Filler Ağlamaz mı?

Tuba Belbağı
Türkçe Yayın
Published in
3 min readNov 16, 2023

Nedendir bilmem, fillere ayrı bir zaafım var uzun bir süredir. O kocaman gövdelerinin altında kocaman, hassas ve sıcacık bir kalbe sahiplermiş gibi hissediyorum.

Bir zaman, bir yerde fillerin de kalplerinin kırılabildiğini ve üzüldükleri zaman uzunca bir süre yas tuttuklarını okumuştum. Aynı zamanda dünyanın en büyük hayvan türlerinin arasında yer alan fillerin arılardan korktuklarını…

Önce ilginç buldum. Sonra neden şaşırdığımı sorguladım kendi kendime.

Filler Ağlamaz. Koç Üniversitesi Yayınları tarafından raflara, Nevin Özdemir tarafından da dilimize yeni kazandırılan bu kitap görür görmez çekti belki de beni bu yüzden kendisine. “Filler gerçekten ağlamaz mı?” sorusu ve düşüncesiyle…

Filler Ağlamaz. Gesa Neitzel tarafından yazılmış ve Julian Meyer tarafından tatlı tatlı çizilip sıcacık renklendirilmiş. Bir çizgi film izliyormuş hissi verircesine.

Ağlamak isteyen FİL HAŞMET, “Filler ağlamaz.” diyerek iç çekiyor ve kendisine ağlamaması gerektiğini hatırlatıyor hikayenin başında. Ciddi ve güçlü gözükmesi gerektiğine inanıyor.

FİRAVUN FARESİ UZUNKUYRUK ise diğerlerinin ne düşündüğünü kafasına çok fazla takmıyor. Tabii ki diğer hayvanları seviyor ve onlara her zaman SAYGI gösteriyor. “Ama sürekli başkalarının benim hakkımda ne düşüneceği hakkında endişelenerek yaşayamam.” diyor.

Peki sizce, herkes her zaman kendisinden beklenen her şeyi yapmalı mı? Yapabilir mi?

Mesela sizce de “Filler ağlamaz!” MI?

Ya da mesela bir aslanın nasıl davranması gerektiğini düşünüyorsunuz?

“O, hayvanların kralı. Hiçbir şeyden ve hiç kimseden korkmamalı!” Mı diyorsunuz?

Bu kitapta kendilerinden bekleneni yapmayan o kadar çok hayvan var ki…

  • Korkmuş bir aslan.
  • Vahşi doğanın derinliklerinde, yavru maymunu avlamayıp korumayı tercih eden bir leopar.
  • Gündüz vakti çayırlarda gezinerek beslenen bir suaygırı.
  • Birlikte otlayan zebralar ve gnular.

BU HAYVANLARIN NESİ Mİ VAR BÖYLE?

Aslında istediklerini yapıyorlar sadece.

Peki, FİL HAŞMET neden mi ağlamak istiyordu?

Çünkü kendisini çok yalnız hissediyordu. Yaşlanmıştı ve sürüye ayak uyduramıyordu. “Bundan sonra yalnız kalmalıyım.” diye düşünmüştü.

Bunu duyan FİRAVUN FARESİ UZUNKUYRUK’un aklına harika bir fikir gelmişti. SÜRÜ OLMAK! Artık yürüyemediğinde FİRAVUN FARESİ UZUNKUYRUK, FİL HAŞMET’i bekleyecekti. FİRAVUN FARESİ UZUNKUYRUK yürüyemediğinde FİL HAŞMET de onu bekleyecekti.

Peki, FİRAVUN FARELERİ ile FİLLER sürü olabilir miydi?

Neyse ki bu hiç umurlarında değildi. İkisi birbirine sımsıkı sokuldu ve iki arkadaş zebraların, gnuların, leoparların, bufaloların, antilopların, zürafaların ve aslanların istediklerini yaptıkları uçsuz bucaksız savanaya keyifle baktılar.

Ağlatacak kadar güzel bu manzara karşısında, FİL HAŞMET’in yanaklarından birkaç damla yaş aşağı süzülmüş olabilir mi sizce?

FİLLER AĞLAMAZ, gördüğümüz ve görmediğimiz “normal”ler üzerine düşünmek ve konuşmak için çok güzel bir kapı açıyor.

Her zaman bir başka yolun, bir başka yöntemin mümkün olduğunu konuşmak için güzel bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Hayatta her zaman bize biçilen rolleri oynamamak, belli sıfat ve kalıpların arasında sıkışmamak için…

Kendimizi keşfetmek ve kendi sınırlarımızı kendimiz belirlemek için…

Farklılıklarımızı düşünmek, farklılıklarımızla nasıl zenginleşebileceğimizi fark etmek için…

Yazımı beğendiyseniz alkış atarak ve paylaşarak daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayabilirsiniz.(En fazla 50'ye kadar alkış atılabildiğini biliyor muydunuz?) Yorum yaparak bana geri bildirimlerde bulunmanız ise beni çok mutlu eder.

Yazımı bu noktaya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.

İletişim için;

tubabelbagi@hotmail.com mail adresimden veya @tuba.ogretmenim — instagram hesabımdan bana her zaman ulaşabilirsiniz.

--

--

Tuba Belbağı
Türkçe Yayın

Hep okur, bazen yazar, fırsat buldukça gezer, çocukları çok sever. Herkes için erişilebilir bir dünyanın hayaliyle... 🎈Boğaziçi Üniversitesi 🏫 YetGen 💫