*Akıl Oyunları

Veysel Şimşek
Türkçe Yayın
Published in
4 min readAug 6, 2017

Kafamızın içinde, bizim tahminimizden daha çok şeyin olup bittiğinin farkına varmamız gerekiyor. Bende bu arayışın içindeyken, denk geldiğim bir kitap ile aydınlanma katsayımın arttığını düşünüyorum. Bu kitabın adı, “Mindware -Etkili düşünme araçları”. Sosyal psikoloji üstüne uzmanlığı olan yazar, Richard E. Nisbett ‘in bu kitabından aldığım dipnotları, burada derledim.

… Okuduğumuz bazı birkaç basit öneriyi dikkate aldığımız zaman yargılarımızda daha az hataya düşmemiz mümkündür. Yani şunu unutmamalıyız ki; ‘Tüm algı, inanç ve yargılarımız birer çıkarım olup, gerçeğin birebir yansıması değildir.’ Ayrıca, başkalarının görüşlerinin bizimkilerden farklı ve — Sezgilerimiz aksini söylese bile — bizimkilerden daha isabetli olabileceğini kendimize söylememiz gerekiyor. Şemalar ve klişeler, dünyaya dair anlayışımıza yön veriyor…

… Tesadüfi, birbiriyle alakasız algılar ve kavrayışlar, yargılarımızı ve davranışlarımızı etkileyebiliyor. Bu faktörlerin hangileri olduğunu bilemediğimizde bile, düşünce ve davranışlarımızın sandığımızdan daha fazla etki altında kaldığını bilmemiz gerekir. Biriyle veya bir nesneyle ilgili yargılarımızın önemli olduğunu düşünüyorsak, o kişi veya nesneyle farklı ortamlarda bir araya gelmek suretiyle yargılarımızın isabet oranını arttırabiliriz. Yargılara varırken, yolların olası rolü karşısında tetikte olun. Çünkü başarılı birçok kişinin arkasında, bizim hiç bilmediğimiz bir dizi şans silsilesi olduğu su götürmez bir gerçektir.

Araştırmalara bakıldığı zaman, görünen o ki Sosyal Psikolojinin en çok araştırılan konusu sosyal etki olarak karşımıza çıkıyor.

Başkalarının davranışlarını gözlemlerken de davranışlarımızın nedenlerine izahat getirmeye çalışırken de sosyal etkiyi görmezden gelme hatasına düşebiliyoruz. Çünkü;

Başkaları yapıyor diye birçok şey yapıyoruz. Davranışlarımızda onları örnek alıyoruz. Bize cesaret veriyorlar, kendileri gibi yapmamız için açıktan açığa veya üstü kapalı olarak bizi yönlendiriyorlar. Bu konuda sandığımızdan çok daha başarılı olabiliyorlar üstelik.

1898’de Norman Triplett tarafından bisiklet yarışçılarının zamana karşı yaptıkları yarışla başka bisikletçilere karşı yaptıkları yarışları inceledi ve başka bisikletçilere karşı yapılan yarışlarda daha başarılı dereceler elde ettiklerini buldu. Bu durum daha sonra yapılan başka deneylerle de defalarca ispatlandı. İnsanlar başkalarına karşı yürüttükleri mücadelelerde daha canla başla çaba gösteriyorlar. Ayrıca, kendilerini seyreden birileri olduğunda da aynı gayreti seyrettiklerini görüyoruz.

… Durumsal faktörlerin, davranışlarınızı çok zaman etkilediğini unutmayınız. Hem sizin hemde başkalarının davranışları, üstelik tahmininizden çok öte bir düzeyde durumsal faktörlerden etkileniyor.

Birinin bir kaç farklı durumda sergilediği davranışa bakıp da sakın gelecekteki davranışlarını isabetle tahmin edebileceiğinizi sanmayın. Yanılırsanız.

Ayrıca, o davranışı ortaya çıkaranın bir karakter özelliği, inancı veya tercihi olduğunu da düşünmeyin.

… Başkalarından etkilenenler sadece ideolojimiz ve tavrımız değil. Biriyle sohbet ederken, duruşunuzu sürekli olarak değiştirirsiniz. Birkaç dakika, kollarınızı kavuşturarak oturursunuz. Ağırlığınızı bir tarafa verirsiniz. Elinizi cebinize sokarsınız. Sohbet ettiğiniz kişinin siz pozisyon değiştirdikçe ne yaptığına dikkat edin ve sakın gülmeyin. “ideomotor taklitçilik”, bilinçaltımızda yaptığımız bir şey. İnsanlar kurdukları diyalog ve etkileşimde bu taklitçiliği yapmadıklarında, kendilerini tuhaf ve yetersiz hissediyor. Ancak neyin ters gittiğini de bilemiyorlar..

Çoğu zaman farkında bile olmadığımız dürtüler, davranışlarımız üstünde ciddi bir etki yaratabilir. Mesela; Yaşlıları düşünürken yürüyüşümüzün yavaşladığını farketmeyiz. Merve’in performansına Ayşe’den daha yüksek not vermemizin nedeninin Merve’in zengin ve Ayşe’nin fakir bir ailenin kızı olmasından kaynaklandığını bilmeyiz.

… Her zamanki partimize oy vermek yerine, sırf oyumuzu bir okulda verdiğimiz için vergileri arttırıp eğitim sistemini ve okulları iyileştirmeyi vaat eden diğer partiye oy verdiğimizden haberimiz bile olmaz. Mert’in başvurusunu kabul etme nedenimizin, dilekçesini daha rahat okunan güzel yazı tipiyle yazmış olduğunu aklımızın ucundan bile geçirmeyiz. Ayşe ile kahve Merve ile buzlu çay içtiğimiz için Ayşe’nin daha sıcakkanlı ve cana yakın, Merve’yi ise daha soğuk biri gördüğümüzü bilmeyiz;

Kafamızın içindeki çarkların nasıl işlediğini çok iyi bildiğimizi sansak da aslında bir şey bildiğimiz yoktur. Ama yargı ve davranışlarımızın asıl nedenleriyle yakından uzaktan alakası olmayan gerekçeler üretmekte çok ustayızdır.

Farkındalık ve bilinç hakkındaki bu gerçekler, gündelik hayatımızı nasıl sürdürebileceğimize dair bize birçok önemli şey söylüyor. Ki bunlardan bazıları bildiğimiz şeyler bazıları gözden kaçırdığımız şeyler ama zaten Sokrates’in de dediği gibi ‘Öğrenmek, eskiden bilinmiş bir şeyi yeniden hatırlamaktan başka bir şey değildir.’ İnsan olarak çoğu zaman birçok şeyi unutmayı istesek de, bazen eskiden bilinmiş bir şeyi yeniden hatırlamak size iyi gelecektir.

Okuduğum şeylerden altını çizdiğim, önemli bulduğum, not aldığım yerler için ; kendi dümyam.

--

--

Veysel Şimşek
Türkçe Yayın

In proof we trust | Electric and electronic engineering