Almanya’ya Gidiş Yöntemleriyle İlgili Ayrıntılar

İlker Sağdilek
Türkçe Yayın
Published in
13 min readJan 14, 2020

Almanya’ya seyahat veya yerleşik olarak gidiş yöntemlerinin tüm ayrıntıları ve kapsamlı anlatımı…

Merhaba…

Almanya’da Hayat blog serimizin 5. bölümünde, bir önceki bölümde işlediğimiz ve yüzeysel olarak bahsettiğimiz, Almanya’ya turistik veya kalıcı olarak gitmenin yollarını biraz daha detaylıca ele alacağız. En sık başvurulan veya merak edilen yöntemleri ise tüm ayrıntılarıyla anlatmaya çalışacağım.

Öncelikle yine C tipi, yani maksimum 90 gün süreli Schengen vizesinden başlayalım, çünkü tüm diğer vizelerde talep edilen evraklar C tipi vizede talep edilen evrakların üzerine çeşitleniyor. Yani C tipi vize evraklarını bir temel gibi düşünün. Her farklı vizede bu temelin üzerine başka belgeler ekliyoruz diyelim, daha anlaşılır bir ifade olması için. Tabii tüm bir bölüm boyunca evrak, belge vs. anlatmayacağım. Dikkat edilmesi gerekenlerden, önemli ayrıntılardan ve yaşanmış hikayelerden de bahsedeceğiz.

Almanya için vize başvurularınızı, bizzat kendiniz, Almanya elçilik ve başkonsolosluklarından randevu alarak da yapabileceğiniz gibi, söz konusu Alman temsilcilikleri tarafından yetkilendirilen “tek” yetkili kurum olan iDATA aracılığıyla da yapabilirsiniz. Bunu hemen en başta belirtelim.

iDATA’nın bugün itibariyle 14 farklı ilde 16 hizmet ofisi bulunuyor. Randevunuzu internet üzerinden aldıktan sonra bu ofislere “şahsen” giderek tüm vize işlemlerinizi gerçekleştirebilirsiniz.

iDATA’nın web site adresi de idata.com.tr

Schengen vizesine başvurabilmeniz için ilk ve en önemli evrak…

Evet, pasaport…

Pasaportunuzun mutlaka, son on yıl içinde alınmış olması gerekiyor. Uzatma kabul edilmiyor yani.

Pasaportla ilgili ikinci önemli ayrıntı, eğer başvurunuz turistik ise, pasaportunuzun, öngördüğünüz seyahat bitiş gününden itibaren en az 3 ay daha süresi olması gerekiyor. Eğer ziyaretiniz ticari olacaksa, başvuruyu yaptığınız gün pasaportunuzun en az 6 ay daha geçerliliğinin olması gerekiyor. Bunlar önemli…

Öngördüğünüz seyahat başlangıç tarihine 90 günden fazla bir süre varsa vize için başvuruda bulunamazsınız. Yani seyahatinizin başlangıcına en fazla 90 gün olması lazım vize başvurusunda bulunabilmeniz için. Örneğin, planlamış olduğunuz seyahatiniz 1 Temmuz’da başlayacaksa, siz 31 Mart için randevu alamıyorsunuz. Bu örnekte, vize başvurusu için randevunuzu ancak 2 Nisan tarihinden itibaren alabilirsiniz.

Schengen C tipi vize ücretleri 2019 yılı itibariyle şöyle:

Yetişkinler için 60 Euro. 12 yaş altı çocuklar için ücret alınmıyor. Eğer işlemlerinizi iDATA aracılığıyla yaptırırsanız, 179 Türk Lirası da onların ayrıca aldığı hizmet bedeli var. Eğer evraklarınızın adresinize kargolanmasını istiyorsanız 20 ila 27 TL arasında değişen bir ücret de bunun için ödemeniz gerekiyor.

