Merhaba, beni Faik Tribünü’nden bilenler biliyor ama bilmeyenlere de şunun sözünü verelim; Harry’nin ayak izlerini ve formatını takip edeceğime, Premier Lig kurallarına ve oyunun güzelliğine sahip çıkacağıma söz vererek; futbolun romantikliği yanında, gerçeklerini de göz ardı etmeden kafanızı ütüleyeceğim sayın StandArt dergi severler. Şimdiden hatalarım için “affola’’…
MANCHESTER CITY-3 BURNLEY-0
Yazıların adetidir, power ranking de olsa her zaman liderden başlanır. Biz ise her zaman “en iyi’’ futbolu oynayandan başlayalım. Pep’in uzun zaman sonra güler yüzünün başlıca sebebi olan, DeBruyne önderliğinde Manchester’in mavilerinden…
Ağır favori maçlarının anlatımı da, tanıtımı da zordur. Maçı kanalın en iyileri Orkun Çolakoğlu ve İbrahim Altınsay üstlenmiş, tanıtımı yaparken de “gol yemeyen Burnley’’ üstünden yürürlerken, bahisçiler çoktan handikapları basmıştı bile ancak maç hiç de City severlerin istediği gibi başlamadı.
Buraya bir virgül koyup, Londra’nın mavilerine gidip, Conte’nin kendi takımı ile alakalı maçtan evvel dediklerini paylaşmak isterim, bu yazının sonunda da Pep demecine dikkat!
“7 günde 3 maç yaptık….’’
Bu sözlerin sonunda Conte yüzünü öyle ekşitti ki, Türkiye’de son zamanlarda oluşmuş, “haftada 3 maç oynamaya alışacaksın’’ palavrasına güzel bir pas attı. Kadrolarından 3 elit takım çıkabilecek, her sene Nisan-Mayıs gören bu takımların bile Şampiyonlar Ligi maçlarından sonra düşen tempolarını görüp, “3 günde vücut kendini yeniler, yapacaksın’’ diye insanların beynine sokulmuş, mental her şeyi çöpe atan koca yalanı göstermek için bu sözler ve maçlar en güzel deliller bizim için. Bu maçlar için söylenecek doğru kelime “kazanacaksın’’ değil ‘’kazanmayı bileceksin’’ dir…
Bu tempo düşüklüğü ile bağlantılı olarak ligin en “formda’’ takımı City bile Burnley’e akan oyunda gol atmakta zorlandı.Sadece Bernardo Silva değişikliği ile omurgasını bozmadan oynayan Pep bile zaman zaman kulübeden fırlayarak aşırı tepkiler vermek zorunda kaldı, ta ki o Bernardo Silva 30'da hocasını değil ama hakemi az da olsa yanıltıp, penaltıyı gösterene kadar. Aguero penaltıyı yaptı, 73'te Otamendi yine duran toptan 2'yi yapıp fişi çekti.
“İlk yarı yavaş oynadık ama Şampiyonlar liginden sonra bu normal. Oyunu kontrol ettik, hep aradık, müthiş bir ikinci yarı ile kazandık’’
Pep maçtan sonra bunları söylerken takımı %77,9 ile topa sahip olmuş, hedefi bulan 10 şut çekmişti. Yine 962 kere topa dokunmuş, maçı da yorulmadan uzak ara kazanmıştı.
Pep kesinlikle ve kesinlikle “alışacaksın kardeşim, vücut 3 günde toparlar beee’’ demedi!!!!!
TOTTENHAM-4 LIVERPOOL-1
Pochettino mucizeler yaratmaya devam ediyor. Ligin sonunda esas mucizeyi yaratır mı bilinmez ama şu anda yaptıkları bile övgüye değer. Hafta içi Madrid’den alnı açık çıkıp, hafta sonu artık “evi’’ denilebilecek Wembley’den gururla yürüdü Arjantinli. Bu hafta United’tan çıkaracağı puanlarla rüyayı yüksek sesle destekleyebilir mi, göreceğiz.
Marşlarında “asla yalnız yürümeyenler’’ tarafında ise değişiklik yok. Kocaman bir defans ve artık üzerlerine çökmek üzere olan “özgüven’’ problemi! Romantik futbol akımının dahi çocuklarından Klopp, artık İngiltere’de topun ağzında!
Maçtan sonra dedikleri ise medyada alay konusu oldu;
“Ben olsa idim, Harry o topu alamazdı. Ayağımda spor ayakkabılarımla sahada olsam bile o golü atamazlardı’’ diyen Klopp, sezon başı ne yapıyordu, bayağı merak konusu!!
