Duygusal Açıdan Zeki İnsanların 8 Özelliği

Onları taklit edin ve duygusal zekanızın yükselişini izleyin…

Hüseyin GÜZEL
Türkçe Yayın
8 min readMay 17, 2022

--

8 Traits of Emotionally Intelligent People” by Nick Wignall

İşte olmaması gereken radikal bir fikir:

Direk kendimizde bir sorun olduğu için değil; aslında nasıl çalıştıklarını anlayamadığımız için duygularımızla mücadele ediyoruz.

Şunu düşünün:

Sayıların nasıl işlediği size hiç öğretilmediyse, matematikle cebelleşiyor olmanıza şaşırmak mümkün mü?

Tabii ki de değil!

Ve yine de, çok azımıza duyguların nasıl çalıştığı öğretilmiş olsa da, onları yönetmek için mücadele ettiğimizde içimizde bir şeylerin yanlış veya kusurlu olduğunu varsayarız!

Öte yandan, insanlar acı verici duygularla sağlıklı bir şekilde mücadele edebildiklerinde, bu genellikle duyguların gerçekte nasıl çalıştığını anladıklarının bir işaretidir.

Duygusal zeka, duygularınızla savaşmak ya da onlardan kaçmak yerine onlarla mücadele etme ve birlikte çalışma yeteneğidir.

Duygusal zekanızı geliştirmek istiyorsanız, duygusal açıdan zeki insanların aşağıda açıklayacağım şu 8 özelliğini taklit etmelisiniz:

1| Duygularını birer virüs gibi değil, haberciler olarak görürler.

Aşağıdaki duyguları nasıl tanımlarsınız:

  • Öfke
  • Üzüntü
  • Korku
  • Utanç
  • Kıskançlık

Çoğu insan gibiyseniz, “Ah, bunlar olumsuz duygular” diyebilirsiniz. Ancak bu aslında çok doğru bir açıklama değil. Zira buradaki olay şudur:

Bir duygunun sizi kötü hissettirmesi onun kötü olduğu anlamına gelmez.

  • Duygular ahlaki anlamda kötü ya da olumsuz değillerdir çünkü onları doğrudan kontrol edemezsiniz. Öfkesini kontrol edemediği için kimse hapse girmez, lakin sadece davranışlarınızı kontrol edemediğinizde bu gerçekleşir.
  • Benzer şekilde, duygular güvenlik anlamında kötü ya da olumsuz değildir zira aslında tehlikeli değillerdir. Ne kadar üzgün olursanız olun, üzüntünüz size zarar veremez. Tabii siz davranışlarınızı kontrol edemezseniz.

Başka bir deyişle, duygusal açıdan zeki insanlar acı verici duyguları tehdit edici yada kötü bir karakter işareti olarak görmezler. Bunun yerine, duygularını, ki özellikle acı verici olanları mesaj vermeye çalışan haberciler olarak görürler.

Ve sonuç olarak, duygusal açıdan zeki insanlar, verdikleri mesajdan ne kadar hoşlanmasalar da haberciyi asla vurmazlar.

2| Duygularını güvenmeden dinlerler.

Tüm bilgiler doğru değildir ve pek çoğu da duygusal bilgiler içerir.

Çoğu zaman duygularımız bize doğru yada yardımcı olabilecek bir şey iletir:

  • Biri cüzdanınızı çaldıktan sonra kızdığınızda, zihniniz size bir adaletsizliğin meydana geldiğini hatırlatmanın (ve belki de durumu düzeltmeniz için sizi motive etmenin) bir yoludur.
  • Patronunuza yalan söyledikten sonra kendinizi suçlu hissettiğinizde, bu kısmen yanlış bir şey yapmış olmanın doğru bir değerlendirmesi olarak bizlere yansır.

Ama buradaki asıl olay şudur…

Bir duygunun size bir şeyi anlatması, onun doğru ya da yardımcı olacağı anlamına gelmez.

Duygular, doğru ve yararlı olduğu kadar yanlış ve yararsız da olabilir:

  • Mesela, duygularım bana sakin olmamı ve koşuya çıkmak yerine Netflix izlememi söylüyor. Dinlemeli miyim sizce?
  • Ya da duygularım, süpermarkette önümü kesen o adama yumruk atmamı söylüyor. Dinlemeli miyim yani?

Duygularınızı dinlemek genellikle iyi bir fikir olabilir, ancak onlara güvenmek asla akıllıca değildir.

3| Duyguları konusunda sade bir dille konuşurlar.