C tipi vize için talep edilen diğer belgeleri de hemen sıralayalım:

2 adet biyometrik fotoğraf gerekiyor. Biyometrik olması çok önemli. Dilerseniz iDATA biyometrik fotoğraf hizmetini 35 TL karşılığında veriyor.

Kimliğinizin ön ve arka yüz fotokopileri.

Tam vukuatlı nüfus kayıt örneği.

Seyahat sağlık sigortası. En az 30 bin Euro teminatlı olmalı, uluslararası geçerli olmalı ve poliçe, seyahat tarihinizden bir gün önce başlayıp seyahatinizin bitiminden bir gün sonra sona ermelidir.

Eğer herhangi bir yakınınızdan resmi davetiye olmadan seyahat ediyorsanız, otel ve uçak ön rezervasyonlarını da belgelemeniz gerekiyor.

Son üç aya ait banka hesap dökümünüz. En az 4 bin TL bakiye olması gerekiyor. Kaşe, ıslak imza ve banka imza sirküleri ile birlikte temin edilmiş olması gerekiyor. Eğer aile fertleri adına da vize başvurusunda bulunuyorsanız, her bir kişi için ayrı ayrı 4 biner TL bakiye görünmesi gerekmekte; bu da önemli bir ayrıntı.

Vize başvuru formu. Çok dikkatli bir şekilde doldurulması ve ıslak imzalı olması gerekiyor. Yine dilerseniz, iDATA form doldurma hizmetini de 30 TL karşılığında veriyor.

Buraya kadarki belgeler herkes için geçerli olanlar…

Ayrıca kişinin yapmış olduğu işe göre değişiklik gösteren, maaş bordrosu, şirket evrakları, öğrenci belgesi, görev kimlik kartı, SGK/Bağkur dökümü gibi ekstra evraklar sağlanması da beklenebiliyor. Kira, tapu, araç ruhsatı gibi, ek gelir veya mülkler de ayrıca ibraz edilmesi gerekenlerden…

Evet, temeli attık. Şimdi de her farklı vize için bu temelin üzerine hangi belgeleri eklememiz gerekiyor, kısaca bir de bunlara bakalım…

D tipi Schengen vizesiyle, yani ulusal vizeyle devam edelim…

Ulusal vizede ilk olarak ücret farkı göze çarpıyor. Vize harçları yetişkinler için 75 Euro, 17 yaş altı tüm çocuklar için, yani 0–17 yaş aralığı için 37,5 Euro olarak belirlenmiş. Ayrıca randevuyu iDATA aracılığıyla alıyorsunuz ve ulusal vize için bir de randevu ücreti ödemek gerekiyor farklı olarak. Bu da 7,80 Euro karşılığı Türk Lirası şeklinde alınıyor ve, ya telefonda kredi kartı bilgilerinizi sağlayarak ya da havale yaparak ödüyorsunuz. Eğer havale yapma yolunu seçerseniz, randevu için aradığınızda bu paranın halihazırda karşı tarafa ulaşmış olması gerekiyor…

Sağlanacak evraklar, bu uzun süreli vizeyi hangi amaçla aldığınıza göre değişkenlik gösteriyor yine.

Talep edilen temel belgeler ise aynı…

Ulusal vizenin onaylanması ve tarafınıza ulaşması C tipi vizeye göre daha uzun sürebilir, bunu da göz önünde bulundurmanızda fayda var. Bunun sebebi de ulusal vize başvurularında genellikle Almanya’daki makamların da devreye girmesi…

Ulusal vize ile her 180 günlük zaman diliminde, toplamda 90 günü geçmeyecek şekilde diğer Schengen ülkelerinde de serbest dolaşım hakkına sahip olursunuz. C tipi Schengen vizesi ile de diğer Schengen bölgesi ülkelerine giriş yapabilirsiniz tabii ki. Fakat bunun küçük bir istisnası, daha doğrusu bu konuyla ilgili dikkatli olunması gereken bir husus var. Bu vizelerle “çoğunlukla”, ilk olarak vizeyi aldığınız ülkeye giriş yapmanız gerekir. Özellikle Almanya, bu konuda kesin olarak sorun çıkarıyor. Alman havaalanı polisi bu konuda çok titiz. Yani biz vizeyi Alman makamlarından aldığımız takdirde mutlaka, Schengen ülkeleri içinde ilk olarak Almanya’ya giriş yapmak durumundayız. Aksi halde çok ciddi sıkıntılarla karşılaşabiliriz.

