Homeless — Evsiz

Süleyman Sönmez
Süleyman Sönmez
Published in
5 min readJun 19, 2020

--

Dilerseniz izleyin.

Bu yazı ilk olarak blog sitemde yayımlandı.
https://www.gunesintamicinde.com/evsizler-homeless/

Sadece dinlemek ve Spotify Podcast abone olmak için:

Paul Simon bu şarkıyı Joseph Shabalala ile yazdı ve Graceland albümünde siyahilerle söyledi. Melodi bir Zulu evlilik şarkısından alınmıştı. Ülkemize de gelen Ladysmith Black Mambazo grubuyla 1986 yılında bu konseri yaptığı için müzik piyasalarından çok ciddi anlamda tepkiler aldı.

Çünkü insani bir nedenle — ırkçı politikalarıyla dünya ülkelerinin ambargo uyguladığı- Güney Afrika’ya gitmiş ve zencilere(!) destek vermişti. Bu affedilmez bir hataydı (!)

Şarkı evsiz kalanları, fırtınayla evleri yıkılanları, soğuk gecede hıçkırarak ağlayanları anlatıyor.

PAUL SIMONS | HOMELESS

Ama konumuz Paul ve Afrikalı dostlarımızla sınırlı değil. Dünyanın her yerindeki evsiz, yoksul insanlar. Gökyüzünü yorgan, toprak anayı yatak bilip yaşayanlar.

Savaş filmlerinde kurtardıkları askere “Korkma, seni eve götüreceğiz.” derler. Yüzlerce filmde, kitapta bu cümleyi duyarız. “Eve gitmek istiyorum.”
I wanna go home.

Eve gidip kapanır tüm dünyayı dışarıda bırakır sakinleşir güven duyarız.

Bazen o evlerin içinde, dışardaki fırtınanın geçişini, hastalıkların bitmesini bekleriz.

Ev, güvenliktir, ailedir, sevgidir. Sarılmaktır. Sığınmaktır. Sonunda mücadele giysisinin çıkarılıp huzur bulmayı umduğumuz, yediğimiz, uyuduğumuz film izlediğimiz, oyun oynadığımız kedimize köpeğimizle dost olduğumuz çok özel bir alandır.

Ve yeryüzünün insanlarının bir bölümü evsizdir. Homeless derler İngilizce.

Bir çok memlekette yollarda rastlarsınız onlara. Bizler için sadece fakirliğin simgeleridir.

Şarkının orijinal çekimi ve röportaj

Kimi şehirler döşeklerini atamamaları için diye sivri demirlerle donatırlar boş alanlarını.

Gelişmiş ülkelerde bazen onları alıp götürmek isteyen sosyal güvenlik görevlilerini görürsünüz, bir kulübede veya tesiste kalmaları için. Kabul etmezler. Hayatlarımızı yaşadığımız bu kölelik yaşamına alternatif bir tepki olarak yaşarlar. Ne TV’leri vardır ne buzdolapları. Yeryüzünde kir, pislik, hastalık içinde yaşar ve ölürler.

Birçok kişi için bu anlaşılmaz bir tercihtir.

Tıpkı fıçısından başka bir şeyi olmayan ve güneşlenirken kendisine dünyanın servetini ihsan etmek isteyen kudretli Makedon İmparatoru Büyük İskender’e “Gölge etme başka ihsan istemem” diyen bilge kişi Diyojen gibi .
Diyojen aslında orada başka bir şey söylemiştir biliyor musunuz?

“Benden bana veremeyeceğin şeyi esirgeme” der.

Ne derin bir söz. Aslında adı da Diyo genes ho sino peus. Yani Sinoplu Diyojen.

( Diogenes‘un, Makedon İmparatoru Büyük İskender’e güneşlenirken söylediği söz ve bu sözün ardındaki derin felsefeyi anlamak için tıklayınız)

“Diyojen’in sahip olduğu tek mal su içmek için kullandığı bir tastır. Bir gün, eğleştiği fıçısından görür ki, çocuklar çeşmeden, ağızlarını çeşmeye dayayıp su içmektedir. Bunun üzerine tasını da atar. Kaynak: Ekşisözlük

Mal ve mülkün bir gün biteceğini ve toprağın hepimizin bedenlerinin son istirahati olacağını bilen Ömer Hayyam gibi.

İnsan yiyeceksiz, giyeceksiz edemez:
Bunlar için didinmene bir şey denmez.
Ondan ötesi ha olmuş, ha olmamış:
Bu güzelim ömrünü satmaya değmez
Ömer Hayyam.

Fotoğrafçı: Jim Fischer Creative Commons

Fotoğrafçı: Eric Shoemaker Creative Commons

Zaman zaman bu bilinç hepimizde açılır. En yakın arkadaşımızın ayağını kaydırırken, bir araba alabilmek için rüşvet alırken, istediğimiz yatı alabilmek için çalışanlarımızı günde on, on beş saat çalıştırırken. Ama çabuk geçer. En çok sınavlardan önce gelir bu his. Lüzumsuz bir şeylerin peşinden gittiğimizi sezeriz.

