Gerçek Dünyada Sürüden Ayrılmak Zorunda Mıyız? Film İncelemesi: I, Daniel Blake

Birsen Akyüz
Türkçe Yayın
Published in
4 min readFeb 17, 2022

Tam da tüm dünyanın ve spesifik olarak da içine yaşadığımız toplumun bir umutsuzluk içinde savrulduğu bu dönemde, Ken Loach’un sistem eleştirisini herkesin yakın hissedeceği bir hikaye ile anlattığı bir film olan I, Daniel Blake’i izledim. Bu yazıda filmle ilgili düşüncelerimi paylaşırken bir yandan da içinde bulunduğumuz sistemi irdelemeye çalışacağım.

Ken Loach’un sistem eleştirisini herkesin yakın hissedeceği bir hikaye ile anlattığı bir film: I, Daniel Blake http://www.zamansizfilmler.com/2020/10/24/i-daniel-blake-2016/

Filmin baş karakteri Daniel Blake isimli yaşlı bir adam. Hikaye Newcastle’da geçiyor. Blake, bir marangoz. İş yerinde çalışırken ani bir kalp krizi geçiriyor ve bundan sonra hayat mücadelesi onun için daha da çetinleşiyor.

İşe geri dönmeye çalışırken bürokratik süreçleri aşmaya çalışan Blake, bir yandan dijital süreçlerde zorlanırken bir yandan da insanların kayıtsızlığı ile tek başına kalıyor. Modern dünyadaki insanın yaşadığı ekonomik problemlerden yaşam mücadelesine, derin yalnızlık hissinden birbirimize kayıtsız olduğumuz yaşam şekline ve tüm bunları nasıl kanıksadığına kadar pek çok noktada kendimizi ve dünyanın süregeldiği düzeni sorgulatıyor film.

Ağır akan bir film gibi gözükse de, ben empati yapabildiğim ve tamamen gerçekçi bir kalemle yazılmış hikayeleri izlemeyi seviyorum. Filmi izlerken içinde bulunduğumuz zorlu koşulları da düşünerek filmin atmosferine kendimizi kaptırıyoruz.

İşe geri dönmeye çalışırken bürokratik süreçleri aşmaya çalışan Blake, bir yandan dijital süreçlerde zorlanırken bir yandan da insanların kayıtsızlığı ile tek başına kalıyor. http://www.zamansizfilmler.com/2020/10/24/i-daniel-blake-2016/

Blake işe geri dönmek isterken tedavi sürecinde çalışamıyor haliyle. Bu yüzden ülkenin sosyal güvenlik kurumlarıyla iletişime geçiyor. İstihdam ve destek ödeneği almaya uygun görülmüyor ve güçlükle doldurduğu basit formdan yola çıkarak “ödenek almaya uygun değilseniz” denilip devlet kurumunun kapısından dışarı yolcu ediliyor.

Film, sosyal devlet kavramının altını oyarak kavramı derinlemesine inceliyor. https://www.filmcomment.com/blog/film-week-daniel-blake/

Film, sosyal devlet kavramının altını oyarak kavramı derinlemesine inceliyor. Sosyal devlet, minimum düzey ötesinde vatandaşlarının refahı için birincil sorumluluk kabul eden devlet kavramını ifade ediyor ve devletin vatandaşlarının iktisadi ve sosyal esenliklerinin korunması ve teşvik edilmesinde ana rol oynaması gerektiği anlamına karşılık geliyor. Fakat Ken Loach’un da açıkça ortaya koymak istediği üzere, devlet kurumları bu sistemde insan hayatını kolaylaştırmak yerine insanı metalaştırıyor ve arka plana itiyor.

“On saniye, on kısa saniye. Tipik bir işverenin bir özgeçmişi incelerken harcadığı zaman bu kadar. Her bir dakikada düşük vasıflı bir iş için 61 başvuru; vasıflı bir iş içinse bu sayı 21. Costa Coffee sekiz iş ilanı vermişti. Kaç kişi başvurdu biliyor musunuz? 1300’den fazla. Peki bu ne anlama geliyor?”

İş Hayatında Rekabet Bizi Nasıl Tüketiyor?