Böyle bir sıkıntılı durumu, İspanya’da yaşadığım dönemde iş arkadaşlarımızdan birisi yaşamıştı. Arkadaşım aktarmalı olarak İstanbul’dan Mallorca’ya gelecek. Bu anlattığım, bundan 16–17 sene öncesi, ki o zamanlar Mallorca’ya Türkiye’de herhangi bir havaalanından direkt uçuş bulmak mucize, hatta imkansız olduğundan, arkadaşım Frankfurt aktarmalı olarak geliyor. Frankfurt’ta da aktarma için 6–7 saat gibi uzun bir zamanı var. Bizimki de diyor ki, bu kadar vaktim varken çıkıp bir de Frankfurt’u gezeyim bari. Transit alandan çıkarken, pasaport kontrolünde polis, “hoop” diyor tabii ki. “Senin vizen İspanya için alınmış, peki burada ne işin var, neden burada çıkmak istiyorsun?”

Velhasıl, çok yoğun bir faks trafiği ve sıkıntılı bir süreçten sonra, arkadaşımın uçağına binip devam etmesine izin veriliyor ve sorun çözülüyor. Belki izin verilmeyebilirdi de. Ya da tam tersi de olabilirdi. İyilik meleği bir sınır polisine denk gelseydi, “siz buradan çıkamazsınız, lütfen geri dönüp uçuşunuzu bekleyin” gibi bir uyarıyla da karşılaşabilirdi. Birçok Schengen ülkesi benzer durumlarda esnek davranabiliyor fakat bu konu biraz da sınır yetkililerinin inisiyatifine kalıyor açıkçası. Dolayısıyla siz işinizi garantiye alın, vizenizi hangi ülkeden almışsanız Schengen bölgesine ilk girişinizi o ülkeden yapın.

Evet, yine bir önceki bölümümüzde izlediğimiz sırayla devam edelim ayrıntıları anlatmaya…

Sırada öğrenci vizesi var ve öğrenci vizesi, dil kursu, öğrenci adayı ve eğitim başlıkları altında üç farklı şekilde alınabiliyor.

Her birinin kısa açıklamalarını ve ne kadar sürelerle verildiğini bir önceki yazımızda ele almıştık. Öğrenci vizesi için talep edilebilecek özel evraklar, hangi sebeple vize başvurusu yaptığınıza bağlı olarak, şunlardır:

Halihazırda öğrenciyseniz öğrenci belgeniz. Eğitiminize ara vererek gidecekseniz, Türkiye’de kayıtlı olduğunuz okulunuzdan izin belgesi. Eğer çalışıyorsanız ve işvereninizin izni varsa, Almanya dönüşünde aynı işyerinde çalışmaya devam edebileceğinizi onaylayan işveren mektubu.

Son bitirilen okul diplomasının noter tasdikli örneği ve Almanca tercümesi. Ebeveynlerinizin ikametgah kaydı.

Dil eğitimi vizesi için ayrıca sağlanması gereken belgeler şöyle:

Daha önce bir lisan kursuna gittiyseniz, bu kurstan alınmış sertifikanız veya söz konusu kurstan alınacak bir teyit mektubu. Almanya’daki lisan kursuna kayıt belgeniz. Haftada en az 20 saat ders görecek olmak da önkoşullardan biri, bunu da hatırlatalım.

Çeşitli durumlara göre istenecek belgeler farklılık gösterebilir veya resmi makamlar ek evraklar talep edebilir. Bunları da yine başvuru öncesinde öğrenmekte fayda var.

