“Anlamak İçin” Değil, “Cevap Yapıştırmak” İçin Dinliyoruz.

Seda Uzeroğlu
Türkçe Yayın
Published in
2 min readJul 13, 2018

--

Birbirimizi dinlemiyoruz. Dinlemeyi sevmiyoruz, sabredemiyoruz.

Merak da etmiyoruz, çünkü karşı tarafın ne söyleyeceğini zaten biliyoruz !!! Karşı taraf konuşurken, ne cevap vereceğimizi düşünüyoruz, söyleyeceklerimizi tasarlıyoruz.

Ama ayıp olmasin diye “dinlermiş gibi” yapmayı iyi biliyoruz. Göz teması kur, açık beden dili kullan, başınla onayla…

Oysa gözle değil, “öz”le dinlemektir, dinlemenin hası…

Boşuna dememişler, “Nerenle dinliyorsun?” diye :)

Gerçek iletişim, şekille değil, “öz”le dinleyebildiğimizde başlar.

Karşı tarafın ne dediğini anlamak için dinlemek, kendi yorum ve yargılarını bir süreliğine kapatarak dinlemek, ne söyleyeceğini düşünmek yerine karşı tarafın söylediklerine odaklanmak, hatta söylemediği, altta yatan gerçekleri bulabilmek…

İyi bir dinleyici misiniz, en kolay ölçme metodu şu:

Dinlerken odağınız nerede?

Kendinizde mi karşı tarafta mı?

Söyleyeceklerinizde mi, yoksa karşı tarafın anlattıkları içindeki açık ve kapalı anlamlarda mı?

Etkin dinlemenin en doğru yolu odak noktasına anlatıcıyı koymak. Dinlerken ne diyeceğimizi düşünmek yerine dinledikten sonra düşünmek. Kısacası, “cevap yapıştırmak için” değil, “anlamak için” dinlemek.

Dinlemek, birçok problemin çözümü. Sadece özde dinleme becerisi ile bile liderlikte, müzakerelerde, satışta, koçlukta, ebeveynlikte, öğretmenlikte, yani insana dair olan her konuda problemlerin çözümünde ciddi bir yol alınabilir.

Çözümcül ve barışcıl bir iletişim uğruna, dinlemek için gösterilecek çaba ve sabıra değer…

#dinlemek

#kişiselgelişim

#kurumsaleğitim

#müzakere

#liderlik

#satış

Podcast| Youtube | Slack | Facebook | Twitter | Instagram | Kodcular

--

--