Geçmiş Yaşamları Hatırlamanın Önemi
Hatırlamayı hatırladığınızda veya öğrendiğinizde kendi içinizden açabileceğiniz (felsefe, yetenek, keramet, aydınlanma, şifa, bilgi, yöntem, teori, pratik ve diğer bütün biçimleriyle) hakikatler; kapalı kapılar ardında para vererek ya da yıllarca kendinizden bu konularda üstün olduğunu düşündüğünüz birisine biat/hizmet ederek öğrenebileceklerinizden çok daha fazladır.
Çünkü Dünya’ya gelmeden çok evvelinde bu tür konularda zaten Üniversiteler gibi eğitim ve araştırma kurumlarında yüzyıllarca sürede olgunlaşarak kesin doğruları saptanmış akademik geleneklerin mevcut olduğu gezegenlerde yaşadık. Çok daha iyisini gördük, hem bilgi olarak hem uygulama olarak.
Böyle gezegenlerde hepimizin zaten yetenekleri doğal olarak mevcut oluyordu ve bunun nasıl kazanıldığı ve tekamül süreci de akademik literatürlerde çokça kez işlenmişti.
Siz gönlünüzü ve ruhunuzu temiz tutup disiplinli bir şekilde hatırlamaya devam ettiğinizde zaten Ebedi Hafızanızdan ulaşabildiğiniz İçsel Bilginizin içinde bugün genele yaygın şekilde karşınıza çıkan kitaplarda veya eğitimlerde mevcut bulunan bilgilerden çok daha üstün niteliklere sahip bilgilerin bulunduğunu görebilirsiniz. Eğer Tanrı ile gönül bağı yapıp doğru bir şekilde hizmet ederseniz Tanrı ilmini bereketiyle doğrudan paylaşır.
Siz samimi iseniz Tanrı nasibinizi kendisi bizzat veya vekilleri aracılığı ile sizden sizi zora sokacak bir karşılık talep etmeden ulaştırır. Herkes bir şekilde yeterli geçimini sağlamalı ama bunun yolu bence başka.
Şu anda bu konular Yüksek Öğretime dahil değildir ve bu yüzden Devlet veya Özel kurumlarda maaşlı çalışabilecek Sağlık Bakanlığından onaylı bir profesyonellik mevcut değil. Bence hedefimiz bu olmalı.
Bu yüzden bu konulardaki gizli-saklılıklar bütünün hayrına değil perakendeciliğe, göz-boyamaya ve Din üzerinden güç kazanan emperyalizm ile faşizme yaramaktadır. Çoğu hatırlamayan hocalar bir nebze bilgisini ve gücünü aktarabilir ama gücünü nasıl elde ettiğini bilmez, bildiğini düşündüğü ise yanlış anlamadır. Ama çoğuna bakın öğrencileri kendilerinden daha güçlü olmaz, bu dejenerasyona sebep olur.
Ancak kamuya açık kesin Profesyonel Standartlar Belirleyen bir Akademik Eğitim ve Araştırma geleneği olduğu zaman her zaman öğretmenler öğrencilerinin kendilerini geçmesi için uğraşır.
Bu daha önce yaşadığımız başka gezegenlerde yapılmıştı zaten. Bu kurumlarda bir Şifacı / Simyacı en az Dünya’daki bir Pratisyen/Uzman Doktor veya bir Avukat/Hakim/Savcı kadar diploma / mesleki yeterlilik izni almak için emek gösteriyordu.
Özellikle bu konuları meslek haline getirmiş kişiler hatırlamıyorlarsa aslında Kundalini/Kutsal Ruh ile doğru disiplinle çalışmıyorlardır. Çünkü Kundalini/Kutsal Ruh kıyam ettiğinde hatırlatır ve her kişiyi ilk önce kendi seviyesine taşır. Bazı hocaların etrafında ebedi açıdan kendilerinden çok daha üstün seviyede öğrenciler varken yetilerinin sömürülmesine veya kısıtlı kalmalarına da şahit olabiliyoruz. Bunun bir çok helal yolu olduğu gibi haram yolları da olabiliyor.
Örneğin bazı kişiler tarihin bir yerinde psişik yetilerini kendilerini Melek, Dost veya Zararsız gösteren iblisler veya ifritlerle anlaşma yaparak elde ediyor ve konunun Asıl Hakikatlerini merak edip itina ile gözlemleyerek incelemiyor. Bazen bu anlaşmaları yaptıklarını dahi hatırlamayabilirler araya ölümler ve ömürler girer ama anlaşmaları ve dürtüleri yine de kalır. Varlıklar başkalarının yeteneklerine dair genetik bilgiyi de doğrudan veya dolaylı yollarla kendine işletebilir.
Ancak bazen de kişi özellikle bu tür yetenekleri açabilen soy ve sülalelere doğmayı tercih eder. Yeniden doğum için anne rahmine girerken adaylar arasında şiddetli rekabetler olabiliyor bu tür ailelerde.
Hayat Hakkı olan Şifa İlmi hiçbir uygar gezegende sadece ebeveynden evlada geçmez, hiçbir uygar gezegende sadece kısıtlı kapalı-devre grupların elinde kendi kıstasları ve menfaatlerine göre seçtikleri kişilerle paylaşılmaz. Her İnsan’ın içinde akan Hayatta Şifa faziletleri vardır. Tanrı’nın hikmetinin sınırını biz göremediğimiz yerde kim bu çağda bu konuları tekeline alabilir? Böyle kişilerin öngöremediği o kadar çok sorun var ki…
Şifa yeteneklerinizin açılması için temelinde Tanrı’dan gayrı kimseden bir Enerji uyumlaması almak zorunda değilsiniz. Talep edin ve gözlemlerseniz akmaya başladığını görürsünüz. Zili çalana kapı açılır. Ancak bilgi konusunda birbirimizin ve kültürlerimizin deneyim ve birikimlerine bağlıyız. Birbirimize yine öğretmemiz gerekir.