Dil kursu süresince veya “öğrenci adayı” vizenizle herhangi bir gelir getiren işte çalışmanız yasaktır. Dolayısıyla öğrenci vizesi için de yine bloke hesap ve garantör konuları devreye giriyor…

Üniversite’ye kaydınızı yaptırdıktan sonra çalışma iznine başvurup, eğitiminizle eş zamanlı olarak haftada 20 saat, yılda 120 tam gün veya 240 yarım gün çalışma hakkına sahip olabilirsiniz. Ancak bunun da geçiminize tek başına yetmeyeceğini, mutlaka avantaj sağlamakla beraber, devletin ilk 12 ayda sizden isteyeceği teminat konusunda büyük bir fark yaratmayacağını da ekleyelim.

Gelelim staj vizesine. Staj vizesi de yine öğrenci vizesi gibi kendi içinde başlıklara ayrılıyor. Bir önceki bölümde de andığımız gibi, bunlar gönüllü staj, zorunlu staj, tıbbi staj ve hospitasyon…

Zorunlu veya gönüllü staj hepimizin bildiği şekliyle, meslek hayatıyla ilgili ön bilgi edindirmeyi veya mesleki deneyim kazandırmayı hedefleyen kısa süreli çalışmalar…

Tıbbi staj: Hekim adaylarının ulusal vize kapsamında muayenehane veya hastanelerde pratik deneyim kazanmak üzere birkaç aylık süreler için çalışmaları…

Hospitasyon: Çalışılan kurumun bünyesine dahil olmadan iş deneyimi ve bilgi edinmeyi sağlıyor. Hospitasyon çerçevesinde bir kurumda çalışan kişilerin kuruma karşı herhangi bir yükümlülüğü, sabit çalışma saatleri veya devamlılık zorunluğu yok. Ancak, hospitasyon kapsamında Almanya’da bulunan kişilerin çalışma izinleri de olmuyor.

Staj vizesi için talep edilebilecek ek belgeler şunlar:

Avrupa Birliği teşvik programlarıyla gerçekleştirilen stajlar için: Türkiye’de eğitim gördükleri üniversiteden, Almanca dilinde staj yapacaklarına dair belge ve imzalı, onaylı “Learning Agreement for Traineeships” belgesi, yani staj için öğrenim anlaşmasına dair belge.

Uluslararası bir değişim programı çerçevesinde yapılan stajlar için: Aracı olan kurumun stajı belgeleyen yazısı, değişim programı belgesi, Almanya’da bulunan (ZAV), yani “Zentralstelle für Arbeitsvermittlung” kurumundan staj için onay belgesi. Bu da yine devletin resmi bir aracı kurumu.

Tatil stajları için: Yine ZAV kurumunun aracı olduğunu kanıtlayan belge.

Diğer gönüllü staj veya hospitasyonlarda:

Staj veya Hospitasyon sözleşmesi…

Bu sözleşmenin henüz ibraz edilemediği durumlarda, Almanya’daki işveren tarafından hazırlanan staj teyit yazısı.

Bu belge, staj için stajiyerin alacağı ücretin yanı sıra vize başvurusu esnasında staj sözleşmesinin neden ibraz edilmediğine dair bilgi de içermek durumunda.

Başvuru sahibinin halihazırda Türkiye’de hangi işle meşgul olduğuna dair belgeler. Örneğin öğrenci belgesi, çalışıyorsa iş sözleşmesi vs. ve tabii ki hepsi Almanca tercümeleriyle birlikte…

Son olarak yine bloke hesap ya da garantör…

Bu konuyu kapatmadan, benzer bir konu olan meslek eğitimi için Almanya’ya gelmek isteyenlere de ayrı bir parantez açalım. Bu tip meslek eğitimleri için de vize başvuruları yine ulusal vize kapsamında yapılıyor ve ek olarak sizden kapsamlı bir CV, eğitim sözleşmesi, eğitim planı, eğitim kurumunun sanayi ve ticaret odası kaydı, tamamladığınız meslek içi eğitimlerinize ve tecrübelerinize dair referanslar ve diplomanız talep ediliyor. Bu vizeye özgü olarak Almanca bilginizi de belgelemeniz gerekiyor. Tüm eğitimler için en az A2 seviyesinde Almanca bilgisi beklenirken, bir istisna olarak, sağlık alanındaki bakım eğitimleri için, 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren, B2 seviyesinde Almanca dil bilgisi aranıyor olacak.

