Çizime Giden Yol

Caner Demircan
STANDART
Published in
4 min readAug 25, 2017

“Bu işin doğrusu budur, böyle yapılır” demeyi seven biri değilim. Aksine dünyaya amatör gözle bakıp bulduğum her örnekten; “ne öğrenebilirim, bana ne katabilir?” derdinde oldum hep.

Yanlış yapılmış bir iş bile, -neden yanlış olduğunu fark edebiliyorsanız- bir şeyler öğrenmek için fırsattır. Konu sanatsal bir ürün olunca, doğru ya da güzel olarak tanımlanan şey daha da göreceli olduğu için, bir tek doğruyla karşılaşmayız zaten. Teknoloji yerinde durmayacak, yeni teknikler türeyecek mutlaka ama, ben yine de şu an için çizimlerde kendi kullandığım yöntemleri, kısaca anlatmak istiyorum.

Çizeceğiniz şey her ne olursa olsun önce içinize dokunmuş, sempatinizi kazanmış olmalı. Aksi olursa hocanın verdiği ödevi zorla yapan çocuk durumuna düşersiniz ve ne siz yaptığınız işten keyif alırsınız ne de yaptığınız işe bakanlar.

Rakip futbol takımlarının taraftarı arkadaşların; “bizim takımla ilgili de bir şeyler çizsen?” taleplerini reddetme sebebim budur.

Basit gibi gelebilir ama yaptığınız işi sevmiyorsanız, hiç başlamamak zaman kaybını önler.

Diyelim ki güzel bir fikir bulup bunu nasıl kağıda dökmeye karar verdiniz. Dijital ortamda paylaşılacak bir işe başlasanız bile, önce klasik yöntemle başlamak, işi daha iyi kurgulamak için avantaj sağlar. Kağıt kalemle karalama yapmak; yazmak-bozmak, ekrana göre çok daha hızlıdır. Daha hızlı düşünme imkanı verir.

Bu yüzden bir kağıt kalem alıp başlamanızı öneririm. Yapacağınız çizimin içerisinde insan yüzü ya da benzeri detay gerektirecek işler varsa, bunları resme bakarak çizmekte fayda var. Bu amaçla Google görselleri çok sık kullandığımı söyleyebilirim.

Çizimin ana hatları oluştuktan sonra, silginize biraz iş düşebilir.

Çünkü; kağıda ne kadar hatasız bir çizim dökülürse, bilgisayarda devam edilecek iş de o kadar işlenmeye hazır durumda olacak.

Normalde bu işi önce kurşun kalemle yapıp, sonra üzerinden mürekkeple geçip, daha sonra tarayıcı vasıtası ile bilgisayara aktarmak tavsiye edilir. Ama ben biraz tembel, biraz da aceleci olduğum için; direk kurşun kalemle yapılan işi tarayıcı bile kullanmadan, telefon kamerası ile fotoğrafını çekerek bilgisayarıma atıyorum.

Çizim artık bilgisayara bir şekilde taşınmış durumda. Bilgisayarınızda Photoshop’un herhangi bir versiyonu yüklü ise, bir sonraki aşamaya geçebilirsiniz. CS kaç olsun diye boşuna sormayın, çünkü Photoshop’ta; araç, fırça, silgi ve kullanacağınız tüm özellikler, 10 yıl önceki sürümünde de var.

Bilgisayar faresi kullanarak Photoshop’ta bir şeyler çizmişliğim var ama, böyle bir eziyeti hiç tavsiye etmem.

Kolaylık sağlaması açısından grafik tablet yardımıyla devam etmeniz gerekecek.

Hangisi daha iyidir bu grafik tabletlerin derseniz;-Lapazz marka grafik tablet kullanmışlığım da var, onda da sorun yaşamadım ama- Wacom’u öneririm.

Öyle büyüğünden alayım da daha çok işime yarasın düşüncesine girmeyin, eliniz alıştıktan sonra en küçük ebatta olanı da işinizi görecek.

Photoshop’ta yeteri kadar büyük (mesela bu örnekteki dosya 150 pixel/inch çözünürlükte ve en-boy boyutları 30 cm) yeni bir dosya açın ve tarattığınız ya da fotoğrafını çektiğiniz çiziminizi bu dosyaya atın.

Yeni bir katman açın. Bu katman “çizgi” katmanınız olsun. (Eğer benim gibi tembellik etmeyip de mürekkeple elde çiziminizi olgunlaştırdıysanız, bu kısmı atlayıp renklendirmeye geçebilirsiniz.)

Çizgi katmanınızda altta görünen çizimin daha temiz halini tekrar Photoshop’ta çizeceksiniz.

İlkokulda çizmek istediğiniz -ama çizemediğiniz- bir resmi cama koyup da üzerine resim kağıdı koyarak arkadan gelen ışığın yardımıyla kopya çekmişliğiniz varsa bu da tam olarak aynı şey.

(Fırça boyutu olarak ben 8'i kullandım) Çizimi yaptıktan sonra, kurşun kalemli çizimin olduğu katmanla işiniz bittiği için, o katmanı kapatabilirsiniz.

Çizim aşaması tamamlandıysa renklendirmeye geçebilirsiniz. Şimdi yeni bir katman daha açın ve bu da “renk” katmanınız olsun. (Photoshop’ta çalışmaya alışık değilseniz, ilk başlarda bu katmanları seçerek çalışmayı unutacaksınız. İş stresle savaşa dönüşecek. Sabır…)

Renk katmanınız; çizgi katmanının altında olmalı ya da renk katmanınızın görünümü, normal yerine “multipy” veya “overlay” olmalı ki; boyama yaparken çizgilerinizi de görmeye devam edebilesiniz.

Boyarken her kısım için farklı türden fırçalar kullanabilirsiniz. Yüz boyarken benim en sık kullandığım “air brush soft round”. Yüzdeki çil ya da kirli sakal benzeri detaylar için daha sert “splatter” isimli bir fırça da mevcut.

Silgiyi daha az kullanmak ve vakit kazanmak için, boyama yapmadan önce boyamak istediğiniz alanın etrafını “Lasso” isimli araçla seçip, daha sonra boyamaya geçebilirsiniz. Boyanız seçilen alanın dışına taşmayacaktır.

Boyama yaparken pratiklik sağlayacak başka bir araç da “eyedropper”. Eğer çizdiğiniz şeyin bir fotoğrafı bilgisayarınızda mevcutsa, o fotoğrafı da Photoshop’a alın ve renkleri bulma aşamasında size kolaylık sağlaması için kullanın.

Çizimde ışık ve gölge oyunlarını nasıl yapacağınız, kaç katman kullanacağınız tamamen sizin tercihinize kalmış. Zamanla yeni özellikler keşfedeceksiniz. Denemekten çekinmeyin.

Son olarak, internet acımasız bir dünya, çizimlerinizi hiçbir kaynak göstermeden kullanmak isteyenler olacaktır. İmzanızı atmayı unutmayın.

Boyama teknikleri ayrı bir yazının konusu olabilir. Genel olarak adımlar ve birkaç ipucu bu şekilde. Deneyecek olanlara şimdiden kolay gelsin.

--

--