2020 Yılında Okuduğum Kitaplar

Ussal Sahbaz
Türkçe Yayın
Published in
5 min readDec 24, 2020

2020 bitmeden bu sene okuduğum ve beğendiğim kitapları uzun bir listede sizler için derledim. Listede yer alan 24 kitabı, geçen seneki gibi, dört kategoride topladım:

· Teknolojinin toplumsal etkileri,

· Politik ekonomi,

· Girişimcilik ve inovasyon,

· Biyografi: siyasi ve iş dünyası.

Bu kategoriler teknolojik dönüşümün ekonomik ve toplumsal ilişkilerimizin ana belirleyeni gibi görünse de politik ve tarihsel koşullardan ayrı tartışılamayacağı yönündeki genel tezimin de yansıması.

Kitapları Kindle üzerinden okuyorum. Okumayı seviyorsanız mutlaka bir Kindle edinin. Hem kitapları hemen alabilmek hem de her yerde okuyabilmek için ideal. Ne kadar üzücü ki bu kitapların Türkçe baskıları henüz yok, dünyayı sallayan dijitalleşme gibi popüler konularda çeviri eksikliği toplumun kesimlerine ulaşma konusunda bilgi eksikliğini de beraberinde getiriyor.

Teknolojinin toplumsal etkileri

Teknoloji, toplum ve politika temalı okuduğum makale, rapor, sosyal medya içeriği ve kitapları Eylül ayından beri bir haftalık e-posta bülteninde bir araya getiriyorum. Buradan abone olabilirsiniz.

· Don’t Be Evil: (Rana Foroohar) Dijital dünyadaki tekelleşmeyi en iyi anlatan kitaplardan biri. Özellikle Google ve Facebook’un rakiplerini ortadan kaldırmak için kullandıkları taktikleri iyi dokümante etmiş

· Post Corona: From Crisis to Opportunity: (Scott Galloway) Bu kitap korona salgını sırasında yazıldı. Galloway, daha önce dijital dünyadaki tekelleşmeyi anlatan “The Four” kitabındaki argümanları koronanın dijitalleştirici etkisiyle güncellemiş.

· The Technology Trap: Capital, Labor, and Power in the Age of Automation: (Carl Benedikt Frey) sanayi devriminin başında işgücünün yerine geçen yeni teknolojilere olan tepkilerin zamanla teknoloji işgücünün yerine geçmek yerine değerini artırmaya başlayınca nasıl değiştiğini anlatıyor. Yapay zekâ da şu an işgücünün yerine geçen bir teknoloji konumunda. Yapay zekaya tepkiler nasıl şekillenecek?

· Head, Hand, Heart: Why Intelligence Is Over-Rewarded, Manual Workers Matter, and Caregivers Deserve More Respect: (David Goodhart) Goodhart yapay zekâ çağında, yapay zekâ akılla yapılan işleri insanlardan daha iyi yapmaya başladıkça, elle ve kalple yapılan işlerin değerinin artacağını anlatıyor. Ama gelişmiş ülkelerin sistemleri henüz bu değişime cevap vermekten uzak.

Politik ekonomi

· Bobos in Paradise: The New Upper Class and How They Got There: (David Brooks) Bu kitap “okumuş adamlar” ile “okumamış”lar arasındaki sınıfsal ayrımcılığı tarih boyu güzel örneklerle anlatıyor. Tüm dünyada eşitsizliğin arttığı dönemde, yukarıda saydığım teknolojinin işgücü piyasasına yönelik etkilerini anlatan iki kitap ve şu anda okumaya devam ettiğim “The Tyranny of Merit: What’s Become of the Common Good?” (Michael Sandal) kitabı ile beraber okunabilir.

· Why We’re Polarized: (Ezra Klein) İşgücü piyasasındaki polarizasyonun madalyonun bir yüzü ise, diğer yüzü de politik polarizasyon. Bu kitap ABD üzerine yazılmış olsa da Türkiye’ye paralel birçok bulgu var. Politik polarizasyonun bir nedeni dijitalleşme ve gelir adaletsizliği, bir nedeni sosyal medya, ama diğer tarihsel nedenleri de göz ardı etmemek lazım.

· Subliminal: How Your Unconscious Mind Rules Your Behavior: (Leonard Mlodinow) Politik polarizasyon nasıl oya çevrilir? Bu kitap insan beynindeki en ilkel duyguları kullanmak için ilgililere bir yol haritası veriyor. Politikadan pazarlamaya bu taktikleri anlamak için okuyabilirsiniz.

· Very Important People: Status and Beauty in the Global Party Circuit: (Ashley Mears) Bu sene okuduğum en ilginç kitaplardan biri. Eski manken yeni sosyoloji profesörü yazarın küresel gece kulübü dünyasında yaptığı 2 senelik saha araştırmasının sonuçları. Gelir uçurumları kulüplere nasıl yansıyor? Güç ve cinsiyet dinamikleri nasıl işliyor? 2020’de gece hayatı bittiği için gece hayatıyla ilgili sosyolojik kitaplara döndük.

· Has China Won? : The Chinese Challenge to American Primacy: (Kishore Mahbubani) Bu kitap yukarıdakilerden sonra biraz sıkıcı kaldı. Ancak her sene Çin ile ilgili en az bir kitap okuduğum için yine de yer vermek istedim. Yazar dünyadaki en önemli “kanaat önderleri”nden biri. Kitabın temel argümanı Çin’i kendi koşulları içinde anlamak gerektiği ve batıdaki Çin aleyhtarı söylemlerin çoğunun zayıf temellere dayandığı.