Sırada Araştırmacılar ve Bilim İnsanları için vize var. Bu vize için istenen ek belgeler şunlar:

Göreve kabul sözleşmesi ve ilgili verileri içeren iş sözleşmesi. Sahip olunan en yüksek akademik ünvanı belgeleyen diploma. Ve tabii, geçiminizi nasıl sağlayacağınıza dair belgeler. Bursla gidiyorsanız alacağınız bursa dair belge, maaş anlaşması yaptıysanız Almanya’da alacağınız brüt maaşınızı gösteren sözleşmeler vs…

Almanya’ya tıbbi tedavi amaçlı gitmek isteyenlerden talep edilen ek belgeler ise şöyle:

Kesin teşhise ilişkin bir devlet hastanesinden alınan rapor. Almanya’daki doktor veya hastane tarafından sağlanan, tedavi tarihi, hastane veya tedavi masraflarının kimin tarafından karşılanacağı gibi bilgileri içeren belge. Ve tabii yine, geçim kaynağına ilişkin evraklar…

Bir önceki yazıda da belirttiğim gibi, çok fazla spesifik ayrıntılarla gereksiz kafa şişirmemek adına bazı az başvurulan vize türlerini es geçiyorum. Ancak bu vizelerle ilgili detaylı bilgi almak isteyen ve e-posta yoluyla bize sorularını iletenler olursa da, memnuniyetle yardımcı olmaya çalışacağımızı da hatırlatayım…

İş arama vizesiyle devam edelim…

İş arama vizesi için talep edilen en önemli ek belgeler, tabii ki mesleki eğitiminize dair bir diploma ve bu diplomanın Almanya’daki denkliği. Bu konuyu ilk bölümlerde detaylıca anlatmıştık. Mesleki gelişiminizi anlatan özgeçmişiniz ve iş arama planınızla ilgili bilgilerin bulunduğu bir motivasyon yazısı. Ve tabii, yine, Almanya’da geçiminizi sağlayabileceğinizi gösteren belgeler…

Geçelim ticari vizelere…

Ticari vizeler için öncelikle söyleyebileceğim, ticari seyahatin amacı ve süresi gibi ayrıntılar çok net bir şekilde belirtilmeli ve bu çerçeve ayrıntılı bir şekilde çizilmelidir. Örneğin bir fuar için gidiyorsanız, fuarın yeri, zamanı, fuarla ilgili başvurular, davetiyeler vs. belgelendirilmelidir.

Planlanan seyahat süresi için masrafları karşılayabilecek, yeterli maddi imkana sahip olunduğunu da ayrıca belgelemek gerekiyor. Bunun için ücretliler son üç aya ait maaş bordrosu, firma sahipleri de yine son üç aya ait hesap hareketlerini gösteren banka hesap cüzdanı sağlamak durumundalar.

Ücretliler için SGK giriş ve hizmet dökümü, Almanya’daki masrafların işveren firma tarafından karşılanacağına dair teminat yazısı, şirketin ticaret sicil gazetesi, imza sirküleri gibi kuruluş belgeleri, ayrıca talep ediliyor.

Eğer firma sahibiyseniz ticaret veya sanayi odası sicil kayıt sureti, ticaret sicil gazetesi fotokopisi ve vergi levhası gibi şirket evraklarını da başvuru belgeleriniz arasına eklemelisiniz.

