Türkçe Yayın
Published in

Türkçe Yayın

Gerçeklere Borçlanmak — Yeni İş Dünyası Manifestosu

“Gerçekler, ne yaparsanız yapın gizlenemez” George Orwell

Bütün iş dünyası tehlikeli topraklarda yürüyor. Ülke, sektör veya büyüklük ayrımı olmaksınız bütün şirketler risk altında. Bunun sebebi yalanlardır. Söylenen her yalanda gerçeklere borçlanılır ve o borç günü gelince ödenir.

Gerçek, insanların ne söylediği ile ilgilenmez. Gerçek şirketlerin neler yaptığı, neler yapacağı veya hangi konular hakkında plan yaptığı ile de ilgilenmez. Gerçek her zaman pusuda bekler ve zamanı geldiğinde de ortaya çıkar.

İş dünyasında yıllardır gerçeklerden çok uzak bir dünyada yol almaktaydı. Dijital dönüşüm, kurumsal girişimcilik, inovasyon ve kurum içi girişimcilik sıklıkla konuşulduğu ve bununla beraber yapay zeka, blockchain ve büyük verinin gündelik her toplantıda yer bulduğu ve tüm çalışmaların aslında sadece sözde kaldığı anlaşıldı. İnsan sermayesine yatırım ise çoğunlukla güzel bir sunum cümlesi ve insan kaynakları departmanı sloganı olarak kalmıştı.

Covid-19 ile birlikte bütün gerçekler ortaya çıkmaya başladı. Şirketlerin bir defa bile uzaktan çalışmayı denemediği, çalışanlarına yatırım yapmadığı ve hatta çok konuşulan teknolojiler ve moda konular hakkında gerçekçi bir fikirleri ve stratejileri var olmadığı anlaşıldı. İş dünyasının değişimi aslında jenerik bir cümleydi, şirketlerin ve çalışanların derdi stabil kalabilmek ve işi aynı şekilde yapabilmekti. Salgın, bütün bu bahaneleri ortadan kaldırdı…

Photo by Samson on Unsplash

Boşa harcanan insan kaynağı, zaman, para… Bununla beraber etkinlik adı altında yapılan verimsiz çalışmalar… Çalışanların oradan oraya sürüklenmesi ve verimsiz hale getirilmesi ama bunun önemsenmemesi… Bütün bu görsellik iş dünyasını bugünlerde çaresiz ve ne yapacağını bilmez hale getirdi. Geçmişte hayat nasıl ilerlediyse o şekilde devam edeceğine olan inanç söylemleri ve sunumlarda inovatif ve devrimci ürün / şirketlerden verilen örnekler aslında toplantının başarılı geçmesi ve bireylerin kişisel pozisyonlarını güçlendirmek içindi oysa. Bugün herkesin elinde gerçeklik dışında başka bir şey kalmadı...

Yöneticiler ne zaman baskı altında kalsa basit çözümlerin, kısa eğitimlerin ve gereksiz etkinliklerin kendilerini ve kariyerlerini kurtardığını düşündüler ve acı reçeteye göz atmaktan kaçınarak ertelediler. Şikayet etseler bile çalışanlar yapabileceklerini ve potansiyellerini işlerine yansıtmadı ve doğru ile yanlış arasında seçim yapmaları gerektiğinde üstlerinin sözünü destekleyerek kendi dünyalarını kalıcı ve sorunsuz kılmaya çalıştı. Böylece bugünlere ulaşıldı…

Bugün bir çok şirket uzaktan çalışmayı öğrenmeye çalışıyor, bir çok yönetici uzaktan şirketini nasıl yöneteceğini bilmediği gibi, yeni nesil uygulamaları nasıl kullanacağını anlamak için uğraşıyor; eski ve kontrolcü düşünce yapısına sahip bütün yöneticiler personellerini yetkinliklerini ve becerilerini nasıl kullanacaklarını, onları nasıl motive edeceklerini ve aslında ne yapmaları gerektiğini bilmedikleri için WhatsApp gruplarında kaybolmuş durumda.

Bunların sebebi yıllardır gerçeklerden kaçınmak ve gerçek ile mücadeleye girmeden gerçekleri çarpıtmanın doğası. Gerçeklerin ortaya çıkmayacağının düşünülmesi... Gerçeklerin unutulacağının ve asla gerekmeyeceğinin düşünülerek gereksiz görülmesinin sebebi… Böylece bugünlere ulaşıldı…

Photo by Andrew Neel on Unsplash

Şirketlerin elinde sadece teknolojilerinin, kültürlerinin ve insan sermayesinin olduğunu anlamaları bu zamana denk geldi. Ofislerin ve plazaların sadece gösteriş ve korku salmak dışında bir işlevi olmadığı anlaşıldı. Yıllardır takip edilen işe giriş çıkış saatleri, kılık kıyafet zorunlulukları, uzun yönergeler ve bitmeyen süreçler ile birlikte gelen mecburiyetler, bunlara ne oldu? Yıllardır sorgulanmadıkları için sürekli ve tekrar tekrar uygulandıkları ortaya çıktı. Artık herkes gerçekliğin çölünde yürüyor ve böylece bugünlere ulaşıldı…

Yıllardır sözü edilen ama asla gerçekten hakkı verilmeyen insan sermayesinin değeri uzaktan çalışma ile bir defa daha anlaşıldı. Unutulacak mı? Salgından sonra hızlıca unutulacak tabii ki ama bu salgından ders alan, şirket kültürünü ve insan sermayesini güçlendirecek ve teknolojik altyapısı ile birlikte geleceği yaratacak şirketleri ortaya çıkacaktır. İşte bu gerçeklik ile yoğrulmuş şirketler geleceğin kapısını aralayacak olanlardır. Gerçeklik ile yüzleşmeyi göze alan her şirket, yönetici ve çalışan için gelecekte daha güzel günler olacaktır.

Dijital dönüşüm başta olmak üzere, hızlı ve değer odaklı gerçekleştirilecek her teknolojik çalışma büyük bir değer yaratacağı ortaya çıktı. Bu yüzden dijital dönüşüm, inovasyon, kurum içi girişimcilik gibi içi boşaltılan kavramların tekrar doldurulması ve gerçekten nasıl işlevleri olduğu anlaşılması gerekecek.

Bugünler elbette bitecek. Şirketler, yöneticiler ve çalışanlar eski görkemli günlere dönmek için can atacaklardır elbette. Gerçek olan ise acı reçetenin artık kabul edilmesi gerektiği ve gerçekliğin doğasının kabul edilmesidir…

“Sıfatları kaldırırsan geriye gerçekler kalır” Harper Lee

Teşekkürler,
Tomorrow

--

--

Kelimelerin gücüne inanan “Türkçe Yayın” içerik üreticiliğini desteklemek amacıyla yazarlara ve okuyuculara gönüllü destek sunan, kolaylaştırıcı bir yayındır.

Get the Medium app

A button that says 'Download on the App Store', and if clicked it will lead you to the iOS App store
A button that says 'Get it on, Google Play', and if clicked it will lead you to the Google Play store
Tomorrow

Tomorrow, Merkeziyetsiz içerik üretim ve paylaşım platformudur. İletişim: today@tomorrow.com.tr