“Ben Buyum!”
Üstünün kirinden utana sıkıla saklanan kimsesiz insanlardan bir çocuk
Şahtı şahbaz oldu
Kandı kansız oldu
Ötekilerin mezarlığından ayırtılmıştı yeri
Annesi ve babası sandıkları onun doğumuyla kalem basmıştı sırra
O çocuk
Una bulanan burnu, kömür karası gözleriyle
İçindeki ışığı yıllar boyu söndürmeye çalıştı
Karanlığıyla dosttu ve görünmüyordu yüzü
Belirsizdi aynalar ve umrunda değildi kırık beyaz dişleri
Pasıyla koştu tepelerde
Saklandı ahırlara küfürler yağdıkça özüne
Ona fısıldayan hayali arkadaşları vardı
Göz görmeye görmeye alıştı ipsizliğe
Evladına insanın güvenmek hataların en büyüğü
Günahların en can alıcısıydı
Üstünün kirinden utanan çocuk, gönlünün berraklığıyla çıktı saklandığı yerden
“Ben buyum!” dedi ve bir tokat indi yüzüne
“Ben buyum!” dedi ve tartaklandı bedeni
Sonunda kaçtı hayallerinde gördüğü diyarlara
Kurtuldu kimsesiz insanlardan
Sahici bir nefes aldı ve bıraktı yeryüzüne
Dağlar ona aşık; maviler ona kelam oldu