İnternetin Geleceği

baran ak
SorbusIT
Published in
3 min readOct 31, 2016

Akademik çalışmalara göre internet, bilgisayar sistemlerini birbirine bağlayan elektronik iletişim ağıdır.

Belki üniversitede “internet nedir?” sorusuna verilebilecek bir cevabın girişi olabilir ama yetersiz.

Kanada’lı yazar Cory Doctorow tam olarak istenilen tanımlamayı yapıyor “İnternet, zamanımızdaki tüm soruların cevabıdır”.

Günümüzde internet iki bilgisayar arasındaki iletişimi değil, herşeyi kapsayan bir çözümdür, yanımızdan ayırmadığımız cep telefonları ile evdeki düdüklü tencere arasında olan iletişime kadar.

Dünya nüfusunun yüzde 1'i 1995 yılında internet kullanmaktayken, şu an yüzde 40 ‘ı internet kullanmaktadır.

Yaklaşık 3 milyar kişinin internet erişimi var. Bu kitle her gün sayısız amaçla internet kullanıyor ve veri alışverişi yapıyor.

Dünya Ekonomik Forumu’na göre internetteki veri büyüklüğü her yıl bir önceki yıla nazaran yüzde 40 oranında büyümektedir.

Daha da çarpıcı olanı internetteki verilerin yüzde 90'ı son iki yılda oluşmuştur.

Her anımızı paylaştığımız sosyal medyadaki hareketlerimiz, eve gelip online siparişini verdiğimiz pizza, blog yazıları veya haber sitelerindeki içerikler gibi tüm veriler interneti oluşturmaktadır.

Her adımımızın dijital bir izi var ve bu izler veri olarak tüm dünyaya sunulmaktadır.

Yazımın başında dediğim gibi artık düdüklü tencerelerin bile internet erişimi var.

Dünya’nın önde gelen araştırma firmalarından Gartner’ın araştırmasına göre yaklaşık 5 milyar alet internet aracılığıyla birbirine bağlıdır.

Bu aletleri arabalar, bilgisayarlar, cep telefonları, buzdolapları, kol saatleri, düdüklü tencereler vb. oluşturmaktadır.

2020 yılında bu aletlerin sayısı 25 milyarı bulacaktır.

Artık düdüklü tencereler ninemin bakır tenceresi değil, onların da bir kimliği var, onların da dijital hayatta bulunmaya hakkı var.

Buna bir isim verdiler “Nesnelerin İnterneti” veya İngilizcesine de “Internet of Things(IoT)” dediler.

Nesnelerin İnternet’i konusu leb-i derya, ne bir paragrafla ne de bir sayfa yazı ile anlatılabilir.

Bunu yeni bir teknoloji veya yeni bir araştırma dalı şeklinde nitelendirmek en doğrusu olacaktır.

Nesnelerin İnterneti’ni en kaba şekliyle anlatmak istersek, bu teknoloji aracılığıyla örneğin cep telefonlarınızdan evinizdeki kombinin derecesini iş yerinizdeyken ayarlayabilirsiniz veya bileğinize taktığınız aparatlar ile gün içindeki tüm aktivitelerinizi kayıt altına alabilirsiniz veya uzaktan erişim ile evinizdeki ocağı kapayabilir ardından da düdüklü tencerenizin havasını alarak yemeğinizi eve gelmeden hazır edebilirsiniz.

İşin boyutu buralara gelince kontrol de bir o kadar güçleşti.

2016 Ekim ayında Abd’de bir siber saldırı gerçekleşti, ülkenin yüzde 78'inde internet kesildi ve milyonlarca dolar zarara uğrattı.

Saldırıya uğrayan siteler arasında Spotify, Twitter, Netflix, Reddit gibi devler vardı.

Günümüzde siber saldırılar sıkça denenmekte ve bunlara karşı önlemler alınmaktadır, fakat bu saldırının neden önüne geçilemedi?

Çünkü bu saldırı yalnızca bilgisayarlar tarafından yapılmadı bu sefer işin içinde düdüklü tencereler de vardı.

İnternete erişimi olan buzdolapları, kombiler, saatler, tencereler vb. tüm aletler hackerlar tarafından internet aracığıyla kontrolü ele geçirildi ardından saldırı gerçekleştirildi ve başarıya ulaştı.

Yaşadığımız son örnek internetin ne boyutlara geldiğini çok iyi özetliyor.

Dünya’nın en büyük teknoloji firmalarından Cisco Sistem’in 2010 yılındaki araştırmasına göre internet dünyasının geleceğini henüz internetle tanışmamış 3 milyar kişinin şekillendireceği düşünülmektedir.

Cisco’ya göre bu 3 milyarlık kitlenin, hali hazırdaki milyarlarca kullanıcıdan çok farklı olacağı düşünülüyor.

Gelecekte altyapının internete olan talebi karşılayamacağı, artan siber saldırılara yeni ve çok pahalı alternatiflerin geliştirileceği, küresel iş modelleri ve ulusal politikalar eski yapısıyla devam ettiği takdirde çökebileceği ve başarısız olabileceği üzerinde duruyorlar.

İnternet akıl almaz bir hızla büyüyor, hayatımızın her anını içine almaya başlıyor ve değişime zorluyor.

Hangimiz 2009 yılında 330 milyon kullanıcısı olan MSN Messenger’ı arıyoruz? Artık kullanımda bile değil.

Teknoloji trendlerini araştıran CB Insights’a göre teknoloji firmalarının yüzde 80’inden fazlası kurulduktan kısa bir süre sonra kapanıyor ve kapanan bu firmaların yüzde 70'ini internet şirketleri oluşturuyor.

Kurumsal yapılar bu hızlı değişime ayak uyduramıyorlar.

Google yöneticisi Eric Schmidt, ‘İnternet yok olacak. İnternet yakın gelecekte her an her yerde olacak ve böylece gözden kaybolacak’ açıklamasında bulunuyor.

Kuşkusuz internet geleceğimizde hayatımızın tam merkezinde olacak.

Beraberinde pek çok yenilik getirecek, pek çok alışkanlıklarımızı da değiştirecek.

Bunu şekillendiren ve geliştiren biz insanoğluyuz.

Yeni bir dönem içerisindeyiz ve tüm değerlerimizi yeni anlamlarla tekrardan yazıyoruz.

--

--