Gmail’de Birincil Posta Olmak

Sinan Özdemir
SHERPA Blog Bülten
4 min readApr 17, 2015

--

2012 yılında aylık aktif kullanıcı sayısını resmi yollardan ilan eden Gmail, o gün ilk defa ezeli rakibi Hotmail’in önüne geçmiş oldu. Gmail’in haklı galibiyetinin sırrı; e-posta deneyimini baştan tanımladığı bir sürü yenilikte, okuma ve yazma alışkanlıklarımızı değiştirmesinde saklı. Nasıl mı?

Google destekli bilgi birikimini, kullanıcı merkezli yorumlayabilen Gmail, e-postaların salt cümlelerden oluşmadığını erken fark etti.E-postalarımız, doküman, resim, video içeriyordu. Yapılacak işler, planlanan toplantılar e-posta ile geliyordu. Onları silmiyorduk. Arşivliyor ve sonra tekrardan ulaşmak üzere saklıyorduk. Hatırlamamız gereken şeyleri kendimize postalıyorduk. Organize olmaya, daha fazla depolama alanına, daha az programa ihtiyaç duyar olmuştuk. Bunlar ve bunun gibi bir sürü nedenle Gmail’e bağlanmıştık.

Küçüklüğünüzde sizi büyüten bir bakıcınız oldu mu? Ya da evde çalışan bir yardımcınız var mı? Birilerinin sizin yerinize eşyalarınızı toplaması bazen çok güzel bir duygudur. Ne zaman ki aradığınızı istediğiniz yerde bulamazsınız o zaman çılgına dönersiniz. Tıpkı 2 yıl önce sıcak bir yaz sabahı, yataktan kalkıp e-postalarımıza bakmaya gittiğimizde karşılaştığımız tablo gibi. Postalarınızı bir türlü organize edemediğiniz için onlar üzerindeki hakimiyetinizi de kaybetmiştiniz. Gmail, siz e-posta okuduğunuz zaman hayatta kalabileceğini biliyordu. Sosyal ağ bildirimleri, reklam postaları, güncelleme duyuruları ortalığı o kadar çok dağıtmıştı ki, bir türlü aradığınızı bulamıyor, bir sürü postayı okumadan siliyor, e-posta adresinizi paylaşmaktan korkar olmuştunuz. O duruma el koydu ve size bir yöntem gösterdi. Şimdi postalarınız üzerindeki hakimiyetinizi geri kazanma vakti.

Alıcılar için Gmail

2013 yılında Gmail hesabınıza 3 yeni sekme geldi. Birincil (Primary), Sosyal (Social) ve Tanıtımlar (Promotions). Eğer isterseniz, Güncellemeler (Updates) ve Forumlar (Forums) isimli 2 yeni sekme de devreye girmek üzere onayınızı bekliyor. Tüm postalarınız sizin için özelleştirilen bir algoritma ile filtreleniyor ve bu sekmelerde gruplandırılıyor.

Hesap sahibinin kullanım alışkanlıklarına bağlı olarak değişen algoritmanın genel geçer bir deşifresi yok. Ama kendi filtrelerinizi yarattıktan sonra, gözünüzden kaçıp, arkanızdan dökülenleri toplamak üzere çalıştırdığınız bu yardımcının, e-posta deneyiminizi geliştireceğinden hiç şüpheniz olmasın.

Özelleştirilmiş filtrelerimizi bir oturuşta ayarlamayacağız. Bu biraz yaşadıkça, birlikte zaman geçirdikçe olgunlaşacak bir sistem olacak. İşe ilk olarak muhtemelen en kalabalık sekme olan Tanıtımlar’dan başlayabiliriz. Gmail, satış ve tanıtım amaçlı toplu gönderileri bu sekmede topluyor. Maalesef Gmail algoritması, henüz kişisel ilgi alanlarımızı iyi yorumlayamıyor. Sizin için önemli olan bir çok blog güncellemesi, kaçırmak istemediğimiz teklif postaları, hatta belki de fatura bildirimleri kurularla birlikte yanıyor. Siz de benim gibi blog okumayı seviyor, haberleri ilk duyan olmaktan hoşlanıyorsanız, Tanıtımlar sekmenizi kurcalayın derim.

Tanıtımlar sekmesi altında listelenen e-postalardan kaçırmak istemediklerinizi sürükle bırak hareketi ile Birincil sekmesine taşıyabilirsiniz. Mesela Sherpa Blog’dan gelen bir postanın, Tanıtımlar sekmesi altında listelendiğini düşünelim. Eğer bu e-postayı sürükleyerek, Birincil sekmesine taşırsanız, bundan sonra Sherpa’nın gönderdiği yazı haberlerine, kolayca birincil sekmeniz üzerinden ulaşabilirisiniz. Böylece takip ettiğiniz blog yazarları, sizin için önemli olan haber sitleri promosyon amaçlı postalar arasında kaybolmamış olur.