Koca bir medeniyet kurmuşuzdur. Ancak mutluluğu maddesiz bulmayı öğrenememişizdir. Bizim evlerimiz, mortgage faizlerimiz, bu faizlerde oluşan dengesizliklerle çöken ekonomimiz ve onu canlandırmak için mecburen girdiğimiz olmadık kaynak savaşlarımız vardır.

Kısacası ne aborjinler gibiyizdir, ne de çadırlarıyla göçen yörükler gibi.

Bazen şehir merkezlerimizde sırtlarında koca çantalarla turistleri görürüz. Deli olduklarını düşünerek gülümser kimileri, ev alacakları yerde, dünyayı gezen bu şaşkınlara doğru, bilinmez bir güç bizi çeker. Tapularımız ve gündelik hayatın faturaları, o çantalardan daha ağırdır ve daha büyüktür ama yapacak başka bir şeyimiz yoktur.

Oysaki Paul ve arkadaşlarının söylediği gibi,
“Pek çok kişi ölebilir bu gece,
çünkü rüzgâr soğuk ve şiddetli esmede.
Evlerimizi yıkıp geçmede”
“Ayışığı uyuyor, bir geceyarısı gölünün üstünde
ve biz evsiziz, evsiziz, evsiz”

11 Şubat 2020’de Joseph Shabala 78 yaşında dünyamızdan ayrıldı.
Ruhun kanatlansın…

Strong wind destroy our home
Many dead, tonight it could be you
Strong wind, strong wind
The moonlight sleeping on a midnight lake
And we are homeless, homeless, homeless

ŞARKININ SÖZLERİ

Homeless

Emaweni webaba

Silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Webaba silale maweni

Zio yami, zio yami, nhliziyo yami

Nhliziyo yami amakhaza asengi bulele

Nhliziyo yami, nhliziyo yami

Nhliziyo yami, angibulele amakhaza

Nhliziyo yami, nhliziyo yami

Nhliziyo yami somandla angibulele mama

Zio yami, nhliziyo yami

Nhliziyo yami, nhliziyo yami

Yitho omanqoba (ih hih ih hih ih) yitho omanqoba

Esanqoba lonke ilizwe

(ih hih ih hih ih) yitho omanqoba (ih hih ih hih ih)

Esanqoba phakathi e england

Yitho omanqoba

Esanqoba phakathi e london

Yitho omanqoba

Esanqoba phakathi e england

Kuluman

Kulumani, kulumani sizwe

Singenze njani

Baya jabula abasi thanda yo

Ho

https://lyricstranslate.com/tr/homeless-homeless.html

EVSİZ

Kuvvetli rüzgar evimizi yok eder
Birçok ölü, bu gece sen olabilirsin
Kuvvetli rüzgar, kuvvetli rüzgar
Birçok ölü, bu gece sen olabilirsin

Ve biz evsiziz, evsiziz
Bir gece yarısı gölünün üstünde ay ışığı uyuyor
Evsiz, evsiz
Bir gece yarısı gölünün üstünde ay ışığı uyuyor
Evsiz, evsiz
Bir gece yarısı gölünün üstünde ay ışığı uyuyor

Birisi ih hih ih hih ih
Birisi merhaba, merhaba, merhaba
Birisi ih hih ih hih ih
Biri ağlıyor neden, neden, neden?
Birisi ih hih ih hih ih
Birisi merhaba, merhaba, merhaba
Birisi ih hih ih hih ih
Biri ağlıyor neden, neden, neden?
Birisi ih hih ih hih ih

Birisi ih hih ih hih ih
Birisi merhaba, merhaba, merhaba
Birisi ih hih ih hih ih
Biri ağlıyor neden, neden, neden?
Birisi ih hih ih hih ih
Birisi merhaba, merhaba, merhaba
Birisi ih hih ih hih ih
Biri ağlıyor neden, neden, neden?

Kaynakça:
http://en.wikipedia.org/wiki/Paul_Simon
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=homeless
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=graceland
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=paul+simon
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=ladysmith+black+mambazo
http://fuata.imeem.com/video/_U_W36eU/paul_simonhomeless/

Not: Konuyu bulmamı sağlayan kadim dostum Atilla‘ya teşekkür ederim.

Fotoğrafçı: Osvaldo Gago Creative Commons

Fotoğrafçı: theeruditefrog Creative Commons

Youtube Kanalıma Abone Olun

https://www.youtube.com/suleymansonmez1?sub_confirmation=1

Podcast Kanalım

Hangi platformu kullanıyorsanız, birini seçip takip edebilirsiniz, aynı içeriğe erişeceksiniz.

Süleyman Sönmez’in Sessizliği

LinkedIn Ekleyin:

https://www.linkedin.com/in/suleymansonmez

Instagram Takip Edin:

https://www.instagram.com/suleymansonmez/

Facebook Takip Edin:

https://www.facebook.com/suleymansonmezofficial

Twitter Takip Edin:

https://twitter.com/ssonmez

Yazdığım E-Kitaplar — Satın Alın

https://play.google.com/store/books/author?id=S%C3%BCleyman+S%C3%B6nmez

Patreon ile destekleyin

https://www.patreon.com/suleymansonmez

--

--