Trabzon’un Bilinmeyen El Emeği: Levoysa

Kamil Ceylan
sec402
Published in
3 min readApr 26, 2017

Emrah Bakır, Levoysa’nın sahibi. Kendi yaptığı ürünleri beş metrekare kadar küçük bir dükkanda satıyor.

Daha önce takı yapmak konusunda herhangi bir bilgisi olmayan Erhan Bakır’ın dükkanının kısa bir hikayesi var. Uzun süreli bir işte çalışamayınca, eşinin önerisiyle dükkan açma kararı alıyorlar. Bir gün eşi Zeynep elinde bir anahtarla gelip küçük bir dükkan kiraladığını söylüyor. Takı ve hediyelik eşya yapma serüveni böyle başlıyor.

İlgisi arttıkça bilgisi de artan Erhan Bakır farklı şehirlere gidip takı, hediyelik eşya yapımı hakkında araştırma yapıyor. Kendini geliştirmek için insanlarla tanışıyor ve onların el emeği ürünlerini kendi dükkanında satıyor.

Trabzon Uzun Sokak’ta, ilk bakışta fark edilmeyecek ücra bir köşede bulunan dükkan, el yapımı takı ve hediyelik eşyalarla gelen misafirlerini karşılıyor. Dükkanın pek fark edilmeyen bir yerde olmasından şikayetçi değil Emrah Bakır. Yeni uğraşlar edinebilmelerini ve buna zaman bulabilmesini, özgün işler yaratabilmesini biraz da boş zamanına bağlıyor.

Yeteneğini sonradan fark etti

Eşinin dükkan açma önerisiyle yeteneğini fark eden Emrah Bakır “Trabzon’da sevip bulamadığımız takı ve hediyelikler vardı. Bulamadığımız ürünleri biz bulundursak nasıl olur düşüncesiyle Levoysa’yı açtık.” dedi.

Dükkanı açmadan önce takı yapmayı bilmediğini ancak el becerisinin farkında olduğunu söyleyen Bakır “Daha önce hiç takı yapmadım ama evde bozulan eşyaları tamir etmeye elim yatkındı. Zamanla dükkanda takı da yapabildiğimi fark ettim. Bu işte atölye yapmak diye nitelendirdiğimiz insanlarla tanışıp, onları incelediğimde bu işe becerim olduğunu anladım” diyerek kendi becerisinin farkına nasıl vardığını anlatıyor.

Takı dışında ağaç oyup kalemlik gibi eşyalar yapan Emrah, yaptığı eşyalarda bir farklılık özgünlük olsun istiyor. Aynı zamanda bu özgünlüğün günlük hayatın içerisinde kullanılmasını, ölçüsü olarak belirtiyor.

Emrah Bakır el emeği takılarını nasıl yaptığını anlatıyor “Elinizdeki malzeme temelde bir tel parçasıysa bununla nereye kadar ne yapılabilir diye düşünüyorum. O teli elime alıp bükmeye başladıkça neler yapabileceğimi orada yaşayarak görüyorum.”

Bakır, dükkanın göz önünde bulunmamasından şikayetçi değil. Hatta özgün ürünler üretebilmesini dükkanının pek kalabalık olmamasına bağlıyor.

Meraklılara değil gerçekten isteyenlere öğretiyor

Dükkanında usta-çırak ilişkisi olmadığını söyleyen genç işletmeci, “Bir işin gerçekten öğrenilmesinin hak edilişi olmalı. Bu bir anlık mutluluk anında bu işi öğrenmek istiyorum demekle olmaz. Öğrenmek için bazı nedenleri olmalı ve beni de ikna edebilmeli. Yapmak istediğini gerekçeleriyle bana anlatan arkadaşlarla çalışmayı çok isterim” diyerek dükkanında neden eleman yetiştirmediğine bu sözleriyle açıklık getiriyor.

Popüler kültürün ötesinde

Dükkanına gelenlerin popüler kültür takılarını almak isteyenlerden ziyade, daha çok özgün takıları takmak isteyenlerin olduğunu söylüyor. Kendinden bir parça bulabilen alıcıların belirli aralıklarla geldiği gibi dükkana gelip hiç bir şey beğenmeyen kişilerin de olduğunu aktaran Emrah Bakır, kendinden bir parça bulabilecek herkesi dükkanına bekliyor.

--

--