Öz-Yeterlik

Cansel Ok
Türkçe Yayın
Published in
2 min readDec 2, 2021

--

Tasarım: Cansel OK

Öz-yeterlik kavramı Albert Bandura tarafından ortaya çıkmıştır. Öz-yeterlik bireyin kişisel yeterlik ve potansiyeline olan inancıdır.

Öz-yeterliği olan birey, sahip olduğu becerileri sergileyebilecektir ancak öz yeterliği düşük düzeyde olan bir birey sahip olduğu becerileri sergileyemeyecektir. Çünkü kişinin sahip olduğu beceriye olan inancı burada çok önemlidir. Kendi bilgi, deneyim ve becerisine inancı olmayan birey kendisini yeterli göremeyecektir.

Bandura öz-yeterliği: “Bireyin hedeflerini gerçekleştirme sürecinde gerekli olan eylemleri planlama ve yürütme becerisinde kendine olan inancı” olarak ifade etmiştir.

Öz-yeterlik küçük yaşlardan itibaren geliştirilmesi gerekmektedir. Öz-yeterlik algısı gelişen bir öğrencinin, öğretmenin veya çalışan bir bireyin başarısızlık durumlarında sağlıklı bir başa çıkabilme becerisi gösterecektir.

Öz-yeterlik motivasyonumuzu ve davranışımızı da etkileyecektir. Çünkü kişisel yeterlik ve potansiyel inancı gelişmiş bir bireyin motivasyonu da yüksek düzeyde olacaktır. Farklı hedefler, planlamalar ve stratejiler gerçekleştirecek yaşamda olumlu davranışlar sergileyecektir.

Birey becerileri konusunda olumsuz duygu ve düşüncelere sahipse, yaptığı eylemin sonucu da olumsuz olacaktır. Özetle kişinin olumsuz psikolojik durumu yaptığı eylemi de etkileyecektir. Aynı şekilde stres, kaygı ve korku yaşayan bireyin yapacağı eylemdeki öz yeterlik inancı da güçlü olmayacaktır.

Olumlu deneyimlerimiz ileride yaşayacağımız farklı deneyimler içinde yararlı olacak ve öz-yeterlik inancımıza olumlu anlamda etki sağlayacaktır.

Bizimle aynı deneyimlere sahip olan bireyin öykülerine tanıklık etme, onları gözlemleme sonucunda benzer becerilere sahip olduğumuz inancı geliştirebilmektedir. Albert Bandura bireylerin, yüksek statülü, kendilerine benzer modellerin davranışlarını taklit etmeye eğilimli olduğunu söylemektedir.

Olumlu bir sözel ikna bireyin öz-yeterlik inancı için katkı sağlayacaktır. Öğretmenin öğrencileri için, bir iş verenin çalışanları için olumlu yönde teşvik ve geribildirim konuşmaları yapması örnek verilebilir. Öğrencinin bu durumda başarı düzeyi yükselebilir, çalışanın iş verimliliği artabilir.

Kişisel ve fiziksel özelliklerimiz, deneyimlerimiz, sosyal destek düzeyimiz ve sosyal destek algımızda öz-yeterlik inancımızı etkileyecektir. Öz-yeterlik inancımız çevre koşullarına, yaptığımız işin farklılığına göre değişiklik gösterebilmektedir.

Öz-yeterlik yaşamın her döneminde ve her alanında önemli bir kavramdır. Öz-yeterliğimizin yüksek olmasıyla zorluklar karşısında daha mücadeleci, iyimser bir bakış açısı gösterme ve olumlu psikolojik tutum ve davranışlar gösteririz. Yaşanan bu olumlu düşünce, duygu ve davranışlarımız sonucunda etkilenen ve etkileyen öz-yeterlik sadece eğitim de değil; yaşamın her olay ve durumunda son derece önemli ve üstünde durulması gereken bir konudur.

--

--