Eğer ticari vizeye bir Alman firmasından alınmış davetiye ile başvuracaksanız, söz konusu davetiyede şu bilgiler yer almalıdır:

  • Davet eden firmanın adı ve tam adresi
  • Başvuru sahibinin adı ve firmadaki görevi ile firmasının adı
  • Talep edilen vize süresi
  • Seyahatin amacı, hedefi ve süresi
  • Gerektiği takdirde seyahat ve konaklama giderlerinin davet eden firma tarafından karşılanabileceğine dair belge

Sırada yatırım vizesi var.

En sevdiklerimden…

Biraz meşakkatli bir süreç ama finansal yeterliliği olan kişiler için, bence her açıdan en verimli yollardan birisi…

Hem Almanya’ya yerleşme hem para kazanma ve hem de işinizi dünyaya daha rahat açabilme konusunda avantajlar sağlaması sebebiyle, süreç doğru ve profesyonel şekilde işletilebilirse, bir taşla çok kuşun vurulabildiği bir yöntem…

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Almanya yatırımcı vizesi ile oturum izni alma hakları var ve bu hak 1963 yılında, Avrupa Birliği ve Türkiye arasında imzalanan Ankara Anlaşması’na dayanır. Bu konuyla ilgili son yıllarda bir de güzel gelişme var, ki çok önemli bence: Almanya’da yatırım yoluyla oturum vizesi almanın önündeki en büyük engellerden biri olan, 250 bin Euro yatırım ve en az 5 kişi çalıştırarak istihdam etme zorunluluğu 2012 yılında kaldırıldı…

Almanya’da şirket kurarak oturum izni almak için, kurduğunuz işin Avrupa Birliği standartlarında kriterlere sahip olması gerekiyor. Yapılacak yatırımın miktarını belirleyen faktör, kişinin Almanya’da yapacağı işin hacmi. Almanya’da yatırım yaparak, şirket kurarak oturum izni alabilmenin en büyük faydalarından biri, Avrupa sınırları içinde serbest dolaşım hakkına sahip olmanız tabii ki.

Üstelik sizinle birlikte tüm aile bireyleriniz de oturum izni alma hakkından faydalanabiliyor.

Gelelim belgelere…

Meslek eğitimini kapsayan, diploma ve sertifikalarla desteklenmiş özgeçmiş ve güncel iş sözleşmesi. Yeterlilik belgeleriniz. Örneğin okul karneleri, üniversite/yüksekokul diplomaları, daha önce çalışılan işyerlerinden alınan referans yazıları, ek kalifikasyonlara ait bitirme belgeleri ve yabancı dil seviyelerini gösterir sertifikalar bu belgeler arasında sayılabilir. Serbest mesleklerde çalışmışsanız ticaret sicili kayıt suretleri gibi belgeleri de eklemeniz gerekecektir.

Tamamı Almanca hazırlanmış olmak üzere, iş fikrinize ilişkin bilgileri kapsayan iş planı. Geldik şimdi zurnanın zırt dediği yere…

Bu bilgiler şöyle:

- İşletmenin konsepti

- İşletmenin amacı

- Şirket verileri (yasal statü, yerleşim yeri vs.)

- Kişisel niteliklerin özeti

- Piyasa ve rekabet analizi

- Pazarlama stratejisi

- Şirketin geleceği

- Planlama bilançosu

- Kar/zarar hesap planı

- Likidite ön hesabı

- 3 seneyi kapsayan kar ve kazanç ön hesabı

(kar, maliyet ve kazanç beklentileri)

- Çalışan veya meslek eğitimi almak üzere istihdam edilmesi planlanan kişi sayısı

- Açıklanması mümkünse, girişiminizin inovasyon ve araştırma alanlarına hangi olumlu etkileri olacağı

Bunların yanısıra tabii ki yine geçim konusu da var. Başvuru sahibinin, şahsi olarak, en az bir yıllık geçimini sağlayabilecek maddi yeterlilikte olduğunu kanıtlayan belgeler…

Eğer halihazırda Türkiye’de kurulu bir işiniz varsa, mevcut iş bağlantılarını gösteren belgeler, depo ve ofis alanlarını da kapsayan ticari alanlara dair tapu senetleri veya kira ve satış sözleşmeleri, mali müşavir tarafından imzalanmış, işletmenin son 6 aya dair ekonomik değerlendirmesi ve vergi dairesinden alınmış son gelir vergisi bildirimi de sunmanız gereken belgeler arasında yer alıyor.

