Artık bir startup değiliz

Yakup Bayrak
SHERPA | DENEYİM TASARIM STÜDYOSU
5 min readJun 21, 2019

Sihirli bir kelime “startup”…

Son zamanlarda startup’çılığın her ortamda farklı bir şekilde tanımlandığına şahit oluyorum. Kurumsal bir çatı altında “startup” ile mumla aranılarak öykünülen çevikliğe atıfta bulunulurken, KOBİ’lerde heyecan, macera ve umut akla geliyor. Girişimcilik ekosisteminde ise startup, her kapıyı açabileceği düşünülen passe-par-tout gibi kabul ediliyor.

Ben oldum olası bu konuda kutbumu Paul Graham’ın Startup=Growth’ından almaya çalışanlardanım.

“Startup” is a pole, not a threshold. Starting one is at first no more than a declaration of one’s ambitions. You’re committing not just to starting a company, but to starting a fast growing one, and you’re thus committing to search for one of the rare ideas of that type.

SHERPA’yı, 2013'den bugüne “ilham vermek ve rehberlik etmek” gibi iddialı bir rotanın güzergahında seyrettirdik. Rüzgarımız olmadığında, tüm gücümüzle küreklere asıldık, koca koca (8 tane seçim ve 1 tane darbe teşebbüsü gibi) dalgalarla baş ettik. Rotada kalabilmek için (çoğu zaman ellerimiz kanasa da) ne yaptık ettik rüzgarı tekrar yakalayana kadar elde ne varsa onunla savaştık. Zor oldu…

1 Mayıs 2019'da 6. yılımızı doldurduğumuzda, aktif proje sahiplerimize gerçekleştirdiğimiz bildirimler ve bir basın bülteni aracılığıyla yürüttüğümüz kamusal iletişim haricinde, resmi dijital kanallarımızdan bağıra bağıra duyurmadığımız SHERPA hakkındaki bir gelişme, bilgilendirilenler için belki önemsiz, bizim için ise oldukça kritik ve yine bizce devrim niteliğinde bir değişiklikti: SHERPA’nın organizasyon yönetim sistemini sıfırdan tasarlamış ve yeni tasarımı kullanıma almıştık. İşte o günden bugüne “artık startup değiliz” dönemindeyiz. (Ve evet, 100. kez de olsa tekrar paylaşmamda fayda var, bizim gibi düşünenler için tasarım, sadece arayüz çizmek anlamına gelmiyor.)

Organizasyon yönetim sistemi tasarımı nereden çıktı?

Sorunun yanıtı net: İhtiyaçtan :)

Eğer ki SHERPA gibi, “Bizce artık şeffaflığı tasarlamanın günü geldi” diyebilecek kadar güvenin gücüne itimat ediyorsanız, — Webrazzi sahnesinde paylaştığımız gibi — sadece hizmet üretim sürecinizde, satış ve fiyatlamada ya da insan kaynaklarında değil, organizasyonun yönetim şeklinde de güvene ve onun öncülü olan şeffaflığa ve tabii ki delegasyona inanmalısınız. Bu inanç gücü paylaşmayı gerektirecektir. Onu korkmadan paylaşmalısınız. Karar vermeyi, var olanı değiştirmeyi, değişimin sonuçlarını göğüslemeyi, başarıyı ve başarısızlığı sahiplendirebilmeyi ve tüm bunları sistematik bir şekilde yapabilmeyi hedeflemelisiniz. İşte şimdi biz “Artık startup değiliz” derken, bunları başarmaya odaklandık, sadece “büyümek için büyümeye” değil.

Yeri geldiğinde riskli satın alma kararlarını, yeri geldiğinde uzlaşmazlıkta nihai inisiyatifi alabilmeyi, yeri geldiğinde ise daha da iyiye ulaşabilmek için her şeyi alaşağı edebilmeye cesaret etmeyi, bir takım olarak hareket ederek becerebilmeyi yeni hedefimiz addettik.

