Bibliyoterapi: Okuma ile Sağaltım
Okumanın, Öykünün ve Masalın Ruhumuza Olan Etkileri
Bibliyoterapi, bireylerin sorunlarını çözmede ya da kendilerini daha iyi tanıyıp anlamalarında edebiyat eserlerinden yararlanma biçimi olarak tanımlanabilir. Kitapların adeta psikolojik danışma sürecindeymiş gibi kullanılması oldukça eski bir geçmişe dayanır. Geçmişte anlatılan masallar, efsaneler, söylenceler bir nevi kişinin kendi benliğiyle bağlantı kurmasında aracı olur. Öyküyle okuyucunun kişiliği arasında dinamik bir ilişki kurulması ile başlayan bu süreç 3 evrede gerçekleşir:
· Özdeşim ve yansıtma
· Arınma
· İçgörü ve bütünleşme
Şimdi çocukluğumuza dair bir yolculuk yapacağız. Masala başlayıp ardından zihnimizde devam ettireceğiz.
“Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Develer top oynarken
Eski hamam içinde
Horozlar tellal iken
Pireler hamal iken
Ben anamın beşiğini
Tıngır mıngır sallar iken
Anam düştü beşikten
Babam düştü eşikten
Biri kaptı maşayı
Dolandım dört köşeyi.”
Hayal ettiğiniz nasıl bir kahraman? Özellikleri neler? Masaldaki bu olağanüstülükler sizde neyi uyandırdı? Masaldaki olayları anımsayalım. Biz masalda hangi kahramanlarla özdeşleşiyoruz? Zira masallarda tüm kahraman bizim benliklerimizden başkası değildir. Masallarda ve diğer anlatı biçimlerinde soluk soluğa geçilen her sınır, girilen her ülke, çöl, okyanus, güçlüklerle dolu bir orman, kendi iç yolculuğumuzda bilinmeyen topraklara ayak basmaktır. Tıpkı hepimizin içinde keşfetmeyi bekleyen özgür, maceracı, korkusuz ve güce boyun eğmeyen Simbad gibi. Bu kahraman bazen bilge bir dede olur, bazen içinde kötülük barındıran masallardaki üvey kardeş olur, bazen deve bazen de cüce olur. Nitekim hepsinin karşılık bulduğu değer, karakter ve bizden çıkaracağı benlikler birbirinden çok farklıdır.
Bibliyoterapi çalışmalarına temel oluşturan, kitapların insanı iyileştirici gücüne vurgu yapan ilk yaklaşım, Eski Yunan’da bir kütüphanenin girişindeki kapının üzerinde yazılı olan bir cümle ile özetlenmiştir: “İnsanın Ruhunun İyileştirildiği Yer”
Bibliyoterapi aşağıdaki amaçlar için kullanılır:
• Kendini tanıma, kendini keşfetme ve kendini kabul
• Daha olumlu bir benlik algısı geliştirme
• Kendi sorunlarına benzer sorunları başkalarının da yaşadığını görerek yalnız olmadığını duyumsama
• Kendine ve başkalarına ilişkin farkındalık sağlama
• Sorunlarına dair içgörü kazanma
• Bir sorunun farklı çözüm yolları olduğunu görme
• Sorunları tartışma ve çözüm bulma
• Çevresini, toplumu ve dünyayı tanıma
• Yeni değerler ve tutumlar geliştirme
• Yaşamda anlamlar bulma, rol modelleri seçme
• Stresle başa çıkma, duyguların ifadesi ve katarsis
• Başkaları ile empati kurma ve olaylara “öteki”nin gözünden bakma
• Kalıp yargıların yumuşatılması
• Farklı ve yeni durumlara uyum sağlama, uyum güçlüklerini aşma
Okuyucu tüm bunların farkına varmak için öyküyü/masalı/olayı okurken belirli aralıklarla duraklar olayın gelişimi hakkında tahminde bulunur, duygularını ifade etmeye yönelik fırsatlar geliştirir. Elbette bu aşamanın en mühim noktası okuyucunun doğru kitap ve doğru zamanla buluşmasından geçer.
Hangi yöntemin uygulanacağına danışman, durumu inceleyerek karar verebilir. Okuma süreci başladığında bibliyoterapi süreci üç evreden geçerek tanımlanır:
1. Evre: Özdeşleşme ve Yansıtma
Kitapla birey buluşturulurken, birinci evre, okuyucunun öyküdeki kahramanın sorununu tanıyarak, kendi yaşamakta olduğu sorunla benzer ve farklı yönlerini bulup, onunla özdeşim kurabilmesinin sağlanmasıdır. Bu noktada danışmanın veya öğretmenin rolü, öykü kahramanının kişilik özelliklerinin tanınması ve kişilik dinamiklerinin işleyişi ile ilgili yorumlar yapabilmesinde bireye yardımcı olacak açıklamalar sunmasıdır.
Okuyucu öykü kahramanı ile özdeşim kurabildiği ve kendi sorunuyla ilgili bir yansıtma yapabildiği zaman, danışman yavaş yavaş bireyin kendi duygularını ortaya koyması için onu cesaretlendirir ve arınma evresine hazırlanmasına yardımcı olur.