Şifa ve Simya dahilindeki konular Sağlıklı Gezegenlerde İlköğretim Hayat ve Sağlık Bilgisi dersinde başlıyordu. Sağlığın Ruh ile ilişkili olduğunu bildikleri yerde herkesi sağlıklı tutmanın mümkün olduğu bu şekilde görüldü. Kimse eksik kalan İlköğretim bilgisini sizden esirgememeli. Bu yüzden maaşlı çalışabildiğim bir kurum Türkiye’de olmadığından ben de gönüllü olarak bu işi yaptım.
Bu Dünya’nın karanlığından kaynaklı şu anda bu disiplinlerdeki bilgilerin uygulanışı, eğitimi ve öğretimine dair bir takım alışkanlıklar oluşmuş ve meşru görülüyor, ancak sağlıklı bir bilimsellik mevcut değil daha. Burada Tapınaklar, Kiliseler ve Camiler üzerinden Halkları kontrol etmek isteyenler kendi vekillerini ehil emin göstermek için Allah vekili Şifacıları Kara Büyücü Cadı diye mimleyip yakalayıp, işkence edip idam ederken kendileri kara büyünün krallara yakışanını yaptılar.
Ruhsallık ebedi bir konudur, ebedi yaşamınızın önemli noktalarını hatırlamadan kendinize yeterli saygı duymazsınız. İlgi ile tanımak Sevginin en önemli gerekliliklerindendir.
Hatırlamadan mirasınızı ve çeyizinizi ne kadar açabilirsiniz.
Hatırlama yani Zaman’da geri gitme anlamıyla Namaz böyle bir şarttır. Kaderden ve Ahiretin belirsizliğinden kendiniz belirlediğiniz ölçüde emin olursunuz.
Kendinizi bu şekilde inceleyip tanıyıp bildiğiniz zaman telepati gibi psişik yeteneklerin aslında çok doğal olduğunu ancak bir bebeğin görmeye, duymaya ve konuşmaya başlaması gibi bir süreçte açıldığını ve geliştiğini de şahit olabilirsiniz.
Hiçbir varlıkla anlaşma yapmanıza gerek yok. Ölmüş bir sevdiğinizle iletişim kurma arzunuz da telepatinizi açma yolculuğunuzu başlatır.
Hatırladığınız zaman tövbeniz kabul olur. Çünkü tövbe hatanın doğruya çevrilmesi, oluşan zararın telafi veya tazmin edilmesini içerir.
Hatırladığınız zaman yaralarınız şifalanır. Nerede neden nasıl yaralandığınızı görmeden ne kadar şifalanabilirsiniz?
Hatırladığınız zaman hayatınızdaki her kişi ve olayın sizin Ebedi Yaşamınızdaki yeri belirgin olur, herkesle yaşadığınız her deneyimin arkasında Ruhunuz için önemli olanın ne olduğunu daha iyi görebilirsiniz. Aileniz, arkadaşlarınız, dostlarınız, eşiniz, sevgiliniz, komşularınızla yaşanmış geçmişinizi bilmek hayatınızdaki her ilişkiyi anlamlı kılar.
Hatırladığınız zaman Ruhsallık ve İlahiyat hakkındaki ufkunuz genişler ve düşünceleriniz edinilmiş inançlar üzerine mantık yürütmenin ötesine geçip hakikatlerden emin olmaya başlarsınız.
Hatırladığınız zaman adalet gelir. Çünkü nerede Kul Hakkına nerede Tanrı Hakkına girildiğini hatırlayarak görebilirsiniz.
Hatırladığınız zaman tekrarı bırakır ve yolunuzu açarsınız.
Hatırladığınız zaman yürüdüğünüz yoldan emin olursunuz.
Bir bacağınız birinden daha uzun/kısa ise çölde arkanıza bakıp adımlarınızın doğrultusunu görmezseniz, sürekli çember çizer, boşuna enerji ve zaman kaybeder, susuz kalır ve seraplar görmeye başlarsınız.
Aydınlanmak ve Özgürleşmek için hatırlayın…
Hatırlamak için gerekli önhazırlıklar (Dikkat-Hafıza-Şifa-Sezgi yetilerinin açılması, gerekli Rukye ve Şifa çalışmaları vd.) ve manevi eğitim-rehberlikler Fizik Ötesi Şifahane üzerinden uzaktan ve ücretsiz olarak bizzat Tanrı ve doğrudan icazet nasip olmuş ehil, emin ve gönüllü Şifacılar aracılığı ile yapılmaktadır.
Doğrudan hatırlayamadığınız durumlarda Rüyalar yoluyla da hatırlayarak başlayabilirsiniz ve sonra doğrudan hatırlamaya geçebilirsiniz.
Regresyon sürecinde ilerlerken manevi rehberlik almanız kademeli bir şekilde kolaylaşır çünkü Hafıza, İmgelem, Düşünce ve Sezgi birbirinden ayrışır ve hepsi ayrı ayrı temizlenip durulaşır. İlk aşamalarda Tanrı’nın bizzat kendi üzerine düşen sorumluluklarını üstlenmesi için O’na ve Vekillerine müdahale etmesine izin vermeniz çok önemlidir.
Böylelikle hem Tanrı ile hem de icazetli rehber/şifacılar ile gösterdiğiniz özenle doğru orantılı empati, vizyon-durugörü, duruişiti ve telepati gibi sezgiler yoluyla iletişim kurabilirsiniz.
