Etkileşim, Değer ve Pazarlama Karması

Sosyal medyada marka yönetimiyle ilgili çok temelde, bir çok kişinin duyduğu üç anahtar kelime bulunmaktadır. Etkileşim, değer ve pazarlama.

Sosyal ağlarda yaptığımız iletişimin bir karşılığı olmalı değil mi? Peki bu karşılığı nasıl ölçebiliriz? Yayınladığımız iletilere olumlu ya da olumsuz bir cevap gelmesi diyebilir miyiz? Sosyal medyada hedefimizde olan kullanıcıların dikkatini çekmek diyebilir miyiz? Ya da bunların hepsi….

Nasıl mı?

Etkileşim: Sosyal medyada insanlarla etkileşime geçmek, potansiyel müşteri sayılabilecek insanlara marka hakkında bilgiler vermek ve gelen sorulara cevap vermek etkileşim olarak kabul edilmektedir. Tabii bu işin en teknik anlatımı. İnsanlar sosyal medyada bir anlamda “sosyalleşirken” bir yandan da almak aradıkları bilgiyi ve faydayı görmek istiyorlar.

Artan rekabet müşteriye “aynı maliyetle daha iyisi neden olmasın?” dedirten cinsten…O yüzden markaların işi zor. Aynı alanda, aynı anda mevcut ve potansiyel müşterisini hem memnun etmeye çalışıyor hem de onların dikkatini çekerek daha fazla ürün ya da hizmet satmak istiyor.

İşin ironik tarafı da burada başlıyor… Çünkü sadece ürün tanıtımı veya ürün satmaya yönelik olarak sosyal medya kullanımı başarılı bir sosyal medya etkileşimi değildir.

Hem kendinizi, hem ürünlerinizi anlatacaksınız ama bu reklam gibi olmayacak… Çünkü reklamla erişim bambaşka bir amaca yönelik yapılan çalışmalar.

Facebook ya da Twitter’daki potansiyel müşteriler, insanlarla etkileşime geçmek için bu mecralarda bulunmaktadır. Peki biz nasıl insan olacağız? Ya da sözü dinlenen bir insan gibi buradaki hedef kitlenin dikkatini çekeceğiz?

Tabi ki onların anlayacağı dilde ve dinamiklerle içerikler üreterek… Özetle insanları etkilemek, onlarla karşılıklı iletişim kurmak bu işin temel amaçlarından biridir ve hiçte dışarıdan gözüktüğü kadar kolay değildir.

Değer: Sosyal paylaşımlarla takipçilere katma değer katacak aktivitelerdir. Firma kendi sektörüyle alakalı bilgiler barındıran bir blog sayfası oluşturup, konuların başlığını sosyal medya aracılığı ile paylaşarak takipçilerini bilgilendirilir. Blog üzerinde verilen bilgiler de ürün satışına yönelik olarak satış yapılan web sitesine yönlendirilir. Bu da aslında bir değer yaratma sürecinin çok teknik anlatımıdır.

Yukarıdaki cümlenin özü; aslında hedef kitleye, bırakın hedef kitleyi insanlara, insanlığa bir değer katmamız gerektiğini göstermektedir. Bu bilgilendirmek olabilir, doğrudan rasyonel olarak faydalanabilecekleri bir konu olabilir. Ya da onları eğlendiren daha duygusal bir fayda olabilir…

Bir değer yarat… İnsanlar için değerli ol…

Pazarlama: Sosyal medya gerçekte bir reklam platformu değildir. Bu platformlardaki trafik ve yoğunluk, sosyal medyayı şirketlerin ürünlerinin reklâmlarını yapabildiği bir platforma dönüştürmektedir. Firmalar promosyonlarını, marka ile ilgili haberlerini sosyal medya üzerinden paylaşmaktadır. İlk başlarda reklam mecrası gibi gözükmeyen sosyal ağların geldiği son durum aslında bal gibi bir reklam mecrası haline olduklarını göstermektedir.

Tabi burada Facebook, kullanıcısına gösterdiği yoğun ilgi ve hassasiyetle reklam gelirlerini günden güne arttırsa da, kullanıcıyı rahatsız edecek herhangi bir uygulamadan da ısrarla kaçınmaktadır. Ancak tabi ki reklam bu ağların geçim kaynağıdır.

Yani bizim üreteceğimiz içerik ücretini ödediğimiz takdirde mecrada yer her şekilde yer alacak ve daha fazla insana ulaşacaktır ama klasik bir reklam kafasıyla yapılırsa “etkileşim” sağlamayacaktır. Bu şartlarda yapılan iletişim, gerçekleştirilen aksiyonlarda ciddi anlamda bir sosyal pazarlama hikayesine ihtiyacımız vardır.

Neden mi? Çünkü sosyal medya kullanımında süreklilik çok önemlidir. Sosyal medya kullanmaya başlayan firma, bir süre her gün paylaşım yaptıktan sonra 1 hafta ortalıkta görünmediğinde yarardan çok zarar görecektir. Çünkü bu alan insanların yaşadığı ve sürekli içinde olduğu bir dünya! Siz markanızla bir girip bir çıkarsanız bu alanda başarı hikayesi anlatmanız mümkün değil!

Çünkü artık bir ürünü somut faydalarıyla bir müşteri kitlesine anlatmaktan çok daha iyisine, çok daha yaratıcısına ihtiyacımız var.