Dikkatlice dinlerseniz, çoğu yetişkin zor duygular konusunda belirsiz ve aşırı derecede soyut veya mecazi terimler kullanır: “Sadece biraz stresliyim” veya “Şu anda gerçekten çok kızgınım.” gibi…

Başka bir deyişle, duygularını düşündürürler. Ve nedeni… Zira çok temel düzeyde, acı verici duygularından korkarlar. Ve aşırı entelektüel ve soyut bir dille kendimizi onlardan uzaklaştırdığımızda bu duygular biraz daha az kötü hissettirir, ki buna inanırlar. “Stresliyim” demek, bizi “korkuyorum” demekten daha az savunmasız hissettiriyordur zira.

Sorun şu ki, entelektüel duygular bir tür kaçınmadır. Ve acı verici duygularınızdan ne kadar kaçınırsanız, onlardan o kadar çok korkuyorsunuz demektir. Bu, acı verici duyguları birleştiren kısır bir döngüye neden olur: Tıpkı kızgın hissetmekten korkmak; üzgün hissetmekten utanmak gibi vb…

Diğer yandan…

Duygusal açıdan zeki insanlar nasıl hissettiklerini sade, sıradan bir dille anlatırlar.

Duygusal zekanızı geliştirmek ve acı verici duygularınızla onlardan kaçmak yerine yüzleşmeyi seçiyorsanız, şunu denemelisiniz:

Bir dahaki sefere birisi size nasıl hissettiğinizi sorduğunda, bunu 6 yaşındaki bir çocuğa anlatır gibi söyleyin: “Üzgün hissediyorum.”, “Çılgınım.” ya da “Gerçekten korkuyorum.” deyin mesela.

4| Duygularını tetikleyen düşüncelerden uzaklaşırlar.

Çoğunlukla acı verici duygular sizi birdenbire vuruyormuş gibi gelebilir:

  • “Sadece çok endişelendim.”
  • “O yorumu yaptı ve ben anında öfkelendim.”
  • “Kendimi çok suçlu hissediyorum ve açıkçası nedenini de bilmiyorum.”

Ama duygular böyle işlemez.

Önce bir tür düşünce olmadan duyguya sahip olamazsınız. Ve duygularımızı yaratan düşünceler ince ve hızlı olsalar bile, bu onların orada olmadığı anlamına gelmez.

Duygusal açıdan zeki insanlar, duygusal tepkilerini oluşturan zihinsel alışkanlıkları ve düşünce kalıplarını anlamada uzmandırlar:

  • Kaygılarının, endişeden kaynaklı alışkanlıklarının bir sonucu olduğunu kabul ederler.
  • Utançlarının sebebinin; hatalarının üzerinde düşünmek olduğunu bilirler.

Hatırlayınız…

Duygular, onları yaratan düşüncelerden farklıdır.

Duygusal olarak daha zeki olmak için geliştirebileceğiniz en önemli becerilerden biri de, zor duyguların öncesinde gelen hassas bir takım zihinsel alışkanlıkları tanımlamayı öğrenmektir.

Çünkü doğrudan nasıl hissettiğinizi kontrol edemezken, nasıl düşünmeyi seçeceğinizi kontrol edebilir ve sonrasında dolaylı olarak hissetme şeklinizi değiştirebilirsiniz.

5| Duygularını fiziksel olarak hissederler.

Duygusal zekanın basit bir işareti, bir kişinin duygularıyla birlikte ortaya çıkan fiziksel hislerinin temas halinde olup olmadığıdır.

Başka bir deyişle, örneğin öfkelendiklerinde vücutlarının nasıl hissettiğini tanımlayabilirler. Ya da fiziksel olarak endişeli olmanın nasıl bir his olduğunu bilirler.

Duygularınızı gerçekten hissetme isteği, duygusal zekanın ayırt edici özelliğidir.

Duygusal zekası düşük insanlar, zor duygulardan kaçınma eğilimindedir, bu da bu duyguların vücutlarında nasıl hissettiğiyle ilgili bağlarını kaybettikleri anlamına gelir. Ancak duygularınız ne kadar acı verici olursa olsun kötü ya da tehlikeli olmadığını anladığınızda, onları kabul etme ve onlarla yaşamayı öğrenme eğiliminde olursunuz.

6| Duygularını yargılamadan onaylarlar.

Keder yada kaygı gibi acı verici bir duyguyu yaşadığınızda, bu duygudan kaçmanız veya onu yok etmek istemeniz doğaldır. Ancak #1'de tartıştığımız gibi, bir duygunun kötü hissettirmesi onun kötü olduğu anlamına gelmez.