Filmde dikkat çeken bir başka nokta ise bir özgeçmiş çalıştayının oluşturulması.

Blake, özgeçmiş nasıl hazırlanır öğrenmek için bir kursa kaydoluyor, çünkü artık iş hayatı, onun 30 küsür yıl önce bıraktığı gibi değil. Artık rekabet çok daha fazla ve bu piyasa için arzulanan bir durum. İş arayanların pırıl pırıl özgeçmişleri var, herkes bir diğerinden iyi olduğunu bu parlak kağıtlarla ispatlamak istiyor. “Sürüden ayrılın, farkınızı ortaya koyun!” deniliyor. Böyle bir ortamda Blake, mevcut bilgi birikimi ile özgeçmiş nedir onu bile bilmiyor. Kursta özgeçmişin nasıl hazırlanması gerektiğini anlatan kişiden şu sözleri duyuyor:

“Gerçek dünyadayız. Sürüden ayrılmalısınız. Beceri sahibi olmak yeterli değil, kanıtlamalısınız. Ne kadar hırslı olduğunuzu, ne kadar adanmış olduğunuzu…”

Dinleyenlerin umutsuz bakışları da ekrana yansıyor, Blake’in sistemin nasıl çürüdüğünü idrak ettiği o anlar da…

“Gerçek dünyadayız. Sürüden ayrılmalısınız.”: https://www.highdefdigest.com/blog/wp-content/uploads/2017/05/i-daniel-blake.jpg

Film mevcut sisteme karşı bizi umutsuzluğa sevk etse de eninde sonunda haklarımızı elimize almamız gerektiğini de anlatıyor bence.

Filmin senaristi ise Paul Laverty. Filmi bu kadar benimsememin sebebi ise senaryonun gerçekçi bir dille yazılmış olması. Öyle ki İngiltere bürokrasisinin hantallığı üzerine yoğunlaşan bir film olmasına karşı senaryonun dili evrensel. Bireyin sosyal devlet karşısında nasıl çaresiz kalabileceğini gerçekçi bir dille anlatıyor film.

Bu evrensel mesaj, hepimizi derinden etkiliyor. Bu evrensel mesaj, içinde bulunduğumuz; ekonomik problemlerle boğuştuğumuz, işsizliğin arttığı, beyin göçlerinin yaşandığı, yaşam standartlarının düştüğü, birbirimizi umursamadığımız ve tüm bunlardan ötürü umutsuzluğun hakim olduğu bu günlerde çok etkileyici ve düşündürücü. Bizi içine çeken şey de bu aslında.

“Benim adım Daniel Blake, bir vatandaşım, ne bir eksik ne de bir fazlası…” http://ramblingfilm.blogspot.com/2017/06/indie-gems-i-daniel-blake.html

Yazımı Blake’in savunması ile sonlandırmak istiyorum. Umarım dünyanın her yerindeki tüm insanların, insani haklarını kolayca elde edebildiği, haksızlıkların yaşanmadığı ve birbirimizi anlayabildiğimiz bir dünyada yaşayabiliriz bir gün.

“Ben bir müşteri, bir alıcı ya da hizmet kullanıcı değilim,

Ben bir kaytarıcı, bir beleşçi, bir dilenci ya da bir hırsız değilim,

Ben bir sosyal güvenlik numarası ya da ekranda yanıp sönen bir ışık değilim,

Faturalarımı, vergilerimi zamanında ve son kuruşuna kadar ödedim ve bununla da gurur duyuyorum,

Kimseye boyun eğmem, ama elimden gelirse komşumun gözünün içine bakarak ona yardım ederim.

Sadaka istemiyorum ve kabul de etmiyorum.

Benim adım Daniel Blake,

Ben bir insanım, bir köpek değilim.

Bu sıfatla haklarımı talep ediyorum.

Benim adım Daniel Blake, bir vatandaşım, ne bir eksik ne de bir fazlası…”

--

--

Birsen Akyüz
Türkçe Yayın

Content Creator | YouTube (birsnakyuz) | LinkedIn (birsenakyuz) | Address: birsnakyuz@gmail.com | Instagram: birsenakyuzz