Covid-19 ve Küresel Isınma

Ferhat Yalcın
Türkçe Yayın
Published in
2 min readJun 24, 2020

“İnsanın gerçekte ihtiyaç duyduğu şey, gerilimsiz bir durum değil, daha çok, uğruna çaba göstermeye değer bir hedef, özgürce seçilen bir amaç için uğraşmak ve mücadele etmektir.” Viktor E. Frankl

Yeni normal söylemlerinin azaldığı ve eskiye dönüşün egemen olduğu günler geçiriyoruz. İnsanlık olarak yakın zamanda görmediğimiz, alışık olmadığımız tarzda bir hayat sürdük ve şimdi hayatın normalleşmesi ile eskiye dönüşün başlaması bekliyoruz. Bütün dünyada bundan sonrası için insan hayatının tamamen aynı olması arzu ediliyor ve içten içe hepimiz hayatımızın eskisi gibi olması için büyük bir beklenti içindeyiz. Maalesef hatalı bir düşünce…

Photo by Markus Spiske on Unsplash

Covid-19 aslında bize kıymetli bilgiler kazandırdı. Bilinmeyenin peşindeki insanoğlunun teknoloji yardımı ile giderek güç kazandığı ve diğer taraftan bilinmezliklerin ne kadar fazla olduğunu hatırlattı. Teknolojimiz hızlandıkça temasımızın ne kadar arttığını öğrendik. Dijitalleşme konusunda sınıfta kaldığımızı gördük ama adaptasyon becerimizin hala üst düzeyde olduğunun tekrar farkına vardık. Bu olumsuzluklara rağmen insanlığın beraber hareket edebildiğini, bir bütün olarak gelişmeleri kucaklayabildiğini görmüş olduk.

Eskiye dönüşü hepimiz özlüyoruz ama artık eskiye dönüş olmamalı. Yaşam tarzımız minimal ve hayatımız sade olmalı. Dünyamızın kaynakları kısıtlı ve biz her tükettiğimiz üründe kısıtlı kaynaklarını harcadığımızı içten içe biliyoruz. Aynı Covid-19 sürecinde olduğu gibi buna muhakkak bir başkasının çözüm bulacağını ve bu çözümün bizim konfor seviyemizi aynı şekilde tutacağını hayal ediyoruz ama bu sefer bütün insanlık olarak sorumluluk almalıyız. Tarihte ilk defa Sibirya’da sıcaklık 38 derece olurken, farklı doğa olaylarına sürekli olarak tanık oluyoruz ama üzerimize düşünleri yapmıyoruz veya sorumluluk almak istemiyoruz. Kabul edelim, artık farklı yaşamalıyız…

Covid-19 döneminde minimalist yaşadık ve artık yaşayabileceğimiz biliyoruz. Başka gezegenlere gidip gelsek bile elimizde sadece Dünya var ve burada daha uzun süre yaşamaya mecburuz. Bu mecburiyetimizi doğa ile uyumlu hale getirmeliyiz ki uzun nesiller daha insanlık burada yaşayabilsin. Yediğimiz hamburgerin ve içtiğimiz kahvenin üretimi için ne kadar kaynak gerektiğini hemen hemen hepimiz biliyoruz. Bundan sonrasında her tüketimimize dikkat etmemiz ve gerçekten yeni bir normal kavramını ortaya çıkartmamız gerekir.

Pandemi henüz tam olarak atlatılamadı ama yavaş yavaş salgınla birlikte nasıl yaşayacağımızı öğreniyoruz ve bu kurallara göre yaşamaya riayet ediyoruz. Er veya geç aşının bulunacağına da eminiz ama aynı durum küresel ısınma için söz konusu değil maalesef. Bütün insanlık olarak sorumluluk almaz, yeni rutinler kurgulamaz, kurallar oluşturmaz ve aynı şekilde yaşamaya devam edersek küresel ısınmayı geri döndürmemiz mümkün olmayacak. Pandemi ile küresel ısınma bu noktada ayrışıyor. Birisi kesinlikle bitecek ama diğeri önlem almazsak durdurulamaz duruma gelecek ve etkileri kolay kolay bitmeyecek…

“Değişim evrenin birinci ilkesidir. Her şey değişir.”

Teşekkürler,
Ferhat Yalçın
Founder at Tomorrow

--

--

Ferhat Yalcın
Türkçe Yayın

Dijital Stratejist, Danışman, Girişimcilik Uzmanı, İçerik Üreticisi, Dijital Dönüşüm Profesyoneli. ferhatyalcin@tomorrow.com.tr