Tüm bunlar, yatırımcı vizesi için ayrıca istenen temel belge ve bilgiler. Çeşitli istisnai başvurular için, duruma göre, ilgili makamlar çok daha farklı ve ayrıntılı belgeler de isteyebilir tabii. Başta da dediğim gibi, süreç yoğun ama doğru ilerlendiğinde katlanılan eziyete değebilecek bir süreç.

Sonuç itibariyle, ticari faaliyet planlarınız Almanya’da bulunan uzman makamlarca incelenir. Başvuru tarihinden itibaren yaklaşık 12 haftalık bir işlem süresi neticesinde de başvurunuz karara bağlanır…

Evet, geldik yine son yönteme, Türkiye’den son yıllarda en çok başvurduğumuz yollardan biri olan Mavi Kart’a…

Mavi Kart işlemlerinizi aslında Almanya’ya giriş yaptıktan sonra başlatıyorsunuz. Almanya’ya gidip önce ikamet konusunu hallediyorsunuz. Bir banka hesabı açıyorsunuz ve Almanya’da Mavi Kart başvurusu kapsamında çalışmaya başlamış olduğunuz işyerinden alacağınız, son üç ayın maaş bordrosunu da bunlara ekleyerek süreci başlatıyorsunuz. Bütün bunları yapabilmek için doğal olarak önce Almanya’ya gitmek gerekiyor.

Peki nasıl…?

Tabii ki ulusal vizeyle…

Bu amaçla alacağınız ulusal vizeye başvurabilmek için pasaportunuz, iki adet fotoğrafınız, başvuru formunuz ve bu formun son sayfasında yer alan, sizin tarafınızdan imzalanması gereken açıklama yazısının haricinde, detaylı bir özgeçmişiniz, daha önce aldığınız karneler, sertifikalar ve diplomanızın da vize başvuru evrakları arasında sunulması gerekiyor. Lisans diplomanızın ya denkliğini almanız, ya da “Anabin” portalından denklik şartlarına uygun olduğunu teyit etmeniz gerekiyor. Eğer diplomanızın Almanya şartlarına “eşdeğer” olduğunu, anabin.kmk.orgsitesinin veritabanında yaptığınız aramanın sonucunda elde ettiğiniz bilgilerle teyit edebiliyorsanız, bu da başvuru için yeterli sayılıyor. Bunun için önce mezun olduğunuz üniversitenin H+ değer birimi ile değerlendirildiğini, ardından mezuniyet belgenizin “eşdeğer” kategorisinde olduğunu bu sitenin veritabanından bulup belgelemeniz gerekiyor. Daha doğrusu tüm bu adımların çıktısını almanız gerekiyor, belgelemekten kastettiğim bu.

Bu sitenin tamamen Almanca olduğunu da hatırlatayım…

İş sözleşmeniz, başvuru yapabilmeniz için ihtiyaç duyulan tüm bilgileri içermeli. Bunlar, işvereninizin adı ve açık adresi, iş ilanı ve görev tanımı, çalışma şekli, yani tam zamanlı mı yarı zamanlı mı çalışacağınız ve Euro bazında brüt maaşınız. Bunlar sağlanması gereken asgari bilgiler…

Almanya’ya giriş tarihiniz ile işe başlayacağınız tarih arasındaki süreyi kapsayan seyahat sağlık sigortası. Ve tabii ulusal vize ile ilgili ücretler…