Gmail algoritmasının el attığı bir diğer alan da sosyal ağlarınız. Facebook, Twitter, LinkedIn gibi hesaplarınızdan gelen tüm bildirimler, Sosyal sekmenizde birikir. Muhtemelen bu içerikler, Gmail’in en kolay filtrelediği postalardır. Fakat insan ilişkileri bu kadar kolay çözümlenemezler. Twitter’ın takipçi önerileri ile Facebook’un en yakın arkadaşınızın doğum gününü hatırlatması, sizin için aynı kefede gruplanmayacak postalardır. Hatta o postalardan biri sizin için günün en önemli postası bile olabilir.

Sosyal ağlardaki postalarınızı ayrıştırmak için, gönderici ismi yerine içerik metnindeki kelimeleri baz alan bir filtre oluşturabilirsiniz. Mesela Facebook’dan gönderilen ve içeriğinde doğum günü yazan tüm postaları Birincil sekmenize çağırabilirsiniz.

Yukarıdaki örneklerde var olan algoritmanın yüzeysel çözümler sunduğunu söylemiş olsam da gerçekten çok duyarlı bulduğum özellikleri de var. Mesela kar amacı gütmeyen, yardım organizasyonları (Change.org, Unicef, Greenpeace) bir ayar yapmanıza gerek kalmadan Birincil sekmenize düşüyor.

Göndericiler için Gmail

Peki ya gönderen tarafındaysanız? Blog yazıyorsanız ve okuyucularınıza ulaşmak istiyorsanız? Şirketinizdeki önemli bir haberi takipçileriniz ile paylaşmanız gerekiyorsa? Ya da bir şey satıyorsanız, müşteriye ihtiyacınız varsa?

Aslında gönderdiğiniz postaların Tanıtım damgası yemesi, işleri korktuğunuz kadar kötü etkilemiyor. Hatta size çok daha optimize edilmiş bir tanıtım kanalı hazırlıyor. Çünkü promosyon amaçlı e-bültenler, günlük hayatta iş için kullanılan posta hesabının konsantrasyonunu dağıtan, rahatsız eden bir içerik olarak hissediliyor ve pek sevilmiyor. Rahatsız edici içerikler ya okunmadan siliniyor ya da üyelik listelerinden çıkılıyor. Siz üyeleriniz ile iletişim kurmaya çalışırken bir anda oturduğunuz dalı kesmiş oluyorsunuz.

Birincil postalarını okuyup bitirdikten sonra, Tanıtımlar sekmesine gelen kullanıcı ise sizin postanızı çok daha anlayışlı karşılıyor. Tanıtımlar sekmesine giren birçok insan yeni bir şey keşfetmeye ve satın almaya karşı çok daha motivasyonlu oluyor. Eğer bir pazarlamacıysanız, sizi tam istediğiniz profil ile tam istediğiniz yerde buluşturuyor. En önemlisi üyelikten çıkma oranları kayda değer bir şekilde azalıyor.

Peki ben pazarlamacı değilim. Blog yazıyorum. Haberciyim. Bir ağım var ve onu yaşatmaya çalışıyorum. Tanıtımlar sekmesi işime yaramıyor. Gönderdiğim postalar Birincil sekmede listelenmeli. Kimsenin üyelikten ayrılmak isteyeceğini sanmıyorum diyorsanız, işte size bir kaç küçük öneri.

  1. Deneme ve yanılmalar yapacaksınız. Konu üzerinde defalarca çalışmaya ve zamana ihtiyacınız var. Hazırlıklı ve sabırlı olun.
  2. E-postaların Text ve HTML dengesi o postanın nasıl filtreleneceği konusunda belirleyici değildir. Ama önemlidir.
  3. Resim de bir belirleyici değildir. Ama belli bir orana kadar.
  4. Bir arkadaşınıza yazıyormuş gibi yazın. Hitab biçiminiz, kullandığınız kelimeler, imzanız sizi ele verecektir. Şaşıracaksınız ama Gmail bunu anlayabiliyor.
  5. Mesela Call to Action kelimeleri kullanmayın. Günlük hayatta hiç kimse “Hemen tıkla”, “Fırsatı Yakala!!!” gibi kelimeler kullanmaz.
  6. E-postalarınız web sitesi gibi görünmesin. Header, banner gibi grafiksel öğeler yerine mümkün olduğunca düz yazı formatını kullanmaya çalışın.
  7. Link sayısını azaltın. 1’den fazla olmasın ☺
  8. Gönderici adresleriniz cevap yazılabilir olsun. Gmail, insanların etkileşime girdikleri adresleri tanımlayıp, onları Birincil sekmesine taşıyor. noreply@mail.com gibi bir adres kullanmayın.

Originally published at blog.designedbysherpa.com on April 15, 2015.

--

--