Büyük Patlama (Big Bang) Teorisi Nedir?

Sefa Emrahoğlu
Türkçe Yayın
Published in
4 min readApr 22, 2019

Büyük Patlama(Big Bang) teorisi evrenin başlangıcıyla ilgili en çok kabul gören açıklamadır. Bu teori sadece evrenin başlangıcıyla ilgili değildir, evrenin başlangıcından sonra oluşan zaman kavramıyla birlikte evrenin nasıl büyüdüğü, nasıl genişlediği ve neye benzediğini de açıklar.

1920’li yıllarda Rus fizikçi, matematikçi Alexander Friedmann ve Belçikalı matematikçi, astronom Georges Lemaître tarafından ortaya atılan bu teori, çeşitli kanıtlarla desteklendiğinden büyük ölçüde kabul görmüştür.

Teori halen genişlemeye devam eden evrenin 13,7 milyar yıl önce genişlemeye başlamasından önce çok sıcak ve yoğun bir durumda olduğunu söyler.

Georges Lemaître’in önceleri “İlk Atom Hipotezi” olarak adlandırdığı bu varsayım günümüzde “Büyük Patlama Teorisi” adıyla anılmaktadır.

Genişleyen evren şişirilmekte olan bir balona benzetilir. Balonun yüzeyinde birbirinden bağımsız renkli noktalar olduğunu ve bu noktaların her birinin farklı birer galaksi olduğunu düşünün, balonu şişirdikçe bu galaksiler birbirinden uzaklaşır. Biz de bu galaksilerden birinde yaşadığımız için diğer tüm yıldızlar bizden uzaklaşıyormuş gibi görünür.

Big Bang (Büyük Patlama) Sonrası Evrenin Genişleyişi

Teori temel gözlemlere dayanmaktadır.

1929 yılında Edwin Hubble galaksiler arasındaki mesafenin evrenin her yerinde arttığını gözlemledi. Bu galaksilerin geçmişte birbirlerine daha yakın olması gerektiği anlamına gelir.

1964 yılında Wilson ve Penzias kozmik arka plan ışımasını keşfetti. Bu, evrenin başlangıcında, sıcak ve yoğun olduğu zaman yayılan radyasyona benzer bir kalıntıdır. Kozmik arka plan radyasyonu, evrenin her yerinde gözlemlenebilir.

Evrenin bileşimi (yani, farklı elementlerin atomlarının sayısı), Büyük Patlama teorisi ile tutarlıdır. Şimdiye kadar, bu teori neden evrendeki ilkel elementlerin bolluğunu gözlemlediğimizi açıklayabilen tek teoridir.

Bu gözlemler Büyük Patlama teorisinin birer kanıtı haline gelmiştir.

Teoriyi Kanıtlayan Unsurlar

1.Galaksilerin Kırmızıya Kayması

Uzak galaksilerin kırmızıya kayması, evrenin genişlediği anlamına gelir. Galaksiler arası mesafenin sürekli arttığını gösterir. Eğer zaman içerisinde geriye gidersek, her şeyin muhtemelen küçük bir noktadan çıktığını görürüz. Bu küçük noktadan çıkan patlama Büyük Patlama olarak adlandırıldı.

Galaksilerin Kırmızıya Kayması

2.Kozmik Mikrodalga Arka plan

Tarihin çok erken bir döneminde evren çok sıcaktı.Evren genişledikçe bu sıcaklık parıltının ardında kaldı. Büyük Patlama teorisi sadece bu parıltının var olması gerektiğini değil, aynı zamanda mikrodalga spektrumunun bir parçası olan mikrodalgalar olarak da görülmesi gerektiğini öngörüyor. Bu yörüngedeki dedektörler tarafından doğru bir şekilde ölçülen kozmik mikrodalga arka planıdır ve Büyük Patlama teorisinin doğru olduğuna dair çok iyi bir kanıttır.

Kozmik Mikrodalga Arka Plan

3.Elementlerin Karışımı

Evren genişledikçe soğudu ve bugün gördüğümüz elementler oluştu.

Büyük Patlama teorisi erken evrende her bir elementin ne kadarının oluşması gerektiğini öngörür ve bugün çok uzak galaksileri ve eski yıldızları araştırdığımızda bunların doğru olduğunu görürüz.

Bu araştırmalar için Güneş gibi genç yıldızlara bakamayız çünkü bu yeni yıldızlar kendinden önceki yıldızlardan unsurlar içerir.

4.Zamanda Geriye Bakmak

Büyük Patlama teorisinin ana alternatifi “Sabit Durum” teorisidir.

Bu teoride evren zamanla değişmez.Işığın evrende hareket etmesi uzun zaman alır. Uzak galaksilere baktığımızda aslında zamanda geriye bakarız. Bundan çok uzun zaman önce galaksilerin bugün ki hallerinden oldukça farklı olduğunu görebiliriz. Bu bize evrenin değiştiğini kanıtlar.

Genişleyen evren kavramı, “Geceleri gökyüzü neden karanlıktır?” sorusunu da açıklar. 1826 Yılında Heinrich Olbers, bir makalesinde eğer sonsuz sayıda yıldız varsa, onlardan gelen ışığın geceleri gökyüzünü aydınlatması gerektiğini savunmuştur. Fakat genişleyen bir evrende kırmızıya kayma nedeniyle enerji kaybı olmaktadır ve yıldızların belirli bir ömrü vardır bu nedenle geceleri karanlıktır.

Evrenin Geleceği

Bilim adamları eğer evren genişliyorsa kütlesine bağlı olarak, gelecekte evrenin kaderinin ne olabileceğini projelendirmenin mümkün olduğunu düşündüler. İki yaygın evrenin geleceği fikri ortaya çıktı.

1.Büyük Çöküş

Yaygın bir teori, eğer evren kritik bir kütlenin üzerine çıkarsa, bu büyük krizin gerçekleşeceğidir. Sonunda evrenin büyümeyi bırakacağını ve daha sonra tekrar sıkıştırılacağını söylüyor. Sıkıştırıldığında evren tekrar ısınmaya başlayacak. Bu teoride, en sonunda evren Büyük Patlamanın başındaki gibi tek parçacık haline gelecektir. Pek çok kişi evrenin daha sonra başka bir Büyük Patlama ile yeniden doğacağını ve sonsuza dek genişlemeye ve daralmaya devam edeceğini söylüyor.

2.Genişlemeye Devam

Başka bir olasılıkta evrenin kütlesinin çok küçük olması durumunda, evren genişlemeye devam edecek ve daha da soğuyacak, sonunda sanal bir boş ve donmuş evren haline gelinceye kadar.

Kaynaklar:

https://www.schoolsobservatory.org/learn/astro/cosmos/bigbang

https://en.wikipedia.org/wiki/Big_Bang

Einstein’dan Ötesi kitabı:

https://www.kitapyurdu.com/kitap/einsteindan-otesi/263128.html

--

--