Almanya’da yapacağınız işin mutlaka sahip olduğunuz vasıflara uygun olması gerekmekte. Yani, yükseköğrenim diploması ile belgelediğiniz bilgi ve birikime, istihdam edildiğiniz işte, en azından kısmen veya dolaylı olarak mutlaka ihtiyaç duyulmalı. Örneğin doktorun hastanede değil de, ilaç firmasında istihdam edilmesi gibi…

Mavi kart ilk kez verildiğinde en fazla dört yıllığına düzenleniyor. Tabii bu da, eğer işyerinizle süresiz bir iş sözleşmesi yaptıysanız böyle. Aksi halde, yani sözleşme süreniz dört senenin altındaysa, sözleşmenizde yazan kadar bir süre için düzenleme yapılıyor. Süresiz iş kontratınızın olması ve belirli şartların yerine getirilmesi durumunda, Mavi Kart’ı ilk alışınızdan itibaren iki ila üç yıl sonra süresiz yerleşme izni verilebiliyor. Bu iki ila üç yıl denilen süre, eğer aralıksız çalışıp sigorta primlerinizi de düzenli olarak ödediyseniz, genellikle 33 ay. Eğer B1 seviyesinde Almanca bildiğinizi ispatlayabiliyorsanız 21 ayda da süresiz oturma iznini alabiliyorsunuz.

Son olarak yine önemli bir ayrıntı, Mavi Kart sahibi olan kişilerin eşleri de, Almanca dil bilgisine sahip olması şartı aranmadan oturma iznini alabilir ve bu izinle bir işte çalışabilir veya kendi işlerini kurabilirler…

Bu bölümü bitirmeden, bir noktaya tekrar dikkatinizi çekmek istiyorum:

Şimdiye kadar anlattığım tüm vize başvuruları için saydığım evraklar, hiçbir istisnai durumu içermeyen başvuru sahipleri için gereken evraklar. Şayet herhangi bir vize başvurusuyla ilgili istisnai bir durumunuz varsa ve konuyla ilgili daha fazla detaya ihtiyaç duyuyorsanız, bizimle e-posta ya da internet sitemiz yoluyla iletişime geçip ilgili sorularınızı sorarsanız, memnuniyetle bildiklerimizi paylaşır, bilmediklerimizi araştırırız…

Evet, Almanya’ya turistik veya uzun süreli olarak gelebilmenin farklı yollarından detaylı olarak bahsettiğimiz bu yazımızın da sonuna geldik.

Sizin de eğer sorularınız, paylaşmak istedikleriniz veya bizim paylaşımlarımızla ilgili eksik gördüğünüz konular olursa lütfen bize bildirin…

Bizimle iletişime geçmek için, bilgi@almanyadahayat.com adresine e-posta gönderebilirsiniz. Veya doğrudan almanyadahayat.com adresindeki sitemizde bulunan iletişim formunu doldurarak da bizimle temas kurabilirsiniz.

Bunların yanısıra, şahsıma ait twitter hesabımdan da konuyla ilgili düzenli olarak paylaşımlarda bulunuyorum. Dilerseniz beni twitter’dan da takip edebilirsiniz. Paylaşımlar altında fırsat buldukça fikir alışverişinde bulunabiliriz…

Twitter hesabım: @ilkersagdilek

Önümüzdeki yazıda, Almanya’ya kalıcı olarak yerleşmek niyetindeyseniz, geldikten hemen sonra, ilk etapta yapmanız gerekenler ve bu işlemlerle ilgili muhtemel harcamalardan, ve en çok merak edilen konulardan biri olan aile birleşimi konusundan bahsedeceğiz…

Lütfen bu blog yazılarını, paylaş butonunu kullanarak ihtiyaç duyabileceğini düşündüğünüz yakınlarınızla da paylaşmaya özen gösterin. Bu bilgilere ihtiyacı olan ne kadar çok kişiye ulaşabilirsek o kadar faydalı bir iş yapmış oluruz.

Okuduğunuz için teşekkürler…

Hoşçakalın, kendinize iyi bakın…

--

--