Girişimcilik ve inovasyon

Bu sene okuduğum kitaplardan üç tanesi son on senede kurulup dünyanın en önemli teknoloji şirketleri arasına giren Uber, Snapchat ve Square’in hikayesi. Bu kitaplarda teknoloji işinin erkek egemen ve mühendis kafasıyla hareket edip toplumsal kaygıları gözardı eden yapısı da var (Uber), teknoloji ile eğlencenin nasıl bir araya getirilip Facebook gibi bir tekelle mücadele edilebileceği de var (Snapchat), katmanlar halinde inovasyon yapmanın nasıl güçlü bir teknoloji şirketi oluşturacağı da var (The Innovation Stack — Square):

· Super Pumped: The Battle for Uber: (Mike Isaac)

· How to Turn Down a Billion Dollars: The Snapchat Story: (Billy Gallagher)

· The Innovation Stack: Building an Unbeatable Business One Crazy Idea at a Time: (Jim McKelvey)

Diğer iki kitap ise tekil öyküler yerine teknoloji girişimciliği ekosistemlerinin nasıl geliştirilebileceğiyle ilgili:

· Regulatory Hacking: A Playbook for Startups: (Evan Burfield & J.D. Harrison) Bu kitap, son iki senedir büyüttüğüm danışmanlık işimin de temel tezi olan bir teknoloji girişiminin daha ilk günden kamu ile ilişkiler iş modelinin bir parçası yapması gerektiğini ABD’den nefis örneklerle anlatmış.

· The Startup Community Way: Evolving an Entrepreneurial Ecosystem (Techstars): (Brad Feld) Yazarın yıllar önce yayınladığı benzer isimli kitabının güncellenmiş hali. Açıkçası büyük bir ilave göremedim.

Son kitap da daha önceki iş yerim GE ile ilgili. Bu kitapta GE’nin neden inovasyon yaptığını veya yapamadığını, bazılarına benim de şahit olduğum hikayelerle anlatmışlar. Büyük şirketlerde inovasyon konusuna ilgi duyanlar okumalı:

· Lights Out: Pride, Delusion, and the Fall of General Electric: (Thomas Gryta) Bu kitap 2018’de okuduğum “Imagine It Forward: Courage, Creativity, and the Power of Change” (Betch Comstock) ile beraber okunabilir.

Biyografi

Bu sene epey biyografi okumuşum. Bu kitapları siyasi ve iş dünyası şeklinde ikiye ayırdım.

Siyaset-tarih alanında ilk iki kitap ABD’den.

· The Room Where It Happened: A White House Memoir: (John R. Bolton) Jon R. Bolton’ın kitabı bu sene çok konuşuldu. Bolton Trump’ın ülkemizde de tanınan ulusal güvenlik danışmanıydı. Kitap hem Trump’ın ilginç karakterini tanımak hem de Türkiye ile ilgili dedikodular için güzel bir kaynak. Bununla beraber, yazar belli ki günlük notlarını kitaba çevirmiş ve kitap aceleyle yayınlandığından yeterince editöryal müdahale yapılmadığı için çok uzamış.

· The Man Who Ran Washington: The Life and Times of James A. Baker III: (Peter Baker & Susan Glasser) Bu kitap da çok uzun ama bir o kadar da sürükleyici. James Baker çocukluğumdan veri hayranı olduğum ve astık nesli tükenen devlet adamlarından. 40 yaşından sonra siyasete girip bu kadar başarılı olması hoşuma gitti.

Sonra Suudi Arabistan ve Rusya:

· Blood and Oil: Mohammed bin Salman’s Ruthless Quest for Global Power: ‘The Explosive New Book’: (Bradley Hope) Bu kitap Suudi Arabistan Veliaht Prensi MBS’in ilginç dünyasını anlatıyor.

· Putin’s People: How the KGB Took Back Russia and then Took on the West: (Catherine Belton) Bu kitap da Putin’in hayatına ışık tutuyor. Kitabın ana tezi KGB’nin Sovyetler Birliği’nin yıkılacağını önceden sezdiği ve bu enkazın altında kalmamak için derin bir plan yaparak uzun vadede iktidarı elinde tuttuğu.

İş Dünyası:

Bir dönem Hollywood’un en büyük ajansı olan Creative Artists Agency’nin sahibi Michale Ovitz ile Disney’in bu sene ayrılan CEO’su Robert Iger’in birbirlerinin dedikodularını yaptıkları biyografilerini beraber okumak çok keyifli oldu:

· Who Is Michael Ovitz? : (Michael Ovitz) Bu kitabı avukatlıktan menajerliğe ilişki ağlarına dayalı iş yapan herkesin okumasını tavsiye ederim.

· The Ride of a Lifetime: Lessons Learned from 15 Years as CEO of the Walt Disney Company: (Robert Iger)

Şangay’ın en meşhur semti Bund’un isminin Türkçe’deki “Bent” kelimesinden geldiğini bilmiyordum. Bağdat’tan çıkıp modern Şangay’ın oluşumunu sağlayan iki ailenin hikayesi 19. Yüzyılın sonundaki küreselleşmeyi ve Çin’in anlamak için de faydalı.

The Last Kings of Shanghai: The Rival Jewish Dynasties That Helped Create Modern China: (Jonathan Kaufman) Bu kitapla ilgili Dünya Gazetesi’nde “On dokuzuncu yüzyılda dünyanın en zengin iki adamı Türkiye’den çıkmıştı” yazısınıyazmıştım. Geçen sene okuduğum MR %5 kitabı ile beraber okunabilir, bu kitabın Türkçe baskısı da var.

--

--