Pochettino’nun takımı çok zorlandı demek yanlış olur. Sadece ve sadece 2 faul yapıp, 3 korner atıp maçın kontrolünü hiç kaybetmeden işi bitirdiler. Mevcut faul sayısı, Liverpool’un halini ortaya açıkça koyuyor. 14 şuta izin veren Pool defansı, bilindiği üzre 4'ünü de kalesinde gördü zaten. Bu gollerle de, 1964–65 sezonundan beri en çok gol yedikleri sezona ulaştılar, 9 hafta itibarı ile; 16 GOL!!
Kırmızılar için iyi giden tek şey Salah. 9 maçta 5 gol!!! Diğeri de Coutinho’nun yükselen performansı. Sanırım Liverpool taraftarı Mane’yi pamuklara sarmaya hazırdır!
CHELSEA-4 WATFORD-2
“Bu maçtan sonra Marco Silva’yı önceleri daha dikkatli takip etmediğim için üzüldüm’’
Bu sözü şu dakika ben söyledim sevgili StandArt severler. Bir takım Premier Lig’de yenilecek ise, Marco Silva gibi şanssız ve böyle güzel “oynayarak’’ yenilmeli. Kesinlikle takımına yazık oldu. Conte’de Batshuayi’ye koca bir madalya takıp bu maçı unutmalı! (Dakika başına gol sayısında lider! 60.6 dk/gol)
Geçen senenin 9. haftasına göre sadece 3 puan az toplamış Mavilerin “neden 9 puan geride olduğu” sanırım takımların oynadığı oyunlar ve gelişim ile açıklanabilir. Chelsea’deki eksik sadece Kante ile açıklanabilir mi? Sanırım hayır. Anlamsız Matiç transferi ve gerekli katkıyı veremeyen Bakayoko’lu orta saha hala oyunun temposuna hakim değil. Orta sahası bu halde olan bir takımında şampiyonluk favorisi olması da artık zor gözüküyor! Sürekli medyada takım içinde huzursuzluk var haberleri de işin tuzu biberi.
Sanırım Conte’yi çok zor bir sezon bekliyor!
EVERTON-2 ARSENAL-5
Wenger gidecek mi derken, ligin umut vaat eden hocası çok ama çok kötü bir oyunla, beklenen şekilde kovuldu! Bizim zamanımızın modern liberosu, belkide ilk orta saha çapası Koeman, bu sezon gerçekten büyük hayal kırıklığı yaşattı.
Maç ile alakalı söylenecek çok bir şey yok. İzlenecekler listemin sonlarında olan maçlardan biri idi maalesef. Sezon sonu “yine olmadı’’ denilecek bir Arsenal sezonuna daha gerçekten dayanamayacağım.
Onur mücadelesine devam eden Alexis Sanchez ve Mesut’un iyi oyunları, onlara katılan Lacazette ile ilk defa beraber oynayan üçlünün taraftarlarına verdiği küçük umutlar dışında, karşısında mental olarak bitik Koeman’ı bulmuş Wenger puanları aldı götürdü ama sadece bu kadar işte…
HUDDERSFIELD-2 MANCHESTER UNITED-1
Bu bir futbol maçı değil de, magazin programı olsaydı, “haftanın hayal kırıklığı’’ kesinlikle United ve Mourinho olurdu.Rakiplerine 65 yıl sonra yenildikleri için değil, maça hiç ama hiç hazır olmadıkları için.
“Hatalardan dolayı 2 gol yedik. Bireysel hatalar artarsa bu goller yenir. Takım iyiydi ama ilk yarıdaki kötü halimiz sonumuzu hazırladı’’ dedi Mou ama kaleye sadece 90 dakikada 3 şut atabildi.
Gol yemememe rekoruna koşan takımın sakat 2 tandemi bu maça mazeret olur mu, bence olmaz. Mou riskler aldı ve kaybetti.
İnişli çıkışlı bir sezonu daha kesinlikle kaldıramayacak United için bu maç kaza olarak sayılsa da, haftaya alınacak bir mağlubiyet sümen altı edilmiş çok şeyi gün yüzüne çıkarabilir.
Seyredebildiğim bütün maçları kendimce size aktarmaya çalıştım. Eleştirilerinizi bekliyorum. Harry’ye tekrar selam edelim ve haftaya görüşmek üzere diyelim…
