “Simidin tadına ve lezzetine dokunulmadıkça her şey yolunda gider. Hatta Amerika’ya kadar gider” diyor. Gerçek Trabzon simidinin de kendisinde olduğunu vurgulamadan geçmiyor. “Benden simit alıp Amerika’ya götürürler. Dondurup kendi nefislerini köreltirler.” diyor. Bu onun için bir başarı, kariyer aynı zamanda kâr gibi görünüyor. Turan Şahin 23 yıldır aynı yerde ve iki farklı markalaşmış simit dükkanı arasında günde 700–800 tane simit satıyor ve halinden de oldukça memnun. Bizden de ona söylenecek tek söz kalıyor.

“Hayırlı işler, bol kazançlar”…

Editör: Onur ŞAFFAK

--

--