Tasarımda leke ve denge

Arda Arican
SHERPA Blog Bülten
4 min readMay 15, 2017

--

“Apple’ın sitesi gibi olsun istiyoruz” son dönemde tasarımcıların müşterilerinden sık sık duyduğu bir cümle oldu. Proje başlangıcında paylaşılan referans ve örnek siteler arasında www.apple.com’u görünce bir tasarımcı olarak genelde şaşırıyorum. Tabii şaşırmakla kalmayıp bu talebin nedenlerini de düşünmek lazım. Müşteriler neden içerik açısından hiçbir benzerlik olmamasına rağmen kendi ürün ya da hizmetleri için Apple’ın web sitesini örnek listesine alıyor?

Apple web sitesini genel olarak inceleyelim: Metin kullanımı açısından oldukça sade ve ağırlıklı görsellerin yer aldığı bir yapı mevcut. Eğer görselleri siteden çıkarırsak geriye sadece koca bir boşluk ve birkaç metin kalıyor. Bu haliyle pek de çekici değil doğrusu.

Tasarımda leke ve denge başlıklı bir yazıya, görsel kullanımının bu kadar önemli olduğu bir örnek ile giriş yapmamın elbette bir sebebi var. Birazdan detaylarını açmaya çalışacağım; Apple web sitesi örneğinde de gördüğümüz; lekeye göre kullanımı göz ardı edersek — ki leke, temel bir tasarım öğesi değildir — tasarımı oluşturan iki temel öğe görsel ve metin olduğu için, leke kullanımı yanlış olsa dahi bu iki öğeyi barındıran bir tasarım da nihayetinde bir tasarımdır (ve evet, başarısı epey tartışmalıdır).

Leke kavramını net biçimde anlamak için önce tasarımda denge ve dolayısıyla tasarımda boşluk konularını açmak gerekir.

Tasarımda denge

Tasarımda denge sadece görsellere değil; metin ağırlığı, renk seçimi ve kullanımı gibi tüm öğelerin bir bütün olarak nasıl kullanıldığına bağlıdır.

Göz bir şeyi gördüğü zaman incelemeye en alt kırılımdan, detaylardan başlamaz. Bir kategori ağacını düşünün; bu kategori ağacını aşağıdan yukarıya değil, yukarıdan aşağıya doğru inceleriz. İlk önce bütün olarak görür ve ana başlıktan alt kırılımlara doğru ilerleriz. Bu, sadece dijital nesnelere değil, gündelik hayatta gözümüzün gördüğü her nesneye yaklaşımımızda geçerli. Bir otomobili gördüğümüzde önce onu bir bütün olarak kavrar, sonra farlarına, lastiklerine, içindeki koltuğun kaplamasına ya da motoruna kadar detaylı olarak inceleriz.

Bu yaklaşımı aklımızın bir köşesinde tutalım ve gelelim tasarımda boşluk kullanımına.

Tasarımda boşluk

Zaman zaman benim de duyduğum bir cümle ile ilerleyelim: Arda Bey galiba sayfa biraz boş kalmış, buraları doldursak mı? (Doldurmadı.)

Tasarımda boşluk alanları, tasarımınızın nefes almasını sağlayan yegane alanlardır. Nasıl her yeri beton binalar ile çevrelenen şehirler insanı bunaltıyor ve yeşil, boş alanlara ihtiyaç duyuyorsak; tasarımda da boş alanlara tasarımın nefes alması için ihtiyacımız var.

Tekrar Apple web sitesi örneğine dönelim: Bu tasarımın bize doğrudan söylediği şey çok açık aslında; boşluk kötü bir şey değildir.

Bir tasarımda odağa almak istediğimiz her ne ise (bu bir görsel ya da metin olabilir) çevresini doldurarak onu boğmamalı ya da sıkıştırmamalıyız. İşte bu boşluklar sayesinde odakta olmasını istediğimiz şeyin öne çıkmasını sağlayabiliriz. Birbirinden farklı içerikleri ne kadar çok bir araya toplarsak bu, tasarımımıza ilişkin o denli negatif bir etki yaratır.

Basit düşünün ve yalın olun. Dengeyi oturtmaya boşluk ve kategorileme ile başlayın. Bunlara dikkat edilmesi halinde denge de zaten kendiliğinden oluşacaktır.

Görsel kullanımı ve leke

Daha anlaşılır olması için lekeyi ağırlık noktası olarak da ifade edebiliriz. Biraz daha somutlaştırabilmek için yine Apple web sitesi örneği ile devam edelim.

Bu sitede dikkat çeken bir diğer yaklaşım da şu: Görsellerin yarattığı leke baskınlığı nedeni ile daha fazla içerik kullanımına gerek kalmadan denge oluşturmak. Burada önemli olan ise görsel içeriğin nasıl kullanıldığı. Görsellerin içindeki layout yerleşimleri ve renk seçimleri ile tasarım kullanıcıyı doğru/istenen şeye ilk bakışta odaklama konusunda oldukça başarılı.

Bununla birlikte, örnek sitemizin tasarımı eğer bir ürünü ana leke olarak göstermek istiyorsa, ağırlık noktasını ve dolayısıyla kullanıcının odağını o yöne çekiyor. Kullanıcı görselin geri kalan alanına daha sonra yönleniyor. Fakat eğer görsel içinde bir metin yer alıyor ve dengeyi sağlamak için görsel sağ alanda kullanılıyorsa; metin sol alanda kullanılıyor ve görselin oluşturduğu leke baskınlığı metin lekesi ile dengelenerek bütünlük korunuyor. Böylece ilk bakışta hem görseli bir bütün olarak algılıyoruz hem de metni okuyoruz.

Sözün özü;

Görsel kullanımının önemi son dönemde giderek daha çok fark edilir oldu. Ancak doğru uygulanmadığı takdirde ortaya epey ciddi sıkıntılar da çıkıyor. Esas olan şu; tasarımda bütünlüğü sağlamak tüm öğelerin birlikte ele alınmasına bağlı. Leke ve boşluğun dengesi, bu bütünlüklü yaklaşımı uygulamayı başarmakla; bu başarı da belli başlı tasarım ilkelerine dikkat etmekle mümkün.

Kıssadan hisse:

Originally published at sherpa.blog on May 15, 2017.

--

--