“Önce takım, sonra sistem” dedik ve tüm nedeni, niçini ile birlikte bu yeni tasarımın hikayesini onlarla paylaştık. Görüşlerini aldık. İnce ayarları tamamladık ve SHERPA Sistemi’nin Yeni Tasarımı’nı yayına aldık.

Bu sunum SHERPA takımına yeni organizasyon sistem tasarımının aktarımında kullanılmıştır.

SHERPA’nın dünü ile yarını arasındaki farkı, “Bugün, SHERPA artık daha güçlü, daha büyük, daha akıllı, daha yaratıcı. Ancak yarın, SHERPA’nın finansal & entelektüel sermayesini
ve etki alanını artırabilmesi için yeni ve daha güçlü bir sistemle yönetilmeye ihtiyacı var.
” diye özetledik.

SHERPA için bile “iddialı bir adım” attık. Farkındayız.

“Güzel, yine garip garip bir şeyler yapmışsınız. Peki uzun lafın kısası, temelde neler değişti?” diye soranlara yanıtımız şöyle oldu:

Artık 4 ana operasyon grubumuz var: Strategy & MIS, Services & Delivery, Operations Management ve Business Development. Operasyon grupları, uçaklardaki kokpitten esinlenerek bulduğumuz SHERPA Cockpit’te 3 yönetici tarafından idare ediliyor. Studio Manager Selen Şentürk, Head of Strategy & MIS Alper Gökalp ve Head of Services & Delivery Burcu Gün.

Artık SHERPA Takımı üyeleri, 3 dikey ve birbiriyle bağlantılı takımda hareket etmeye başlıyor: Production Planning, Ideation & Creation ve Research & Insights.

SHERPA Takımı ile Cockpit arasındaki bağı, iletişimi ve sinerjiyi güçlü kılma hedefini, her bir “SHERPA takımından” temsilciliklerden atadığımız, UX Producer Bora Kılıç, UX Designer Orkun Duyar, UX Researcher Şüheyda Oğan ve UX Writer Tuba Çakır’dan oluşan (yine uçuş sistemleri anolojisinden yola çıkarak bulduğumuz) SHERPA Pursers ekibi üstleniyor.

Ben, tahmin edebileceğiniz üzere Kule’yim. Artık sadece SHERPA’nın hedefine, doğru rotayla, doğru irtifada, doğru hızda gitmesi konusunda yönlendirmeler yapmaktan sorumluyum.

Peki neden kendimizi artık bir startup olarak görmüyoruz?

Eğer Paul Graham’ın kutbuna bakarak startuplığımızın konumunu bulmaya çalışırsak, 4. ve 5. yıllarımızda attığımız adımlar sayesinde, gönül rahatlığıyla hızlı ve sağlıklı büyümek için gerekeni yaptığımızı iddia edebilirim. Şimdi, artık sadece büyümeye odaklı hareket etmememiz gereken günlere geldik.

Düne kadar (henüz, kantitatif analiz sonuçlarını burada paylaşabilecek kadar şeffaf olamasak da) SHERPA’yı, dijital deneyim tasarım stüdyoları arasında ilk akla gelen üçlü içerisine (genelde 1 ya da 2. sırada olacak şekilde) yerleştirebildik. Satış performansımızı, kadroyu şişirmeden, ardışık iki yıl %50 üzerinde artırmayı başarabildik.

Şartlarını bize dayatmak isteyenlere “Yeter! Biz böyle çalışmak istemiyoruz.” diyebilme lüksüne sahip olabilecek kadar kârlılığa ulaştık.

İş modelimiz DaaS (Design as a Service) sayesinde MRR’ı olan bir hizmet sağlayıcıya dahi dönüşebildik.

Global bir tasarım stüdyosu olabilmenin ilk adımı olan uluslararası arenada hizmet verebilir hale gelme hedefini, İspanya’da IATA’ya, Güney Afrika’da Telesure bünyesindeki Hippo’ya ve (VNGRS ile birlikte) BAE’de MAF Group’a hizmet vermeye başlayarak gerçekledik. 2019 ciromuzdaki “Minimum %10 hizmet ihracatı kotası”nı çoktan doldurduk. Ocak 2019'da İngiltere’deki şirketleşme sürecimizi tamamladık. Genç yeteneğimiz UX Intelligence Engineer’ımız Oğuz Tan’ı Business Development Manager olarak Londra’ya yerleştirdik.