Mesele şu ki; acı verici duygulardan kaçtığınızda veya onları ortadan kaldırmaya çalıştığınızda, beyninize bu duyguların tehlikeli olduğunu öğretirsiniz. Bu, bir dahaki sefere onları deneyimlediğinizde, zaten acı verici duyguların yanı sıra korku ya da utanç hissedeceğiniz anlamına gelir.

Öte yandan, duygusal zekası yüksek kişiler duygularını onaylarlar. Yani duygularını belirler ve kabul ederler. Ve sonrasında kendilerine her türlü duyguyu hissetmenin sorun olmadığını ve bunun onları kötü ya da güvensiz yapmadığını hatırlatırlar.

Acı verici ya da yararsız olsalar bile duygularınız her zaman geçerlidir.

Öncelikle acı verici duygularınızı, onları onaylama alışkanlığınız var ise kabul etmeniz, çok daha kolaydır.

7| Duygularını kabul eder ve davranışlarını kontrol ederler.

Duygularınızı kabul etmekten bahsetmişken…

Çoğu insanın duygularıyla ilgili en büyük kafa karışıklıklarından biri kontrol edilebilme sorunudur. İnsanlar duygularını kontrol edebilmeleri gerektiğini düşünür, yani daha az kızgın olmak, daha az üzgün hissetmek, çok endişeli olmamak vb…

Ancak duyguların işleyişi böyle değildir: Tıpkı daha iyi hissetmek için basabileceğiniz bir mutluluk butonunun olmadığı gibi, yada daha basitçe düşünürseniz ayarlayabileceğiniz bir üzüntü kadranı henüz geliştirilmedi.

Böylece insanlar sonuçta duygularını kontrol etmek için boşuna mücadele ediyorlar, ancak bu arada kontrol edebildikleri davranışlarının kontrolünü ise otomatik pilota bırakılıyorlar. Ve sonuç olarak, davranışları ilk dürtüleri ve yüzeysel arzuları tarafından kontrol ediliyor.

Tüm enerjinizi duygularınızı kontrol etmeye harcarsanız, davranışınızı kontrol etmek için çok az şarjınız kalacaktır.

Öte yandan, duygusal açıdan zeki insanlar, daha iyi kararlar almaya ve davranışlarını kontrol altına almaya başlamanın en iyi yolunun, nasıl hissettiklerini kontrol etmeye çalışırken zamanlarını ve enerjilerini boşa harcamayı bırakmak olduğunu bilirler.

Davranışınızı kontrol altına almak için duygularınızı kabul etme alıştırması yapmalısınız.

8| Başkalarının duygularına karşı şefkatlidirler.

Bir kişinin duygusal zekasıyla ilgili en açıklayıcı ipuçlarından biri, başkalarının duygularını, özellikle de diğer insanların zor duygularını nasıl ele aldıklarıdır.

Çoğu insan acı verici duyguların kötü ya da tehlikeli olduğuna inandığı için ya onlardan kaçma ya da onları ortadan kaldırmaya çalışma eğilimindedir. Elbette bunu kendi içlerinde yaparlar. Ama bunu başka insanlarda da yapma eğilimindedirler:

  • Birisi üzüldüğünde rahatsız olurlar, bu yüzden “neşelen biraz” derler ve konuyu değiştirirler.
  • Ya da birisi endişelendiğinde gerilirler, bu yüzden çok fazla tavsiye vermeye başlarlar ve diğer kişinin bu kadar çok endişelenmeyi bırakmasını umarlar.

Ama buradaki asıl olay şudur:

Başkalarının acı verici duygularını “düzeltmeye” çalışmak, geçersiz kılar.

Duygusal olarak zeki insanlar, başkalarının kötü ruh hallerini ve zor duygularını tıpkı kendi başlarına gelmiş gibi kabul etmeye isteklidirler. Başkalarının duygularını onlardan uzaklaştırmaya veya dikkatlerini dağıtmaya çalışmadan kabul eder ve onaylarlar.

Ve mantığa aykırı olsa da, diğer insanların zor duygularını kabul etme yaklaşımı, uzun vadede çok daha sağlıklı ve daha mutlu ilişkilere yol açma eğilimindedir.

Nick Wignall

Teknik ve Teknolojik Paylaşımlar ve Hayata Dair Her Şey…
Editor | Website | Medium | Linkedin | Facebook | Twitter | Instagram | Deepbloo | Flipboard | Paper.li
Destek olmak için bana bir kahve ısmarlayabilirsiniz :) ve E-Posta Bültenimize de üye olabilirsiniz…

--

--

Hüseyin GÜZEL
Türkçe Yayın

EEE | PSM | Technical Editor & Writer | Siemens Mobility | Technical Library | Mentor of Sabancı Vakfı | huseyinguzel.net