Yeni Düzenin Anahtarı…Yapay Zekâ

Farklı bir yazı olsun…Ufak bir oyun oynayalım sizinle.

Elinizden düşmeyen cep telefonunuza yakından bakın ve 15 sene önceki halini hatırlamaya çalışın.

Eminim aklınıza, sadece arama yapan, SMS atan ve garip melodiler çalma yeteneğine sahip; şu an kullandığınız telefona nazaran oldukça vasat bir alet gelecektir.

Oyunu bir adım daha öteye taşıyalım isterseniz…

Hayal etmenin sınırı yok. 15 sene sonraki telefonunuzu hayal edin…

Sizce aynı şekilde mi olacak?

Arama yapmak veya mesaj yazmak için parmaklarınızı veya sesinizi kullanacak mısınız?

Yoksa sadece göz bebeğinizin hareketiyle aktif hale gelen bir alet mi olacak elinizdeki?

Belki de 15 sene sonraki telefonunuz “cep” telefonu olmayacak, bedeninize yerleştirilecek ufak bir implant sayesinde; dünyanın başka bir yerindeki herhangi biriyle iletişim kurabilecek ve sosyal medya hesaplarınızı yönetebileceksiniz.

Çok mu uçuk geldi? 15 sene önce telefonunuzun şu an yaptıklarını hayal edebilir miydiniz?

Yeni bir çağ!

Kabul etmek gerekiyor. Farklı bir dönemdeyiz. Yaşadığımız gezegen tarih sahnesinde olumlu olumsuz birçok değişime sahne oldu. Biz de bu gezegende yaşayan dominant bir tür olarak, uzun zamandır değişimi yaratan geminin dümenindeyiz. Daha doğrusu dümenindeydik…

Roller değişti…

Bazılarınızın dikkatini çekmiştir. Geçtiğimiz günlerde ana akım gazetelerde ve internet portallarında “Facebook’un yapay zekâsı kendi dilini geliştirince kapatıldı” başlığıyla bir haber yer aldı.

Facebook yapay zekânın fişini çekti mi, yoksa sadece öyle sanılmasını mı istiyor bilinmez. Ancak haber aslında, yaklaşan yeni çağın dev adımlarından biriydi.

Kendi kendine dil üreten bir cansız varlıktan bahsediyoruz. Bir sonraki adımı zorlu matematik problemlerini çözmek olacak. Belki de çözmeye başladı bile.

Bu haber kadar gündeme gelmese de yapay zekâ konusunda iki önemli gelişme daha yaşandı. Olayın yaşandığı yer ise Google… Hani şu bilmediğimiz her şeyi sorduğumuz Google…

Google’ın yapay zekâsı baskı/stres altında saldırgan bir tavır sergiledi. Bir başka yapay zekâ ise koşmayı ve atlamayı kendi kendisine öğrendi.

Dünya ciddi bir değişimin içerisinde. Yapay zekâ bu yeni dünyanın hâkimi olacak ve Facebook’ta “yaptıkları” gibi fişleri de çekilemeyecek. Müthiş bir hızda öğreniyorlar çünkü.

Şahsen bu gelişmeleri olumlu buluyor ve yaşananlardan korkmuyorum. Tam tersine insan belirli bir yere kadar yapay zekânın elinden tutmalı, sonra da bu yeni gücün neler yapabileceğini izlemeli.

Bu yeni yapay oluşum insanı geride bırakarak gezegeni başka bir boyuta sokacak. Kim bilir belki de bizim gibi doğayı yok etmeyecek ve daha iyi bir dünyaya uyanacağız…Neden olmasın?

Unutmadan, bu yapay sistem, öğrenme kapasitesi sebebiyle bizden daha akıllı olacak. Bu durumun doğal sonucu olarak ne bildiğimiz siyasi sistemler ayakta kalır, ne de mevcut dini yapılar. Bu ayrı bir tartışma konusu.

Sözün özü, ömrümüz yeterse belki de bu değişimin gerçekleştiği anı, tüm detaylarıyla görebileceğiz. Ancak biz görelim veya görmeyelim 2033 sonrası gezegen için çok farklı olacak.