2. Evre: Arınma (Katarsis)
Okur (danışan) hazır olduğunda, duygular ortaya çıkarılmaya çalışılarak onu rahatsız eden, bastırılan yaşantılarının ifade edilmesi, duygusal boşalmayla birlikte arınma ( katarsis) ile belirli bir rahatlamanın yaşanmasına yardımcı olunur. Birey yaşadığı bu rahatlama duygularını, bazen sözel olarak ifade edebilir, bazen de kendi içinde yaşayabilir. Bu evre, bibliyoterapiyi normal okuma sürecinden farklı kılar. Hem öykü kahramanının, hem de kendi duygularını tanımaya başlayıp adlandırmasıyla, birey unuttuğu, bastırdığı, tanıyamadığı, bir anlam veremediği birçok duyguyu yakalamaya, yaşamaya ve anlamaya başlar.
3. Evre: İçgörü ve Bütünleşme
Bu evre, bibliyoterapinin son evresidir; bireyin kendi özelliklerine, yaşadıklarına, sorunlarına ilişkin bir içgörü kazanarak kendi içinde bir bütünlüğe ulaşabilmesi ile tamamlanır. Danışmanın yardımı ile içgörü kazanan birey, kendi yaratıcı gücünü kullanarak, öyküdekinden farklı, kendine uygun çözüm seçenekleri üretmeye başlar.
Eğitimde Bibliyoterapinin Öğrencinin Kendini Tanımasında Nasıl Kullanılır?
1. Okudukları öykülerle ilgili yorumlar yaptırmaya çalışın; çocukları, içerik ve öykü kahramanlarıyla ilgili düşüncelerini açıklamaları için cesaretlendirin.
“Okuduğunuz öyküyü gözlerinizi kapatıp şöyle bir düşündüğünüzde aklınıza
öncelikle hangi sözcük ya da sözcükler geliyor?” gibi.
2. Çocuklardan, öyküdeki kahramanla özdeşim kurabildikleri kitapları seçmelerini isteyin.
3. Yansıtma yapmalarını sağlayacak sorular sorun. Örneğin, ‘Öykünün nesini sevdin?”
“Eğer öyküdeki kahramanlardan biri gibi olabilseydin kimi seçerdin? Neden?”, “Daha sonra düşündüğünde bu öyküyle ilgili neleri hatırlayacaksın?”
4. Kendi yaşadıkları deneyimlerle öyküdekileri karşılaştırmalarına yardım edin.
5. “Hiç böyle hissettiğiniz olur mu?”, “Hiç böyle olmak istediğiniz olur mu?” “Hikâyedeki karakter sen olsaydın ne yapardın? Böyle hissetseydin ne yapardın? “Kendini hiç bu kadar sinirli (üzgün, korkmuş, mutlu) hissettiğin oldu mu?”, “Sinirlendiğinde böyle yapabilmeyi ister miydin?” gibi sorular sorun.
6. Öyküdeki kahramanları grup/sınıfın gerçek yaşam deneyimleriyle ilişkilendirin.
Öyküdeki kahramanlar arasındaki benzerlik ve farklılıkları sınıfın tartışmasını sağlayın. Öğrenciler ve öykü kahramanları arasındaki benzerlikleri tartışarak istenilen davranışların ne olduğunu buldurarak belirlemeler yapın. Böyle davrandıkları ve davranmadıkları durumları tartışın. Sergilenen davranışların olumlu ve olumsuz sonuçlarını listelemeye çalışın.
7. Öğrencilerinizin öyküdeki kahramanın duygularındaki, ilişkilerindeki ya da davranışlarındaki değişiklikleri tanımlamalarını, sağlayın.
8. Öğrencilerinizle sergilenen davranış ve yaşanan duyguların sonuçlarını tartışın. Öykü kahramanının kullandığı çözüm yollarından daha farklı sorun çözme yollarının neler olabileceğini tartışın.
9. Öğrencilerinizin öyküden etkilendikleri bazı sahneleri resimlemelerini isteyin. Öykü kahramanlarının rollerini üstlenerek, canlandırmalar yapmalarını isteyin.
10. Bu canlandırmalarda kuklalardan yararlanabilirsiniz.
11. Öyküye farklı sonlar yazma çalışmaları ya da öyküyü yeniden yapılandırma, kurgulama çalışmaları yapabilirsiniz.
Sonuç olarak bibliyoterapi süreci ile öykü işlevini tamamlamış ve bireyin
kendi öyküsünü yeniden oluşturmasına katkıda bulunmuş olur.
Çocuklukta bizi uyutan, avutan, düşler âlemine yolculuğa götüren masallar şimdi içimizdeki çocuğa ulaşıp onunla iletişim kurmamızı sağlayabiliyorsa o masal kahramanı artık bizi uyandırıp kendimizle yüzleştiriyor ve düşler âleminden gerçeğe doğru yolculuğa çıkarıyor demektir. Gökten üç elma değil, yüzlerce masal düştü. Siz kendi masalınızı yakalayın. Masallarınızı hiç yitirmeyin!