Gemiler

sena
Türkçe Yayın
Published in
2 min readApr 16, 2019

gemideyiz. ne zaman pencereden başımızı uzatsak gidiyoruz sanıyoruz. aslında duruyoruz. bu kafa karışıklığından o kadar rahatsız oluyoruz ki kafamızı çeviriyoruz. gemide olmanın verdiği bir tedirginlik var. tavan ne kadar yüksek olursa olsun kalıcı hissedemiyoruz.

geçiciyiz ve de gemideyiz.

ne zaman kendimi bir ikilemin ortasında bulsam en net köşeyi seçmeye çalışmanın yarattığı panikle gri alanın varlığını unutuyorum. bu düşünceyle kalbimin daha hızlı attığını hissedebiliyorum fakat bunu öğleden sonra içtiğim duble türk kahvesine bağlıyorum. ne zaman kalbim hızlı atmaya başlasa gidiyorum sanıyorum ama aslında duruyorum. bütün köşeli ve keskin alanların dışında dururken grinin varlığını yine unutuyorum.
can yeleklerinin koltuğun altında olduğunu bilsem bile durmakla gitmek arasında kalmak canımı sıkıyor. geniş tavanların verdiği iç rahatlığını bu kez hissedemiyorum. keşke bir iskelede ya da tren istasyonunda olsam diyorum. güvenli, geniş ve sınırları olan.
pencereden başımı uzattığımda düşünüyorum, ben bu gemiye ne zaman bindim? kalbim tekrar hızlı atmaya başlıyor.
duble türk kahvesi içmeyi bırakıyorum.

Facebook | Twitter | Instagram | Slack | Kodcular |

--

--