Tüm bunlardan önemlisi, birbirine sıkı sıkıya bağlı “en iyisini çıkartmak için çalışan SHERPA takımı”nı, şirket imkanlarını sonuna kadar zorlayarak, motive edebilmeyi, rotada tutabilmeyi başardık.

Küçük kalmayı hedefledik, küçük kaldık. Küçük kalsak da takım üyelerine atılan tüm harici kancalara rağmen kan kaybetmedik. (Bunlar yazması çok kolay, ‘benim’ ve belki sizler için de okuması çok zevkli, ancak lütfen bana inanın, gerçekleştirmesi ciddi fedakarlıklar gerektiren eylemler oldu.)

Yine düne kadar, yarınla yüzleşme zamanı geldiğinde iç sesim;

Bu hızda ve formatta büyümeye devam edersek, raydan çıkma ihtimalimiz yüksek. SHERPA’nın aynı kalitede iş çıkarmaya devam edebilmesi zor. Atılacak bir sonraki adımın fırsat maliyetini tolere edebilecek bir makro sosyo-ekonomik ortama da sahip değiliz.

diyip durdu. Korkunun ecele faydası olmadığından, SHERPA’nın yeni sistemle yarınlara hazırlanması şart gözüküyordu.

Dün hal böyleyken yarını ve startup olmanın dayattığı büyümeyi, unvanın ağırlığını sırtımızdan atarak farklı şekilde yorumlamak istedik:

  • Sadece “sayıca büyümeyi” hedeflemeden...
    Yeni bir sistem tasarımı ile aynı sayıda kafayı daha az bölünerek, odağı kaybetmeyerek çalıştırabileceğimiz bir üretim döngüsüne sahip olarak...
  • Etki alanımızı genişletmek için çalışarak…
    Verimli ve sonuç odaklı bir iletişim stratejisiyle SHERPA’nın yetkinliklerini sadece Türkiye’de değil, Londra’daki yeni stüdyomuz sayesinde önce Orta Avrupa ve Birleşik Krallık’ta sonrasında da tüm dünyada saygı görür kılarak…
  • Uzlaşamadığımızda oyuna küsmeyerek…
    Zor kararlar verilmesi gerektiğinde, hepimizin aynı anda “tamam” dediği ortak noktaya gelemiyorsak, çoğunluğumuzun destek verdiği kararın gerekliliklerini yerine getirmek için egolarımızı birbirimize kalkan etmeden, bir bütün olarak çarpışarak…

Peki hedef nedir?

Gerçekçi olayım, önümüzde ilerlenebilecek 3 potansiyel yol var:

  1. Halihazırda direkt veya endirekt yollarla bizimle temasa geçen global danışmanlık firmalarından birinin içerisine katılarak gidilecek olan
  2. Kendi SaaS’ını, SHERPA gibi ülkenin birlikte en iyi çalışan ürün yönetim takımının vereceği güçle roketlemek isteyecek Türk ya da global bir teknoloji firmasına dahil olarak ilerlenebilecek olan
  3. İnovasyona devam ederek, her adımda biraz da özgünleştireceğimiz SHERPA’nın tarzıyla ilerlenecek “Türkiye’den çıkmış en başarılı dijital deneyim tasarım stüdyosu” yolu

Yol hangisi olursa olsun, kesin olan ise şu: Her ne yaparsak yapalım, takip edenlere ilham verecek ve rehberlik edeceğiz. Eğer sabredip buraya kadar okuduysanız, yeni nesil bir Türk şirketinin sessiz sedasız gerçekleştirdiği devrime şahit olmuşsunuz demektir. İyi ki varsınız. Bunu tek başımıza gerçekleştiremezdik.

Yakup

--

--